Dünya, yüksek enflasyon denilen bela ile uğraşıyor, Covid-19 salgınının etkileri telafi edilmeden Rusya-Ukrayna savaşının başlaması, göçmen sorunları, enerji krizi, gelir dağılımı adaletsizlikleri, tedarik zincirlerindeki aksamalar, dünyanın her ülkesinde ekonomik gidişatı olağanüstü şekilde kötüleştirirken bunun siyasal ve toplumsal istikrarı bozabileceği günlerin arifesinde bulunduğumuzu söylemek kahinlik sayılmaz.

Açık olan gerçek, 1980'lerde hegemonyasını ilan eden yeni dünya düzeninin artık sarsıldığıdır. Özellikle pandemiden sonra 'küresel köy' söylemi hükmünü yitirdi ve ülkeler yeniden kendi içine döndü. Yaklaşan gıda krizi karşısında hükümetler tarafından sıkı tedbirler alınıyor; enerji bağımlılığını azaltmak adına yeşil teknolojiler kuruluyor, yerli kaynakların değerlendirilmesine yönelik çabalar daha çok taraftar buluyor.

Uluslararası kuruluşlar, bu yıl ve 2023 yılı için büyük bir daralma bekliyor. Nitekim, IMF, gelecek yıl için küresel büyüme tahminini yüzde 2,9'dan yüzde 2,7'ye düşürdü. Daralmanın emek cephesine yansımaları, son birkaç ayda yaşanan işten çıkarma haberlerine bakılırsa korkunç seviyelerde…

ABD ve Avrupa'da özellikle teknoloji şirketlerinde işten çıkarma dalgası giderek büyüyor. Dünya genelinde 788 teknoloji şirketi bu yıl 120 bin 699 çalışanının işine son verdi. Crunchbase'in verilerine göre, bu yıl, kasım ortası itibarıyla ABD'de teknoloji sektöründe işinden olan çalışan sayısı 67 bini geçti. Amazon'da 10 bin kişinin, Facebook'un sahibi Meta'nın da 11 binden fazla çalışanı işten çıkaracağı belirtiliyor. Twitter, çalışanlarının yarısının işine son verdi. Dünyanın en büyük mikroçip üreticilerinden Intel'in de çalışan sayısında yüzde 20'lik azalmaya gitmeyi planladığı bildirilirken, Microsoft'un 1000'e yakın çalışanın işine son verdiği kaydedildi. Google, mobil araç çağırma uygulaması Lyft şirketlerinden gelen haberler de kötü. Bu liste uzayıp gidiyor; Netflix, Robinhood, Snap, Coinbase, Shopify, Peloton ve Calm, Air France, Alfa Laval, Klarna, Alman Kimya şirketi BASF, Henkel, Hollandalı tıbbi ekipman üreticisi Philips, Stellantis, Finnair, Valmet Oyj,Siemens Gamesa, Schaeffler, Stripe, Opendoor vs.

Türkiye'den haberler de pek iç açıcı değil. Dünya gazetesinin 46 ilden 304 iş insanıyla gerçekleştirdiği Anadolu'nun Nabzı anketine göre siparişler azalıyor, hammadde fiyatları artıyor, tahsilat sorunu büyüyor, finansmana erişim daha da zor ve girdi maliyetleri artıyor. Her 3 iş insanından 2'si işçi çıkartmayı düşünüyor.

Gelecekle ilgili umutlu olmak da pek mümkün değil gibi. Çünkü birbiriyle örtüşen içerikteki açıklamalar, bizleri ufukta kapkara günlerin beklediğine işaret.

Nitekim, Lyft'in kurucu ortakları Logan Green ve John Zimmer, gelecek yıl için resesyon olacağı öngörüsünü paylaştı. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç'un sözleri de aynı minvalde… Koç, bayi ve yetkili servislerle olan toplantıda, 'Çok elzem olmayan harcamalarınızı ertelemenizi ve nakit akışlarınızı yakından takip etmenizi bilhassa rica ederim. İçeride ve dışarıda ekonomi üzerindeki olumsuz etkileri artık açıkça hissedilen belirsizlikler süreci maalesef yakın zamanda sona ermeyecek' dedi. 2008 global finansal krizini önceden tahmin eden ünlü ekonomist Nouriel Roubini ise küresel ekonomide 2022 yılı sonunda 'kötü ve uzun süreli' resesyon beklediğini ve resesyonun 2023 yılında da devam edeceğini duyurdu.

Hal böyle olunca 2023 yılında 2022 yılını arayacağız gibi…

Kapitalist sistem buhranda… Yurtta işsizlik cihanda işsizlik var.