Benim kuşağım iyi tanır Hüseyin Cahit Yalçın’ı. Ulus Gazetesi’nin başyazarıydı.1874 Balıkesir doğumluydu. Mülkiye mezunu idi. Yukarıdaki başlık onun YEDİGÜN GAZETESİ’nde yayımlamıştır. (1937).

Başlığı görünce hemen siyaset esnafının bir savını anımsadım. Mesela Turgut Özal:“ Siz bizi 70 milyon olduğumuzda görün” demişti. Bu anlayışın başında Cumbaba Demirel de gelir:“ Böyyük Türkiye” sözü ona aittir. Şimdiki Cumhur da “Türkiye büyük bir devlettir” cümlesini dilinden düşürmüyor.

Büyük ülke olmanın en somut örneği ise İngiltere’den ses verdi. Yapılan referandumda İngiliz halkı, AB’den ayrılma kararı vermişti ve sonuç yüzde 52 oyla belirlendi. Büyük devlet, aynı zamanda uygar olmayı da gerektiriyor. Çağında yaşayan, çağına tanıklık edenler, bunu ıskalamaz. Nitekim Atatürk de ‘10. Yıl Nutku’nda;“Büyük Türk Milleti” diyerek sesleniyordu. Çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmamızı, öğütlüyordu. 10. yıl marşı da bu sebeple bestelenmişti.

Toprak büyüklüğü de, nüfus çokluğu da büyük devlet olmanın kanıtı değildir. Bana göre İsviçre büyük bir ülkedir; yönetimsel, siyasal-coğrafi ve toplum yapısı itibariyle küçük bir ülkedir ama aslında büyük devlettir…

Örneğin Japonya, bir adalar ülkesidir ama gelenekleriyle, yönetimiyle, kültürüyle, teknolojisiyle büyük bir devlettir. Mesela Rusya büyük ülkeydi, parçalandı ama hâlâ dünyanın süper gücüdür. ABD karşısında bile! Almanya, 2.Dünya Savaşı’ndan yenik çıktı ama ikiye bölünmesine karşın yeniden büyük devlet olmayı başarmış bir ülkedir. Örnekleri çoğaltabiliriz.

Hüseyin Cahit Yalçın’ın şu saptaması beni doğruluyor: “Bize coğrafya derslerinde, bir memleketin büyüklüğünü yüzölçümüyle ölçmeyi öğretmişlerdi”.Oysa küreselleşen dünyada bugün büyük devletin tanımı pek çok kriterin bir araya gelmesiyle mümkündür.

Atatürk, “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür. İçeride ve dışarıda saygı ile tanınan yeni vatan, yeni sosyete, yeni devlet’’ diyerek bir başka pencereden bakıyordu. Siyasetiyle, ekonomisiyle, komşularıyla diğer uluslarla birlikte “Yurtta Sulh, Cihanda Sulh” ilkesiyle de bu büyüklüğümüz tescil edilmiştir.

Şimdi biz ne kadar büyük, ne kadar özgür ve ne denli büyüğüz? Bugün dünyanın süper gücü olmak, yalnızca gelişmiş silahlarla, füzelerle, nükleer denizaltılarla olmuyor. Önce insanınıza saygı duyacaksınız. Sevgiyi ve hatırayı, onuru ve şerefi, vefa ve bağlılığı yaşatacaksınız. Vatandaşı potansiyel tehlike, öğrenciyi potansiyel anarşist gibi görürseniz, gün gelir Apple’ı yaratacak çocukları da bulamazsınız.

Dünyanın sayılı ülkelerinde doktorlarımız harikalar yaratırken “Giderlerse gitsinler’’mantığı günümüz dünyasında kabul edilebilecek bir söylem de değildir.