Bir önceki yazımızda salgının yayılmasının bir türlü durdurulamamasının aşının önemini artırdığını, yedi milyar müşterisi olacak aşının getireceği yüksek kazancın bu konudaki araştırmalara hız verilmesine yol açtığını yazmıştık...

Bu konu, yalnızca aşı üreten şirketler ve araştırma laboratuvarlarını değil devletleri de harekete geçirmiş bulunuyor...

Özellikle küresel güç olan devletler, aşının patentini elinde bulundurmanın hegemonya savaşında sağlayacağı avantajları değerlendirerek çalışmaları hızlandırmış durumda.

***

Yakın zamana kadar dünyanın hegemonik gücünü oluşturan ancak son zamanlarda bu konumu sarsılan ABD, hem içeride 200 bine yakın insanın ölümüne yol açan salgını durdurabilmek hem de küresel durumunu güçlendirebilmek için aşıya muhtaç...

Trump, Kasım ayında yapılacak ABD seçimlerini kazanabilmek için şimdiden bu kozu oynadı bile...

Trump'ın seçimlere kadar aşının yetiştirileceği açıklamasının hemen ardından ABD'li ilaç firması Pfizer, üzerinde çalıştıkları koronavirüs aşısının testlerinin ekim sonuna kadar tamamlanacağını, son aşamada bir aksilik olmaması durumunda aşının yıl sonundan önce piyasaya sürülebileceğini söyledi. Bu gelişmenin hemen ardından Trump yönetiminin Pfizer ve Alman biyoteknoloji firması Biontech tarafından geliştirilen Koronavirüs aşı adayından 100 milyon doz almak için 1.95 milyar dolar ödeme yapmayı kabul ettiği açıklandı.

***

Bu arada Fransız aşı firması Valneva, geliştirmekte olduğu aşıdan 190 milyon dozunun satışı için İngiltere ile anlaştıklarını açıklarken, Hindistan kökenli Serum Institute adlı şirket, AstraZeneca ve Novavax da dahil olmak üzere 5 uluslararası ilaç şirketiyle ortaklık imzalayarak Covid-19 aşısı üretme konusunda önemli bir atılım yaptı...

'Batılı' ülkelerde aşı çalışmalarına şirketler öncülük ederken Rusya ve Çin'de aşı çalışmaları devlet ağırlıklı yürütülüyor...

Şu anda çalışmaları en ileri noktaya götüren ve testleri başarıyla tamamlayarak aşılama çalışmalarına gönüllüler üzerinde başlayan ülke Rusya... Rusya'da Gamaleya Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirilen ve Rusya'nın uzaya ilk fırlattığı uydu olan Sputnik'in adı verilen aşısının finansörü Rusya Doğrudan Yatırım Fonu (RDİF). Fon,Alman ilaç şirketi Landsteiner Scientific ile Meksika'ya 32 milyon doz Rus aşısı tedarik edilmesi konusunda anlaştıklarını açıkladı.

Salgınla ilk kez karşılaşan ve başarılı bir özolasyon politikasıyla hastalığı denetim altına alan Çin de boş durmuyor... Çin Mühendislik Akademisi ve Askeri Tıbbi Araştırmalar Enstitüsü adına bir açıklama yapan araştırmacı Chen Wei, Çin'in geliştirdiği rekombinant aşının, mutasyon geçirmiş yeni koronavirüs üzerinde de etkili olduğunu belirtti... Chen, şu an dünya genelindeki klinik denemelerde 3. aşamaya geçen Covid-19 aşılarının yarısından fazlasının Çin tarafından geliştirilmekte olduğunu, Çin'in aşıyla ilgili araştırmalarda dünyanın ilk sıralarında yer aldığını savundu.

***

Birleşmiş Milletler bünyesi içinde faaliyet gösteren Dünya Sağlık Örgütü (WHO), küresel salgına karşı mücadelenin 'siyasallaşması' tehlikesinden rahatsız...

WHO Başkanı Ghebreyesus, geçtiğimiz günlerde bir açıklama yaparak 'aşı milliyetçiliğine' karşı ülkelere uyarıda bulundu ve 'Aşıların küresel bir kamu malı olarak kullanılması her ülkenin ulusal çıkarına hizmet etmektedir. Aşı milliyetçiliği salgını kısaltmayacak, uzatacaktır.' dedi.

ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ise bu yaklaşım karşısında duyduğu rahatsızlığı 'DSÖ'ye olan güven düzeyim neredeyse sıfır, çünkü politik olarak değil, bilim temelinde hareket etmeliler' sözleriyle ifade etti... Pompeo ayrıca, Rusya ve Çin'in yapmaya çalıştığının tıpta veya epidemiyolojide atılım değil, siyasi ve diplomatik bir atılım olduğunu öne sürdü.

(Devam edecek)