Kentleşme modelleri yüzyıllardır iktidarın ideolojisini vurgulayan ve bizlere yönetimin halkına nasıl bir gözle baktığını gösteren oldukça önemli bir unsur olmuştur. Örneğin bu kentler insanını sevebilir de ondan nefret de edebilir. Araba kullanmaya zorlayabilir, bisiklet kullanmayı ve yaya olmayı kolaylaştırabilir... Kentleşme bir ideolojinin yansımasıdır ve oldukça büyük bir etkisi vardır.

Örneğin kaldırımın genişliği ve o yoldaki ağaçlandırma, orada insanların gölge altında oturabilecekleri banklar yapma önemli bir göstergedir. Rahatça yürü, yorulursan şu gölgenin altında soluklan diyen sokaklar aynı zamanda küçük esnaf dostudur. O sokak canlanırsa uzun vadede bizlerin parası yine bizim ekonomik kesimimizde kalmış olur.

Şimdi bir diğer senaryoya bakalım: Küçücük kaldırımlı, ulaşım ağının zayıf olduğu bir yer hayal edin. Oradan hemen kaçmak istersiniz, bu politika buraların merkezileşmesine izin vermez, esnaf barınamaz, genellikle de zaten oldukça sevimsiz yerlerdir buralar, sıcak ve asfalt kokar yürürken insan kaçacak yer arar. Bu tip sokak modelleri insanları sıkıştırır.

İktidarla ilişkisi oldukça açık değil mi? Hem ekonomik hem sosyo-kültürel olarak yaşanılabilir bir kent modeli geniş bir anlamda yaşanılabilir bir ülke modelidir aslında.

Sadece bununla da sınırlı değil, ben kişisel olarak çocukluğumdan beri assanız yere çöp atmayan biriyim bu bilgiyi fahri doktora beklentimin karşılanması adına yazıyorum... Neyse, çöpü 1 saat elimde ve çantamda taşıdığımı bilirim. Bu Ankara örneğinde Türkiye'nin diğer illerine göre çok iyi ama halen geliştirilmeli örneğin çöpün dönültürülmesini gerçekten önemsiyorum ama plastiği, kağıdı, organiği ayırabileceğim bir çöp yok mecburen hepsi birlikte çöpe gidiyor ve bu durum rahatsız edici, hiç ekolojik değil...

Genel olarak bir kentteki çöplerin arasındaki mesafe, kaldırım genişliği ve ağaçlandırma, parkların güvenliği (çok önemli bir mesele) kısaca halkın nefes alabileceği, geniş geniş hareket edebileceği mutlu alanlar yaratma bir politikanın ürünüdür. Aksi bir politika da elbette bir politikadır ve sizi araç kullanmaya, AVM'ye gitmeye, iki adım yolu bile yürütmemeye odaklanır...