Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Organize Sanayi Bölgeleri’nde (OSB) yatırım alanlarının çevrimiçi ortamda sanayicilerin erişimine sunulmasıyla bir yılda 6 bin 477 başvuru alındığını açıkladı. Ancak sanayide kapasite kullanım (KKO) oranlarında ise bir buçuk yıldır düşüş var.

Durum böyleyken hangi sanayici OSB’lerde yer kapma yarışına girmiş olabilir? Yani KKO yerlerde sürünürken, hangi sanayici sanayi yatırım yerine başvuru yapıyor?

Yurt içinde yükselişi bir türlü önlenemeyen enflasyonla mücadele, Merkez Bankası’nın önümüzdeki günlerde toplanacak Para Politikası Kurulu’nun (PPK) faiz indirimine gitme imkanı bulunmadığı da gözleniyor.

Bu durum karşımıza değerli reel kur ve yüksek finansman maliyetiyle mücadele eden imalat sektörünün içine düştüğü kısır döngüyü çıkarıyor.

Bakan Kacır, geçtiğimiz günlerde yaptığı değerlendirmede, “12 ayın ilk sonuçları elimizde. OSB’lerimizde geçtiğimiz yıl eylül ayında başladığımız ve bir yıldır sürdürdüğümüz uygulama çerçevesinde bir yılda 188 OSB’de 19,5 milyon m² büyüklüğünde bin 806 yatırım yeri için 5 bin 148 sanayicimiz başvuru yaptı. Ön tahsis uygulamasında da 54 OSB’de ise 33,1 milyon m² alan için 1329 sanayicimiz başvurdu. Tahsisi ve ön tahsis başvurularının toplam sayısı 6 bin 477 olarak gerçekleşti” dedi.

TÜİK’in ağustos ayına ilişkin açıkladığı verilerde sanayi üretiminin yüzde 7.1 gibi çok ciddi bir oranda artış göstermesi dikkat çekti. Bu veriler sanayi üretiminin yılbaşından bu yana hız kesmeden arttığının da göstergesi oldu.

Uzmanlar ise sanayi üretimindeki bu artışın geçen yıl yaşanan sert düşüşün bu yıla ‘baz etkisi’ ile olabileceği görüşünü dile getiriyor. Bu tespiti destekleyen bir başka veri ise üç aylık hareketli ortalamalarda gözlendi. 3 aylık verilere göre sanayi üretimi özellikle yılın ikinci yarısında yerinde saydı. Dolayısıyla ilk yarıdaki artış ‘baz etkisi’ ile olmuş olabilir.

Öte yandan ‘baz etkisi’ ile yükseliş görüşünü destekleyici bir diğer veri ise sanayi üretiminde kapasite kullanım oranında (KKO) oldu. İmalat sanayi, Ağustos 2025'te üretim kapasitesinin yüzde 73,5'inde faaliyet gösterdi ve önceki ay yüzde 74,2'den üçüncü ardışık aylık düşüşü işaret etti. Bu, yatırım mallarında (%68,1'e karşı Temmuz'daki %71,1), dayanıklı tüketim mallarında (%70,3'e karşı %71,4), gıda ve içeceklerde (%73,0'a karşı %73,3) ve tüketim mallarında (%72,1'e karşı %72,3) kapasite kullanımının Mart 2023'ten beri en düşük seviyesiydi. Bu arada, dayanıklı olmayan tüketim mallarında (%72,5) ve ara mallarda (%74,7) kapasite kullanımı değişmedi.

Nitekim İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri de sanayide işlerin iyi gitmediğini gösteriyor. Mesela temmuz-eylül dönemini gösteren yılın ikinci yarısında PMI verileri tüm alt sektörlerde eşik değer olan 50’nin altında kalındığı ortaya koydu.

Yani veriler sanayide işlerin kötüye gittiğini gösterirken, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın OSB’lerde yatırım yerine olan talep artışına ilişkin sözlerinin altını birilerinin doldurması gerekmiyor mu?

Hoca Nasreddin’in ‘kedi burada ise et nerede, et burada ise kedi nerede?’ sözündeki gibi bir durum yok mu sizce de?