Yıllar önce gece geç saatlere kadar süren TBMM'deki görüşmelerin tamamlanmasının ardından çalıştığım basın kuruluşuna son haberleri de geçip evin yolunu tutmak üzere Meclis binasından dışarı çıktığımda göz gözü görmüyordu.
Sanki sis bombası atılmış gibiydi.
Ağır bir koku geniz yakıyordu.
Soluk almakta zorlanıyordum.
Meclis'in ana kapısının önündeki bulvarda seyreden bir araçtan, halka, zorunlu olmadıkça evlerinden dışarı çıkmamaları için uyarı anonsları yapılıyordu.
70'li yıllardı…
Ankara'nın zehir saçan kirli havası, tehlikeli boyutlara ulaşmıştı.
Bir an önce eve gidebilmek için koşar adımlarla ulaştığım bulvarda kendimi tek tük geçen taksilerden birine atmıştım.
CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca'nın, TBMM gündemine taşıdığı iklim değişikliği ile ilgili araştırma önergesi, bana yıllar önce yaşadığım bu olayı bir kez daha anımsattı.
Önergesinde iklim değişikliğinin hem dünyamız hem de ülkemiz açısından acilen önlem alınması gereken bir sorun olduğunu dile getiren Biçer Karaca, TBMM bünyesinde kurulacak bir komisyon tarafından Türkiye'nin iklim politikasının detaylarıyla araştırılması ve Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi sonuçlarının tartışılmasını ve acil önlemlerin alınması gerektiğini belirtiyor.
Biçer Karaca, sonuçlar geri dönülmez hale gelmeden bütünlüklü bir politikanın oluşturulması gerektiğinin de altını çiziyor.
Karaca, iklim değişikliğinin yanı sıra hava kirliliğini de TBMM gündemine taşıdı. Karaca, bu sorunun önemini de şöyle vurguluyor:
''Dünya Sağlık Örgütü verilerine dikkat çeken Biçer Karaca, 'Türkiye Avrupa bölgesindeki hava kirliliği düzeyi en yüksek ülkeler arasında yer almaktadır. Ayrıca ülkemizde tüm illerde yalnızca iki kirletici olan (PM10 ve SO2)'nin ölçülmektedir. Ülkemizde sadece 2 kirletici ölçülüyor. Bir tanesi partiküler madde (PM10), diğeri de kükürt dioksit. Havayı kirleten 200 üzerinde etmen vardır. En tehlikeli kirleticilerden biri olan PM2.5 birçok istasyonda hala ölçülmemektedir.''
Ülkemizde hava kirliliği açısından yaklaşık 20 ilin ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldığını, 50 kadar ilin ise hava kirliliği açısından problemli olduğunu da belirtiyor.''
Başkent Ankara da hava kirliliği yaşayan iller arasında yer alıyor. Yapılan ölçümler kirliliğin kentin bazı semtlerinde yaşamı olumsuz yönde etkileyecek boyutlarda olduğunu gösteriyor.
Kirlilik konusunda sorunlu il sayısı küçümsenecek gibi değil.
Kış kabusu demek abartı olmaz.
O nedenle Karaca'nın önerisinin gereği yerine getirilmeli.
İnsan sağlığı ihmale gelmiyor.