Yaşadığımız topraklar tarihin ilk yerleşim yerlerinden biri olduğu için aslında tarihin çoğu zaman da kendisi oluvermiştir. Böylesine sıcak günlerde Güneş’in, şiirin, ateşin ve müziğin tanrısı güzel Apollo’yu anlatmak isterim. Hem bakarsınız bizlere biraz merhamet gösterir de sıcaklar azalır. Bu da işe yaramazsa mecburen haftaya aramızda toplanıp hayır işlerine girmeyi deneyebiliriz. İletişimde kalalım.

Apollon tanrılar içerisinde en yakışıklı ve zeki olanlarından biridir ancak tuhaf bir şanssızlığı vardır: Yalnızdır. Kalbi kırık aşk hikayeleri denilince akla Apollon ile Daphne gelir. Hikaye kısaca şöyledir: Günün birinde Apollon Daphne’yi bir ırmak kenarında görür ve aşık olur. Onun peşinden koştukça Daphne kaçar. “Masumiyetin” simgesi olan Daphne, Apollon’la birlikte olmak istemez. Başlarlar birbirlerini kovalamaya, Apollon bağırır: “Kaçma! Seni seviyorum!” Daphne daha fazla kaçamayacağını fark edince ayaklarını toprağa vurur ve şöyle yalvarır: “Ey toprak ana! Beni sakla ve koru!” sonra Daphne kıpırdayamaz ve bir defne ağacına dönüşür. Buna çok üzülen ve onuru kırılan Apollon şöyle seslenir: “Sen artık kralların başına taç olacaksın, o solmayan yaprakların Apollon’un kutsal ağacıdır. En değerliler hep seninle süslenecekler.” Gerçekten de Apollon sözünü tuttu, tüm Roma imparatorları başlarında defne yapraklarıyla tahtlarına çıktılar. 

Bu üzücü aşk hikayesinin ardında aslında Daphne’nin hazır olmaması, Apollon’unsa onu korkutacak seviyede ısrarcı olması vardı. Defne yaprağı günümüzde halen masumiyetin ve güzelliğin sembolüdür. Yumuşacık bir kokusu olan defne özellikle Ege mutfağında pek çok yemeğin de içine girmektedir. Yine de siz kimse için ağaç olmayınız efendim, malum piyasada odun stoğumuz şükürler olsun ki fazlaca mevcut, aman diyelim.

Nedense bunu size anlatırken Barış Manço’nun “Alla beni pulla beni” şarkısını dinliyorum ama yine de aslında bu havalarda yazımı kışa çevirecek bir şeyler sanki daha iyi olurdu. Bu aralar mitolojik bir seri başlatmayı düşünüyorum ilginize göre bunu belirleyebiliriz. Ayrıca içinizde yaz depresyonunda olanlarınız varsa rica ediyorum çıkınız çünkü yazın çekilecek çile değil. Aramızda anlaştığımız bir sonbahar haftasında sana söz hep birlikte gireceğiz sevgili okurum ama şimdi değil.

Harika bir hafta diliyorum, esen kalınız...