2020 Tokyo; bir yıl ertelenmesine rağmen yine de pandemi gölgesinde seyircisiz yapılan ve Türkiye için hem ilklerin yaşandığı hem de 73 yıllık madalya rekorunun kırıldığı bir Olimpiyat Oyunları olarak tarihe geçti…
1948 Londra'da güreşçinin kazandığı 11 (6 altın,4 gümüş ve 1 bronz) ve Ruhi Sarıalp'in 3 adım atlamada kazandığı bronzla aldığımız 12 madalyayı, Tokyo 2020'de bu kez 6 farklı branşta alınan 13 madalya (2 altın, 2 gümüş, ve 9 bronz) ile geçtik…
Ne demiştik bir de, birçok ilkleri de yaşadık…
İşte, Mete Gazoz ile Okçulukta kazanılan ilk madalyanın altın olması, Busenaz Sürmeli'nin Boksta elde ettiği ilk Olimpiyat Şampiyonluğu, yine Buse Naz Çakıroğlu'nun gümüş madalyasıyla ilk kadın boksör unvanını elde etmesi, bu yıl Olimpiyatlara alınan Karatede ilk madalyanın Eray Şamdan'dan gümüş ile gelmesi, Ali Sofuoğlu'nun Karate Kata'da alınan ilk bronz madalyanın aynı zamanda ülkemizin olimpiyatlardaki 100.madalyaya denk gelmesi, Kumite'de bronz alan Merve Çoban'ın ilk kadın karateci olması, Fikret Arıcan'ın paralel alette kazandığı bronzun Artistik Cmnastikteki ilk madalya olarak tarihe geçmesi, Greko'da aldığı bronz ile Rıza Kayaalp'in 3 olimpiyatta madalya kazanan 2. ve Yasemin Adar'ın güreşte bronz madalya kazanan ilk kadın güreşçi olmaları…
Bir de bronz alarak ülkemize sporuna katkı veren sporcularımız, Taha Akgül (Güreş), Hakan Rençber ile Hatice Kübra Ilgın (Tekvando) ve Uğur Aktaş'ı (Karate) da yürekten kutluyoruz.
Tüm bunların dışında, Olimpiyat tarihimizde madalya kazandığımız 6 olan branşımıza, Okçuluk, Cimnastik ve Karateyi de ekledik. Aynı zamanda bugüne kadar sadece 5 kadın sporcumuz olimpiyatlarda madalya kazanırken Tokyo'da 5 kadın sporcumuz birden bu mutluluğu yaşayarak güçlerini tüm dünyaya gösterdi.
Gelelim gönlümüzü fethedenlere…
Elbette bunun başında Olimpiyatlara bize ikinci kez takım olarak katılma sevinci yaşatan Kadın Voleybolcularımız yer alıyor. Ölüm grubu olarak adlandırılan B grubundan, son Olimpiyat Şampiyonu Çin, Dünya Şampiyonu Rusya ve Arjantin gibi çok güçlü rakiplerini yenip Tokyo'da şampiyon olan ABD'yi (3-2) elimizden kaçırmalarına rağmen çeyrek finale yükselme başarısını gösteren sultanlarımız, verdikleri mükemmel mücadeleye, yaptıkları geri dönüşe karşın, karar setindeki şanssızlığımızla yarı finale çıkamayıp Olimpiyat 5'cisi olarak bize hem hüznü hem de mutluluğu birlikte yaşattılar. İlk kez katıldıkları 2012 Londra'yı sporcularımız 9.sırada bitirmişlerdi.
Ayrıca 10 m havalı tüfek finalinde Ömer Akgün'ün 2073 puanla 4.sırada yer alıp Atıcılıkta madalyayı kıl payı kaçırması, Olimpiyatlara ilk kez 2016 Rio'da katılan ve 34.sırada bitiren modern pentlatloncumuz İlke Özyüksel'in Tokyo'da 5.sıraya kadar yükselmesi, Yelkende Finn sınıfında Alican Kaynar ile 470'te Deniz ve Ateş Çınar kardeşlerin madalya sıralamasında yarışmaları, Atletizmde ise sırıkla atlamada Ersu Şaşma'nın ilk kez ile 1948'de Ruhi Sarıalp'ten sonra 3 adım atlamada Necati Er'in finale kalmaları, cirit atmada Eda Tuğsuz'un finalde 4.olarak madalyayı kaçırması sporcularımız ve ülkemiz adına olumlu sinyallerdi.
Okçuluk Federasyonu Başkanı Abdullah Topaloğlu ile Boks Federasyonu Başkanı Eyüp Gözgeç'in kafileden kendilerini çıkartarak yerlerine sporcuları için yararlı olacaklarına inandıkları isimleri yazmaları ile Karatecilerimizin gösterdikleri başarıyla, gelişmelerinde büyük rol oynayan, Nisan ayında covid-19'dan hayatını kaybeden Federasyon Başkanı Esat Delihasan'ın ruhunu şad etmeleri, Tokyo'ya damgasını vuran ve bizimde gönlümüzü titreten ilginç gelişmelerdi.
NOT: 'Sporların anası' olarak kabul edilen Atletizm konusu, olimpiyat öncesi yaşananlarla, elde edilen sonuçlarla ve bizi bekleyen muhtemel gelişmelerle birlikte ayrı bir yazı konusu olacak. Çarşamba'yı bekleyin…
