Maden sahalarındaki çalışmaları www.baskentgazete.com.tr’ye değerlendiren Atık Yönetimi ve Atıktan Enerji Üreticileri Derneği (TAYED) Genel Başkanı Ali Rıza Öner, enerji ve hammadde ihtiyacının arttığı bir dönemde, Türkiye’de madencilik faaliyetlerinin de hızla genişlediğini kaydetti. Öner, maden sahalarının sadece işletme sürecinde değil, kapatıldıktan sonra da ciddi şekilde yönetilmesi gerektiğini vurguladı.

Maden atıkları ve rehabilitasyonun önemi

Madencilik süreci boyunca ortaya çıkan pasa, flotasyon çamuru, liç atığı gibi birçok kalıntının çevreye zarar vermemesi için düzenli bertarafının kritik önem taşıdığına dikkat çeken Öner, “Atık barajlarının güvenliği, yer altı su kaynaklarının korunması ve çevresel izleme sistemlerinin oluşturulması, madenin faaliyette olduğu dönem kadar sonrasında da hayati hale geliyor” değerlendirmesi yaptı.

Asıl sorumluluğun madenin kapanmasından sonra başladığını kaydeden Öner, “Rehabilitasyon süreci; bozulan toprağın yeniden bitkilendirilmesi, ekosistemin onarılması, çevreye duyarlı sosyal alanların oluşturulması ve bölge halkının sürece dahil edilmesi gibi birçok aşamayı kapsıyor” ifadeleri ile süreci anlattı.

“Geride ne bıraktığınız asıl meseledir”

Çevre ve enerji politikaları alanında çalışmalar yürüten Atık Yönetimi ve Atıktan Enerji Üreticileri Derneği (TAYED) Genel Başkanı Ali Rıza Öner, Türkiye’nin de gelişmiş ülkelerde olduğu gibi rehabilitasyon fonlarının güçlendirmesinin, “kirleten öder” prensibinin işler hale getirilmesinin ve maden izinlerinde doğaya geri dönüş planlarının zorunlu hale getirmesi gerektiğini söyledi. Öner “Madeni işletmek değil, kapattıktan sonra doğaya ne bıraktığınız önemlidir. Gerçek kalkınma, üretimle birlikte çevreye saygıyı da içerir. Bir maden sahasının ekonomik ömrü sona erdiğinde, o alan yeniden yaşanabilir hale getirilmelidir” değerlendirmesi yaptı.

Yeni dönemde ne bekleniyor?

TBMM gündeminde olan enerji ve maden yasası değişikliklerinde, rehabilitasyon süreçleri için ayrı hesap açılması ve bu hesapların nemalandırılarak sadece çevresel iyileştirme amacıyla kullanılması yönünde hükümler yer alıyor. Bu adım, çevre çevre örgütleri tarafından olumlu bir gelişme olarak değerlendirilse de, uygulamanın denetimi konusunda endişeler sürüyor.

Muhabir: Cemil Cahit SARAÇOĞLU