24 Haziran seçimlerinin ardından Türkiye'de yaşanan değişim üzerine pek çok şey söylendi...
Ama unutmamamız gereken bir şey var...
Sadece Türkiye değil, onun içinde yer aldığı dünya da önemli bir değişim sürecinden geçiyor.
***
Bu değişim süreci en açık olarak ABD'nin müttefikleriyle kurduğu ilişkilerde gözleniyor...
Yakın zamana kadar 'egemenliği ebediyete kadar sürecek küresel efendi' olarak görülen ABD, dünyada değişen güç dengeleri karşısında giderek zor duruma düşüyor ve müttefiklerini kendisine daha fazla destek vermeleri için zorluyor...
Bu zorlama sonuç vermediği zaman da kendisi tarafından kurulan ve müttefikler arası ilişkileri düzenlemek için kullanılan küresel örgütleri dağıtmayı planlıyor.
***
Bu örgütlerin en önemlileri NATO, AB ve DTÖ...
Bunların ilk ikisi İkinci Dünya Savaşı sonrasında ABD'nin Avrupa'daki nüfuz alanını askeri ve ekonomik olarak organize etmek için kurulmuşlardı...
DTÖ ise Sovyetler Birliği'nin yıkıldığı ve ABD egemenliği'nin 'Batı' odaklı olmaktan çıkıp 'küresel' bir boyut kazandığı bir dönemin ürünüydü.
***
ABD, NATO'da hala egemen...
Ancak bu örgütün yükünü artık tek başına yüklenmek istemiyor...
Almanya ve Fransa başta olmak üzere NATO üyesi tüm Avrupa ülkelerine, 'Artık biraz da siz ellerinizi cebinize atın; atmadığınız takdirde başınızın çaresine bakın!' diyor.
***
Bu durumla ilgili bir haber geçtiğimiz günlerde 'ABD yönetiminin sesi' olarak bilinen Washington Post'ta yayınlandı...
Washington Post, ABD Savunma Bakanlığı'nın Almanya'daki 35 bin askerin çekilmesi seçeneğini değerlendirdiğini öne sürdü...
Gazetede yer alan habere göre ABD Başkanı Donald Trump'ın önerisi üzerine ABD Savunma Bakanlığı Almanya'da konuşlanmış Amerikan askerlerinin çekilmesi yönündeki seçenekleri değerlendirmeye almış bulunuyor..
***
Trump, Avrupalı müttefiklerini özellikle de Almanya'yı NATO'ya yapması gereken katkıyı yapmamakla suçluyor...
Bunda pek haksız da değil, çünkü Almanya, NATO'nun planları gereği Gayri Safi Yurtiçi Hasılasının (GSMH) yüzde 2'sini savunmaya harcamak zorunda...
Öyleyken 2017'de bu oran 1,24'te kaldı.
***
Türkiye'nin NATO ile ilişkileri ise 'dip yapmış' durumda...
Suriye'de Rus uçağının düşürülmesinin ardından Türkiye'yi savunmak için kılını bile kıpırdatmayan NATO, son olarak Norveç'te yaptığı bir tatbikatta Türkiye'yi 'NATO'yu zarara uğratan anlaşmalar yapan bir ülke' olarak gösterdi...
İktidara yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak gazetesinde bu konuda yer alan bir habere göre 8 Kasım'da başlayıp 16 Kasım'da sona eren bu tatbikattan Türkiye'nin her şey olup bittikten sonra haberi oldu.
***
Tüm bu gelişmeler ABD ile müttefikleri arasındaki çelişmelerin askeri yönüne işaret ediyor...
Ne var ki ekonomik alanda da durum pek farklı değil...
ABD AB'ye nasıl bakıyorsa AB'nin dümenini elinde tutan Almanya başta olmak üzere bir çok AB üyesi ülke de ABD'ye aynı gözle bakıyor.
***
Örneğin Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Donald Tusk, geçtiğimiz günlerde birlik üyesi 27 ülkenin liderlerine gönderdiği mektupta Trump yönetimini, 'AB'ye yönelik dış tehditler' arasında saydı...
BBC Türkçe'nin haberine göre, İngiltere'nin AB'den çıkma (Brexit) kararının ardından Birlik'in geleceğinin görüşüleceği Malta Zirvesi'nden önce yayımlanan mektupta Tusk, 'Birlikte ayakta kalırız, bölünürsek dağılırız' dedi ve şöyle devam etti: 'Endişe verici açıklamaları geleceğimizi önemli ölçüde öngörülemez kılıyor. Yeni yönetimin son 70 yıllık Amerikan dış politikasını sorgulamasıyla, Washington'daki değişiklik Avrupa Birliği'ni zor bir duruma sokuyor'.
Bu mektubun ardından ABD Başkanı Donald Trump'ın Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'a Fransa'nın AB'den ayrılmasını teklif ettiği iddia edildi... Washington Post'un bu konudaki haberine göre Trump, gerçekleştirdiği ikili görüşme sırasında Macron'a Avrupa Birliği'nden ayrılması durumunda Fransa'nın 'karlı çıkabileceği ikili ticari anlaşmalar' yapmayı önerdi.
(Devam edecek)