Çalıştıkları iş yerlerine ulaşmak için sabahın erken saatlerinde yollara dökülenlerin hareket etmek üzere olan belediye otobüsüne yetişme çabaları, finiş çizgisine birkaç adım kalmış atletleri anımsattı.
Boyun damarları şişmiş,
Soluklanmaya çalıştıkça ciğerler neredeyse göğüs kafesinden fırlayacak gibi.
Akaryakıt fiyatlarına gelen astronomik ölçekli zamlardan sonra özel otosu olanlar da ulaşımda belediye otobüslerine yönelince ulaşımda zaten var olan sıkıntılar daha da arttı.
Çalışan kesimin mesai saatlerinin başlangıcından önceki ve bitiminden sonraki saatlerde ulaşım sıkıntısı çekilmez hal alıyor.
Yaz sezonunun sonlarına yaklaştığımız bugünlerde tatil dönüşü katılımlarla birlikte ulaşım konusundaki sıkıntı da kendini göstermeye başladı
Belli ki bu sorun sonbahar ve kış mevsimlerinde daha büyük boyutlara ulaşacak.
Tabii diğer sorunlar da…
Okul masrafları kapıda…
Defter, kalem, kitap, çanta harcamaları tamam da, servis ücretleri yok mu?
Velilerin belini büken…
Kara kara düşündüren…
Hadi üst-baş harcamalarından söz edip de iyice moral bozmayalım…
Dar gelirli batmış boğazına kadar…
Ufukta kara da görünmüyor ki umutlansın…
Gel de ısınma giderlerini düşünme…
Suyu aydınlatmayı pas geç…
Gıda sorunu karşısında ne halt edeceksin…
Matematik denklemi gibi…
Çöz bakalım…
Bir çözsen heykelin dikilir yeminle…
Dur. Hemen bozulma…
Maaşlara zam varmış…
Başta da emekliye…
Üç vakte kadar mı?
Beş vakte kadar mı?
Onu sorma…
İşte onu bilemek.