Gençler, 6.haftada nihayet galibiyet hatta puan hasretini giderdi…
Sevindik mi elbette ki evet… 102 yıllık koca çınarı bu duruma düşürenlere rağmen bir Başkentli olarak tabi ki çok sevindik. Ancak gel gör ki durum, sergilenen oyun açısından hiçte iç açıcı değil… Yaş ortalaması 30’ların üzerinde seyreden bir takım karşısında bile fiziki mücadele açısından böyle zor duruma düşmeleri doğrusu gelecek için pek de ümitlendirmiyor.
İlk yarıda sergilenenle ikinci devredeki futbol arasında olumsuz olarak dağlar kadar fark varsa takkeyi önüne alıp düşünmenin zamanı çoktan geçmiş durumda.
Transferde geç kalınmışlığın ancak son dakikalarda fark edilmiş ve daha önce reddedilmişler bile son günde kadroya dahil edilmişse varın yönetimin ne kadar tutarlı olduğuna siz karar verin.
“Biz kiralık futbolcuya karşıyız” diye ahkam kesenlerin, son günde aldıkları 4’ü olmak 18 yeni transferin 6’sı kiralık olursa, dünya yıldızlarını getireceğiz diye sönmeye yüz tutmuş eski yıldızlara milyonlarca euro boşa harcanıyorsa, bir oyuncuya peşinat olarak verilen 350 bin euronun nerede olduğundan bihaberlerse, böyle yöneticilerin başta olduğu bir kulüp için geleceğe umutla bakmanın olanağı var mı?
Eyüpspor maçı, kulübü 4 yıl aradan sonra mütevazi bir kadro ile süper lige çıkarmanın hatırına Hüseyin Eroğlu için tanınan son opsiyondu. Yoksa hiçbir takımda 5 haftada “sıfır” çekmiş bir hocaya bu kadar dayanılmaz.
Gençlerbirliği yenilerden, pardon dil sürçmesi oldu çünkü geçen yıldan sahada sadece bir kişi vardı. O da yeni transferlerden Gökhan Akkan’ın hataları nedeniyle dayanılmaz hale gelinceye kadar denenmesinden sonra Ç.Rize maçında kaleyi devralmıştı. Geçen sezon takımın süper lige yükselmesinde büyük pay sahibi olan Erhan Erentürk, yaptığı 4 net kurtarışla takımın bu maçtaki en iyi oyuncusu oldu hatta uzatmaların sonlarında Onyekuru penaltıyı kaçırmazsa alınabilecek ilk puanı neredeyse tek başına kotaracaktı.
Kaleci Erhan, Eyüp karşısında da daha 11.dakikada Kerem’in çok sert şutunu çıkararak oyunun başka bir yöne evrilmesine izin vermedi. Bu başarısını, Eyüp’ün baskısının had safhaya çıktığı ikinci yarıda da sürdürdü ve rakibin 2 net pozisyonunu da engelleyerek, maçın sonucunu belirleyen isim oldu. Tabi ki Erhan’a savunmadaki başarılarıyla Kaptan Goutas ile kiralık olmasına rağmen genç Göktan’ın takıma adına yaptığı 5 kilit pastan ilkinin Tongya’nın golüne asist olması da bu dörtlünün galibiyetteki rollerini ortaya koydu. Doğrusu Göktan-Tongya ikilisinin bu uyumu diğer maçlarda da sürdürebilirse kırmızı-siyahlı ekip bundan çok karlı çıkabilir.
İlerde tek başına kalmasına rağmen Niang da iyi kumaşa sahip olduğunu gösterdi. Eğer Gençler, onu besleyecek bir oyun anlayışına yönelebilirse bu futbolcudan oldukça verim alınabilir.
Beni yazının başlığını “zor dostum zor” diye koymaya yönelten durum ise, Hüseyin hocanın öne geçtikten sonra takımın skoru koruma telaşına kapılarak geriye çekilmesine engel olmaması, hatta Eyüp maçında olduğu gibi savunmayı 5’leyerek, orta sahayı işe dahil ederek desteklemesi… Böyle oynanan en az 2 karşılaşmada yitirilen puanların bu oyun anlayışının neden olduğu görüldü. Kalabalık savunmada hedefsiz uzaklaştırılan her topun aleyhinize başlatılan bir pozisyonun başlangıcı olması önlenemez. Yine top 3. bölgeye aktarılamazsa maçın tek kaleye dönüşmesi engellenemez.
Fikstür de Gençlerin işini bir hayli zorlaştıracak gibi görünüyor. Haftaya Kayseri’ye gidilecek, sonra rakip içerde Alanya… 9.haftada Beşiktaş deplasmanı sonrasında evinde Konya’yı ağırlayacak. 11.haftada yine zorlu Göztepe maçı dış, Başakşehir ile iç sahada oynanacak, dahası gittikçe sizleri darlayacak, onun için burada keseyim.