Bir Dost :'Siz sonbaharı seversiniz' dedi telefonda. Özellikle de 'Ankara'nın dedim. Ekledim; Orhan Veli de severmiş, Attila İlhan ve Müfide Güzin Anadol da. Hiçbiri hayatta değil şimdi. Onları hayatlarının sombaharında yitiriverdik sırayla…

***

Yahya Kemal'den alıntıladığım şu iki dizede, sonbahara değgin anlam yoğunluğunu çağrışım varsıllığını duyumsuyor musunuz siz de?: 'Günler kısaldı, Kanlıca'nın ihtiyarları/ Bir bir hatırlamakta geçen sonbaharları'…

*

Adım Sonbahar şiiriyle nasıl seslenmiş Attila İlhan:

' nasıl iş bu ?/ her yanına çiçek yağmış / erik ağacının/ ışık içinde yüzüyor neresinden baksan / gözlerin kamaşır. /Oysa ben akşam olmuşum / yapraklarım dökülüyor / usul usul /adım sonbahar…'

*

Ahmet Haşim'in Merdiven şiirini de unutmayalım: '

'Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden/ Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak /Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak /Sular sarardı yüzün perde perde solmakta'/ Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta...

*

Müfide Güzin Anadol kardeşinin ardından şöyle seslenmişti:

'Sen değilsin Nakkaş Tepe'de yatan/ Benim'. Hüznü, acıyı,ölümü bu denli yoğun başka hangi söz anlatabilir?

BENİ GÜZEL HATIRLA!

'Beni güzel hatırla/ Bunlar son satırlar /Farz et ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından / Ya da bir yağmur sel oldum sokağında/ Sonra toprak çekti suyu/ kaybolup gittim /Belki de bir rüyaydım senin için/.. Uyandın ve ben bittim /Beni güzel hatırla'

***

'Düşen bir yaprak görürsen, beni hatırla demiştim /Her sonbahar rüzgarında / sarı sarı yapraklar arasında/ Sen gelirsin aklıma !''

Bir sonbahar'da bir hayal kırıklığı yaşadım. Bir başka sonbahar'da ise mutluluğu yakaladım.

Neveser Kökdeş'e ait şarkı belleğimdedir hala 'Sevdim seni aşkı anladım/Hayat ne güzel ne hoşmuş/Ne kadar şirinsin sen/ Ne kadar güzelsin sen/ Bu cihana bedelsin sen/ Kalbimdeki canan sen'

diyerek. Sonrasında ne mi oldu ?

'Üç meyvesi var bu aşkın/ İki çiçek bir de böcek/ Üç torun biri kız ikisi erkek / Tadı damağımda artık/ Bu ölümsüz sevgimizin'

***

Ne diyordu Şair?

'Hüzün zaman zaman /Deli dalgalarla gelir /Gönlümün kıyısına vurur''…