A Milli Kadın Basketbol Takımımızın 2025 FIBA Avrupa Şampiyonasında madalya hayalleri çeyrek finalde yıkıldı

İtalya ile yaptığımız mücadelede basketbolcularımızın Atina’da yaşattıkları Peri Masalını bozmakta tecrübesizlik kadar hakemlerin rakibimize duydukları hayranlık kaynaklı yanlı kararlarının da etkili olduğunu yadsıyamayız.

Rakibimize karşı savunmasını sertleştirerek oyunu dengelemeyi başaran millilerimiz, ilk kez öne geçtiği 2.periyot sonu ile üçüncü periyodun başlarında pota altını etkili kullanarak 9 sayılık farkı (42-33) yakalayınca maçı kotardıklarını sanıp çok büyük yanılgıya düşmeleri bizi olası bir madalyadan etti. Biz de takımımızın tecrübelilerinden Tilbe Şenyürek’in altını çizdiği gibi kazanmamız için rakibimizi hep 10 sayılı farklarda tutmamız gerektiğine inananlardanız. Bunun altına düştüğümüz zaman da 5-6 sayılık farkları korumayı beceremiyoruz. Çok genç oyuncumuz var bir de çoğu zaman da şansa ihtiyacınız oluyor. Mücadeleyi uzatmaya Sevgi Uzun’un son saniye basketiyle götürmemiz şansın bize güldüğü tek andı.

Kısır geçen uzatma dakikalarında öne geçme fırsatı tanımayan İtalyanlara, millilerimiz son hücumu da değerlendiremeyince yarı final yolunu açmış olduk.

Aslında bu jenerasyondan gerçekten çok ümitliydik. Perilerimiz, Avrupa ikinciliği ve üçüncülüğünü içinde barındıran güçlü bir milli takım mirasına sahipti. Son birkaç dönemde biraz geride kaldık ama tekrar o günlerimize gelmek istiyorduk… Fransa karışımındaki güçlü oyunumuz, farklı İsviçre galibiyetimiz ve son olarak bize çeyrek final kapısını aralayan ev sahibi Yunanistan karşısında son 3 Avrupa şampiyonasında olduğu gibi gruptan çıkamama lanetini kırmamız bizde her şey istediğimiz şekilde yolunda gidiyor izlemini yarattı. İtalya maçına işte bu duygularla çıkmış, ihtiyacımız iyi sonucu almaya oldukça şartlanmıştık.

Ama olmadı, maalesef hasret kaldığımız madalyaya ulaşamadık. Ancak bir hedefimiz daha kaldı o da en az madalya kadar önemli… Milli takımımızın layık olduğu yere gelmesinde çok büyük etkisi olacağını düşündüğümüz yeni hedefimiz; A Milli Kadın Basketbol takımımızın büyük turnuva kaçırmaması…

O nedenle madalya şansını yitiren perilerin, 5-8'incilik klasman maçında Belçika-Almanya eşleşmesini kaybeden taraf ile 27 Haziran Cuma günü yapacağı mücadele, 2026 yılında Almanya’da yapılacak Dünya Şampiyonasına katılma hakkını elde etme açısından büyük önem taşıyor. Federasyona ve teknik heyete düşen en büyük görev sporcuların moral-motivasyonunu acilen düzelterek toparlanmalarını sağlamak. Çünkü en büyük tecrübe böyle büyük turnuvalarda kazanılır.

SULTANLARIN YENİLGİSİ

Bu hafta sonu hem de ülke olarak çok benimsediğimiz başka bir branşta içimizi acıtan bir olay daha yaşadık.

2025 FIVB Milletler Liginin Çin’de yapılan ilk etabında; büyük başarılara imza atmış bir takımda jenerasyon değişiminin sancısız atlatılmasını açısından önemli olması kadar bu çok zorlu etabı sultanlarımızın 4’te 4 yaparak kayıpsız geçirmesi bizi oldukça mutlu etmişti. Üstelik Alexia Carutasu, Deniz Uyanık, Yaprak Erkek, Dilay Özdemir, Berka Buse Özden ve Eylül Akarçeşme gibi genç sultanlarımızın özellikle ev sahibi Çin ile dünya voleybolunun güçlü temsilcisi Polonya karşısında yaptığı müthiş geri dönüşler dolayısıyla hem bizi gururlandırmış hem de ilerisi içinde oldukça umutlandırmıştı.

2.etabın İstanbul’da olması, üstelik genç yeteneklerimizin, dinlendirilmiş Vargas, Zehra Güneş, Ebrar Karakurt, Cansu Özbay, İlkin Aydın ve Gizem Örge gibi usta sultanlarımızla bütünleştirilmesi doğrusu bizi oldukça heyecanlandırmıştı.

Dominik Cumhuriyeti, Kanada, G.Kore ve Brezilya ile evimizde yapacağımız 4 mücadeleden de her gün artan ve rekorlar kıran voleybol severlerimizin destekleriyle 8’de 8 yapacağımıza ve 2023 ruhunun yeniden oluşturacağımıza yürekten inanmıştık.

Son Brezilya maçına kadar her şey mükemmel gidiyordu. Voleybol, futbolunun saltanatını sallıyor ve tahta geçmeye hazırlanıyordu ki büyük bir şanssızlıkla starlarımız kendilerinden beklenmeyecek nitelikteki oyunlarıyla bir yenilgi aldılar.

Bu elbette bizim gibi “Voleybol ülkesiyiz” sloganına inanmışların içini acıtmış ancak inanıyorum ki bunu hazmedemeyen ve ruhunu futbola teslim etmiş kişileri de mutlu etmiştir. Sultanlarımızı yere göğe sığdıramayanlar, bir tek yenilgiyle daha hiçbir şey bitmemişken onlarla ilgili haberleri bıçak gibi keserek gerçek duygularını da sergilemeyi de ihmal etmediler. Ama bize büyük şampiyonluklar yaşatan ay-yıldızlı sporcularımızın Hollanda etabında bunu telafi edeceklerine de inanıyoruz.