Japonya'nın Osaka kentinde yapılan G-20 zirvesi, S-400 geriliminin doruğa çıktığı bir dönemde gerçekleşti...

Zirve, özellikle bizim açımızdan Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump arasındaki görüşmenin bu krize etkisi açısından önemliydi...

Trump, görüşmede gerilimin suçunu alışıldığı üzere Obama yönetiminin üstüne attı, ancak gerilimi yatıştıracak herhangi bir adım atmadı.

***

Bilindiği gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümet yetkilileri bir çok defa Türkiye'nin S-400 alma ihtiyacını neden duyduğunu açıklarken ABD'nin Patriot füzelerinin Türkiye'ye satışı konusundaki 'ikircikli' tavrını eleştirmiş ve S-400'leri 'mecburiyetten' aldıklarını açıklamışlardı...

Trump, bu konuda Türk yetkililerin tezlerini hararetle savunarak '(Türkiye'nin) Patriotları almasına izin vermediler, Obama yönetimi izin vermedi, insanlarla böyle iş yapamazsınız, insanlara Obama yönetiminin yaptığı gibi davranamazsınız. Bu sebeple başka füze almak zorunda kaldılar. Başka biriyle anlaşınca da 'Tamam size satarız' dediler. Bence Türkiye'ye adil davranılmadı' dedi...

Ancak, bu sözlerin ardından olması gerektiği gibi Türkiye'nin tavrını kabullenir bir jest yapmadı... Tam aksine, Görüşmenin hemen ardından Beyaz Saray'dan yapılan resmi açıklamada, görüşmede ABD Başkanı'nın Türkiye Cumhurbaşkanı'na S-400'ler konusunda endişelerini dile getirdiği özelikle vurgulandı....

Açıklamada dikkat çeken bir husus da, Türkiye'nin ısrarla 'satın alma bitti' şeklindeki açıklamalarına rağmen S-400 alımından 'potansiyel satın alma' olarak söz edilmesiydi...

Yani, ABD, bir yandan savunma yetkilileri ağzından tehditler savururken, diğer yandan Başkan'ın ağzından övgüler düzerek Türkiye'yi füze alımı konusundaki tavrından vazgeçirme çabasını sürdürdü.

***

ABD'nin bu tavrı yalnızca S-400 olayıyla sınırlı kalmadı...

Zirve'nin en çarpıcı yanlarından biri çekilen 'aile fotoğrafı'ydı...

Trump, aile fotoğrafında bir yanına Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı diğer yanına Suudi Veliahtı Selman'ı alarak poz verdi.

***

Zirvenin hemen öncesinde BM Kaşıkçı cinayeti konusunda bir rapor yayınlamış ve raporda Selman'ın yakın ekibinin Türk istihbaratı tarafından sağlanan dinleme kayıtlarına yer verilmişti...

Cumhurbaşkanı Erdoğan da zirveden sonra yaptığı açıklamada, 'Cemal Kaşıkçı cinayetinin üstünün örtülmesine müsaade etmedik. Geçen hafta yayınlanan BM raporunun arkasında durarak, gerekli adımların atılmasını istiyoruz. Kaşıkçı cinayetinin, en üstten en alta kadar sorumlularının tamamından hesap sorulması, uluslararası toplumun öncelikli görevidir.' demişti...

Trump'ın Kaşıkçı cinayetinin soruşturulmasının bir an önce kapatılmasından ve Suudilerle ilişkilerin geliştirilmesinden yana olduğu biliniyor... Bu tavrını zirve sırasında da sürdüren Trump, aile fotoğrafında bir yanına Erdoğan'ı diğer yanına Selman'ı alarak 'barışın' mesajı verdi.

***

'Yaptırımlar' konusu da merak edilen konular arasındaydı...

Bilindiği gibi Cumhurbaşkanı Erdoğan, G-20 Zirvesi için Japonya'ya hareketi öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulunurken 'S-400 hava sistemleri artık teslim sürecine geldi. Trump ile görüşmelerimde yaptırımla ilgili bir izlenim almadım.' demişti...

Zirve sonrasında yaptığı ilk açıklamada da 'İki stratejik ortak arasında yaptırım söz konusu değildir, olamaz diye düşünüyorum. 'Temmuz ayının ilk yarısında S-400 teslimatı başlar' diye ilgili birimlerimiz bu açıklamayı yaptılar ve şu andaki beklenti bu istikamette' demekle yetindi... Daha sonra G-20 Liderler Zirvesi'ne ilişkin Osaka Fuar Merkezi'nde düzenlediği basın toplantısında ise 'Sayın Trump bu konuya açıklık getirdi. Böyle bir şeyin olmayacağını da kendisinden özellikle dinlemiş olduk' dedi.

***

Sonuç olarak, zirvede yapılan görüşmede Suriye'de PYD'nin desteklenmesi ve S-400 gibi önemli sorunların hiçbiri çözümlenmedi...

Güzel sözler, övgüler, samimi pozlar, ticaretin geliştirilmesi konusunda temenniler...

Bunların hepsi bol bol vardı, ama bunlardan somut bir sonuç çıkmadı.

***

Son bir not:

Fotoğrafta ev sahibi Japonya liderinin sağında aralarında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve Fransa Cumhurbaşkanı Macron'un da bulunduğu ABD politikasına yakın isimler yer alırken sol yanında aralarında Rusya, Çin ve Almanya gibi ABD ile sorun yaşayan ülkelerin başkan ve başbakanları sıralandı...

Tesadüf müydü bilinmez ama bu 'manidar' diziliş de ilginç bir olay olarak 'zirve anıları' arasındaki yerini aldı!