Bazen niye şaşırdığımıza şaşırıyorum. Çünkü şaşırma duygusu, olmayacağı/olabileceği olasılık dışında görülen şeyin gerçekleşmesidir, şok halidir. Şaşırmak, şok olmak ise sarsıcıdır. Yerleşik düşünceler, tutum ve davranışlar tepetaklak olur.
Biz, çok uzun zamandır şaşırma duygusunu kaybettik. Bu duyguyu gayet saf biçimde koruyanlar da az değil.
Bizim Anadolu’da güzel bir laf vardır; iflah olmayanlar için “rezilliğe alıştı” derler. Milletçe rezilliğe alıştık, betonların içinde nefessiz kaldık, etrafımız pislik içinde ama insan gözünün karanlığa, burnunun pis kokuya zamanla alışması gibi biz de türlü melanetlere karşı doz aşımına uğradık.
Bize artık her şey normal geliyor. Uzmanlarının bataklık sahasına havaalanı yapılmaz dediği Hatay Havaalanı en küçük yağmurda sel baskınına uğrar, biz anormallik görmeyiz. Trabzon’da 40 bin kişilik stadyumun bulunduğu dolgu alanı, Ordu-Giresun havaalanı çöker şaşırmayız. Erzurum Kayak Pisti, atlama kuleleri uçar aldırmayız.  Karadeniz sahil yolu kayar “Olur böyle işler” der savuştururuz. 1 milyon yolcu garantisi verilen Zafer Havaalanı’nı 7 bin kişi kullanır, hiç oralı olmayız.
Daha neler neler…
Velhasıl, daha şuracıkta Mayıs ayında seçimlerden önce açılan Ankara-Sivas Yüksek Hızlı Tren hattında 4 ayda iki kez vagonların raydan çıkması bizi zerrece ırgalamaz. Bizim hayatımızın olağan akışına uygun bir durumdur bu.
İki gün önce test sürüşü sırasında oluşan arıza nedeniyle vagonlar raydan çıktı. Aslında vagonlar değil de ülke raydan çıktı ya, neyse. TCDD’nin yaptığı açıklamanın kıymeti yok; o yüzden biz Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) Merkez Yürütme Kurulu’na kulak verelim: Şöyle diyorlar:
“Hat açıldığı günden bugüne 2 hafif yaralanmalı kaza meydana geldi. Zaman zaman da ramak kala hadiseleri olmaktadır. Sivas YHT hattı güzergahı Kayaş-Kırıkkale hat kesiminde özellikle Yüksek Hızlı Tren İşletmeciliğinde Avrupa Standartlarında olması gereken Avrupa Demiryolu İşletim Sistemi altyapısıyla, çeken ve çekilen araçlarla bir bütün olarak muntazam olmasını gerektirmektedir.
Hattın açılışının ardından yetersiz drenaj sisteminden dolayı yağan yağmurlar Yozgat yakınlarında, hattı tahrip edip yol kontrolü yapan lokomotifin hattan çıkmasına neden olmuştu. Bugünkü kaza ise Kayaş-Kırıkkale hat kesiminde yüksek standartlı yapımı tamamlanamayan ve o bölgede trenlerin 110 km ile çalışmasının nedeni olan eksikliklerin giderilmesi, projenin bitirilmesi çalışmaları için gece saatlerinde yapılan test çalışmaları esnasında meydana gelmiştir.”
Düşünün, 4 ay önce açılmış bir hızlı tren hattında iki kez kaza meydana geliyor.
Bu hattın yapımı ise tam bir kitap konusu olabilecek nitelikte.
Yapımına 2008 yılında başlanan ve 2012 yılında hizmete girmesi beklenen Ankara Sivas hattının açılışı tam 9 kez ertelendi, maliyeti, başlangıç rakamına göre en az iki-üç kat arttı ve 14 Mayıs seçimleri öncesinde “eksiklikler var” uyarılarına rağmen, bir ay boyunca bedava yolcu taşınarak açıldı. Sırf seçim kazanmak uğruna yapıldı bu algı kampanyası.
Şimdi, arıza giderilinceye kadar Kırıkkale-Ankara arasında otobüs aktarması yapılacakmış. Otobüs aktarmalı hızlı tren! Çok dahice değil mi bu?
Güler misin ağlar mısın? Şaşırır mıyız bu duruma? Yok, şaşırmayız.
Rezilliğe çok fena alıştık çünkü.