Son yıllarını oldukça çalkantılı bir şekilde geçiren futbolumuzda, temeli oluşturan kulüpler ile çatısı niteliğindeki federasyonun yeni yönetimi arasında şimdilik kaydıyla sağlanan barış kalıcı olacak mı?
Konuyu siz okurlarımız için kısa bir şekilde irdelemek gerekirse, dağ gibi olan sorunların aslında kolay kolay çözümlenemeyeceği gün gibi ortada…
Nihat Özdemir'in istifa edip Başkanvekili Servet Yardımcı, federasyonu seçime götürme çalışmaları sırasında sergilediği tutum ile yeni başkanlık için güçlü sinyaller verirken, futbol camiasında pek de tanınmayan ancak arkasındaki büyük destek ile dikkatleri çeken Mehmet Büyükekşi'nin ortaya çıkışı gündeme bomba gibi düşmesi sonucu geri planda kalmayı UEFA'daki geleceği için tercih etti.
Çiçeği burnundaki yeni başkan, başta Fenerbahçe olmak üzere kendisine pek de sıcak bakmayan ancak arkasındaki destekten dolayı da fazla seslerini çıkaramayan kulüplere rağmen seçimi az sayılabilecek delege desteğiyle kazanmasına rağmen iyi görünmek isteğini yaşama geçirmek gayreti ve acil bekleyen sorunların çözümü konusundaki tavrıyla şimdilik 'ateşkesi' sağlamış gibi…
Peki Mehmet Büyükekşi ilk etapta neler yaptı?
Öncelikle kadrolarındaki şişkin yabancı futbolcu sayısı konusunda Özdemir yönetiminin almış olduğu indirim kararını rafa kaldırarak geçen sezon uygulanan '8 +6'ya devam dendi. Süper Lig kulüpleri, 2022-23 sezonunda ilk onbirde 8, maç kadrosunda ise 14 yabancı futbolcu bulundurabilecekler. Bir de yabancı futbolcu konusunda bir kıyak daha yapıldı. Kulüplerin 21 yaş ve altında olmaları koşuluyla 14 yaş altı milli takımı dahil olmak üzere ülkesinin milli takımlarında en az 10 müsabakada oynamış 3 yabancı uyruklu futbolcu ile sözleşme imzalayabilmeleri ve bu futbolcuları A takım listesine yazabilme kararı da alındı.
Harcama limiti konusu da çözüme kavuşturuldu. Sezon için takım harcama limitlerindeki kabul edilebilir sapma oranı yüzde 25'den yüzde 40'a çıkarıldı.
En önemlisi kulüplerin gelirleri konusunda aslan payına sahip yayın İhalesi konusunda bir karara varıldı. Önce 9 kişilik Yayın İhale Komisyonu'ndan 7 üyenin ayrılmış olması nedeniyle Komisyonun işlevini yapamaması, katılımcıların ihale şartnamesindeki şart ve koşullara uygun teklif vermemesi, bazı paketlere şartnameye uygun verilen tekliflerin toplamının hedeflenen fiyatın çok uzağında kalması ve yayın sektöründeki koşullar nedeniyle, 2022-2023 futbol sezonu ve devam eden sezonlara ilişkin yayın ihalesi iptal edildi ve liglerin başlamasına çok kısa bir süre kalması nedeniyle yeni bir ihale düzenlenmesinin söz konusu olamayacağından dolayı mevcut yayıncı kuruluş ile 2 yıllık sözleş yapılmasına karar verildi. Yapılan anlaşma ile ücret 2 milyar 200 milyon liraya çıkarıldı. Buna Spor Toto sponsorluğundan gelecek miktarda eklenecek olmasıyla kulüplerin rahat bir nefes alması sağlanacak.
Bunlar barış ortamın oluşması konusunda için önemli adımlardı ve Büyükekşi şimdilik kaydıyla acil krizlerin çözümü konusu kazasız atlattı.
Şimdi sırada kurulların oluşturulması var. Büyükekşi, seçimden sonra kurulların istifasını istemişti. En büyük sıkıntıların yaşandığı ve kaynayan bir kazan görünümündeki hakem camiasında nasıl bir konsensüs sağlanacağı ve kulüplerin oluşturulan yeni Merkez Hakem Kurulu'ndan hoşnut kalıp kalmayacağı büyük bir merak konusu. Tabi yine eleştirilerin odak noktası konumundaki PFDK, Tahkim, Temsilciler ve Uyuşmazlık kurullarının yeniden oluşturulması da bir hayli sıkıntılı…
Bir de başkanın bir yıllık görev süresinde, rezerv lig düzenlenmesi ile kulüplere ödenen prim sisteminde yapılacak değişikliklerle Türk oyuncu ve alt yaş gruplarında futbolcu oynatan kulüplere daha fazla prim verilmesini sağlayacak düzenlemeler de kulüplerle ilişki düzeyini belirleyecek konular olarak ön plana çıkacak gibi görünüyor.
Sonuçta barış sağlanması en büyük dileğimiz ama herkesi memnun edecek bir sistemi kurmak oldukça zor görünüyor.
Başta MHK olmak üzere kurulların alacakları kararlar, Mehmet Büyükekşi federasyonunun ömrü konusunda belirleyici olacak.
Bakalım hep birlikte yaşayıp göreceğiz.