Son zamanlarda Türkiye’de insan sağlığını ciddi oranda tehdit eden bir sorun var: “Pestisit”

İhraç ettiğimiz tarım ürünleri, içerdikleri yüksek miktardaki zehirler nedeniyle birer birer dönüyor. Son olarak bir ürünümüz daha Avrupa sınırından geri çevrildi. 23 Mayıs’ta Türkiye’den ihraç edilen tatlı biberler Bulgaristan tarafından reddedildi. Sebep ise üzerinde yasal sınırın tam 35 katı pestisit kalıntısı tespit edilmesi.

937187296

Avrupa ‘Bu zehirdir’ diyerek ürünleri geri çevirdi. Peki bizde ne oldu? Tarım ve Orman Bakanlığı kamuoyuna dair bir açıklama yapmadı. Bu ürünlerin iç piyasaya girip girmediğine dair bir bilgi de paylaşılmadı. CHP İstanbul Milletvekili Evrim Rızvanoğlu pestisitlerle ilgili ‘Denetim ve şeffaflığın olmadığını söylüyor. Bu ülkede vatandaşın sofrasının sahipsiz bırakıldığına dikkat çekiyor. Ve Tarım Bakanlığı’na soruyor: “Bu ürünleri kim üretti? Kim ihraç etti? Bu ürünler şu an iç piyasadan sofralarımıza ulaştı mı?

Pestisit, tarımda ürünlere zarar verme potansiyeli bulunan haşereleri, istenmeyen yabani otları, böcekleri yok etmek için kullanılan kimyasal bir zehir. Pestisitlerin kullanım amacı, böcek gibi bitki zararlılarını ya da yabani otları önlemek, yok etmek, püskürtmek veya azaltmak. Ancak bu kimyasal maddeler hedef zararlıya seçicilik göstermediği için hedef dışındaki canlılara da zarar verebiliyor. Bu nedenle güvenlik testlerinden geçen pestisitler bile son derece tartışmalı.

Son zamanlarda Türkiye’de insan sağlığını ciddi oranda tehdit ediyor. Özellikle Avrupa Birliği ülkelerinde tespit edilerek Türkiye’ye iade edilen gıda ürünlerinde artış dikkat çekiyor.
Verilerde bu artışı gözler önüne seriyor. Resmi verilere göre Türkiye'de 2013'te 39 bin 440 ton olan pestisit kullanımı 2015'ten sonra keskin bir artış göstermiş. 2020 ve 2021 yıllarında 53 bine 2023'te ise 55 bin ton seviyelerine ulaşmış. 1980'lerde ise bu rakam 7-8 bin ton civarında.

AB Komisyonu, gıda ve yemlerde yapılan kontroller sırasında tespit edilen gıda güvenliği risklerini, Gıda ve Yemler İçin Hızlı Alarm Sistemi (RASFF) portalı üzerinden herkesin erişimine açık olacak şekilde bildiriyor. Komisyona bağlı Alarm ve Dayanışma Ağı (ACN) ise RASFF portalındaki bildirimlerin de dahil olduğu senelik raporlar yayınlanıyor.

2022 yılına ait rapora göre pestisit başta olmak üzere tarım zehiri kalıntılarının bulunmasıyla ilgili olarak en çok bildirim yapılan menşe ülke Türkiye. Buna göre Türkiye kaynaklı ürünler için toplamda 557 bildirim yapıldı. Türkiye'yi 299 bildirimle Hindistan izledi. Türkiye, 2021'de de 405'i pestisit olmak üzere toplamda 613 bildirimle listede ilk sırada yer almıştı.

Dünya genelinde pestisit kullanımı, 1990’dan 2019’a kadar yüzde 81 artmış. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verilerine göre, gelişmekte olan ülkelerde bu artış daha belirgin. Hindistan’da pestisit kullanımı 2006-2019 yılları arasında yüzde 37 artarken, Brezilya’da bu oran yüzde 190 gibi çarpıcı bir seviyede. Türkiye’nin pestisit kullanımı, özellikle sebze ve meyve üretiminde yoğunlaşmakta ve bu durum hem çevre hem de insan sağlığı üzerinde ciddi tehditler oluşturuyor.

Avrupa Birliği’nin Gıda ve Yemler İçin Hızlı Alarm Sistemi (RASFF) 2023 raporuna göre, Türkiye, pestisit kaynaklı bildirimlerde yine ilk sırada yer alıyor ve ihraç edilen ürünlerde yüksek oranda pestisit kalıntıları tespit ediliyor. Neredeyse her ay medyaya yansıyan; Avrupa’dan dönen biber, üzüm, kayısı, domates haberlerinin en önemli sebebi pestisitler. Son olarak biberler de geri dönen ürünler arasında.

242E725C Pestisit Raporu Thumbnail 1

EN FAZLA PESTİSİT KULLANIMI ANTALYA’DA

Tarım ve Orman Bakanlığı'na göre 2022 yılında pestisitin en fazla kullanıldığı il 4 bin 272 tonla Antalya. Bu ili 4 bin 213 tonla Manisa, 3 bin 985 tonla Mersin, 3 bin 276 tonla Adana ve 2 bin 280 tonla Malatya izlemiş. Resmi verilere göre Türkiye'nin 10 ilindeki pestisit kullanım miktarı 28 bin 136 tonu bulurken bu rakam Türkiye genelinde kullanılan pestisitin neredeyse yarısına denk geliyor. Öte yandan Tarım Bakanlığı ilçe ve lokasyon bazında rakamları yayınlarken bu bilgiler artık kamuoyuyla da paylaşılmıyor.

TOPRAĞA YAKIN ÜRÜNLERDE RİSK YÜKSEK

Bu anlamda Greenpeace’in hazırladığı raporda dikkat çekici. Geçtiğimiz aylarda yayınlanan raporda 155 örneğin yüzde 33’ü (51 örnek), Türk Gıda Kodeksi Pestisitlerin Maksimum Kalıntı Limitleri Yönetmeliği’ne uygun bulunmadı. Bu ürünlerin 50’sinde ruhsatsız pestisit kullanımı tespit edildi. Analiz edilen örneklerin yüzde 61’inde (94 ürün) birden fazla pestisit kalıntısı bulundu. Örneklerin yüzde 31,6’sında (49 örnek) hormonal sistem bozucular, nörolojik gelişimi etkileyebilecek, kanserojen veya üreme sağlığı açısından tehdit oluşturabilecek en az bir pestisit kalıntısına rastlandı.

Gıda mühendislerine göre toprağa yakın üretilen ürünlerin tamamında, marulda, maydanozda ve benzeri yeşilliklerde pestisitlerin tutunma oranı oldukça yüksek. Tıpkı yeşil biber ve kapya biberde olduğu gibi.

Bulentsik

ÇOCUKLAR TEHLİKEDE

Gıda mühendisi Bülent Şık tarafından “Pestisitler ve Çocuklar-Çoklu Kalıntı, PFAS ve Gelişimsel Toksisite” başlıklı raporda pestisitlerin özellikle çocuk sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri vurgulanıyor. Raporda yer verilen araştırmalar, çocukların pestisitlere yetişkinlere kıyasla çok daha hassas olduğunu ve gelişim süreçlerinde ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya kalabileceklerini gösteriyor. Çocukların bağışıklık, sinir ve hormonal sistemi etkiliyor. Bilimsel çalışmalar, kritik nörogelişimsel dönemde pestisitlere maruz kalmanın, nörogelişimsel bozukluklar da dahil olmak üzere birçok hastalığa yatkınlığı artırdığını gösteriyor.
Bu tehlike sadece sayısal bir mesele değil; çocuklara doğrudan dokunan bir halk sağlığı sorunu. Çocuklar, kilo başına düşen maruziyet oranları sebebiyle pestisitlerden yetişkinlere göre çok daha fazla etkileniyor.

YIKAMAYLA PESTİSİT GEÇER Mİ?

Evimize ulaşan meyve, sebzelerin üretiminde hangi tür pestisitin kullanıldığını bilmediğimiz için bol duru suyla yıkamak ve kabuğunu soyup tüketmek en doğru seçenek olarak söyleniyor. Çilek gibi kabuğunu soymanın söz konusu olmadığı meyvelerde ya da yeşil yapraklı sebzelerde suda bekletmek uygun bir yöntem. Bununla beraber yapılan çalışmalar tuzlu suyun, pestisitlerin uzaklaştırılması için duru sudan daha etkili bir yöntem olduğunu ortaya çıkarmış. Başka bir çalışmada karbonatlı su ile yıkamanın ise diğer yöntemlerden daha etkili bir yöntem olduğu ifade edilmiş. Bu çalışmaları göz önüne aldığımızda meyve, sebzelerin temizlenmesi için en etkili yöntemin kabuğu soyarak tüketmek ya da 1 tatlı kaşığı karbonat eklenmiş suda bir süre bekletilip sonrasında iyice durulamak olduğu söylenebilir. Ancak tamamen kalıntıdan arındırdığı söylenemez.

Muhabir: Nursel DİLEK MANAVBAŞI