Doğa sadece insanlara ait değil. Denizler sadece insanlara ait değil. Ormanlar sadece insanlara ait değil. Her şeyi kendinize hak görmekten ve kendinizinmiş gibi davranmaktan dilerim vazgeçersiniz. Bugün kavurucu sıcaklarda herkes gibi serinlemek isteyen Ares ve kazlar için yazıyorum. Şikayetler üzerine barınağa sıkıştırılıp hayatını kaybeden sevgili candostlarımız için...
Ares, İzmir Dikili'de kavurucu sıcaklarda herkes gibi serinlemek istemişti. Kendi halinde oynayan köpeği şikayet etmeleri üzerine her işi mükemmel yapan belediyeler söz konusu kendi halinde kimseye zararı olmayan sokak hayvanlarını toplamaya gelince daha da mükemmel bir iş çıkarıyor ve Ares'i bir barınağa yerleştiriyor. Barınaklar (hayvanseverlerin deyimi ile ölüm kampları) ise hijyenik değiller, kanlı ishal hastalığı kapmasının sonucunda Ares hayattan kopuyor. Kocaman denize bir köpeği sığdıramamanın utanmasını dilerim iliklerinize kadar hissedersiniz çünkü Ares kavurucu sıcakta sadece hayatta kalmak istemişti...
Bir diğer benzer olay ise Balıkesir'in Erdek ilçesinden geldi. Bir işletmeciye ait olan kazlar her sabah günün belirli bir saatinde denize girip çıkıyorlardı. Durumdan rahatsız olan bir vatandaş kazları CİMER'e şikayet etti ve işletme sahibi kazları bir kafese kapattı. Stresten ve sıcaktan dolayı 8 kaz hayatını kaybetti.
Ben şunu merak ediyorum ve eminim pek çok insan da okurken bunu hissederek okudu: Koskoca denize şu hayvanları sığdıramadınız mı? Daha da önemlisi deniz babanızın malı mı? Kendinize bunu nasıl hak görebiliyorsunuz?
Gerçekten böyle şeyleri şikayet eden insanların da psikolojisinin araştırılmasını kamu sağlığı açısından oldukça değerli buluyorum. Kendi halinde oynayan, kimseye zararı olmayan hayvanları kim niye şikayet eder? Hangi sağlıklı birey böyle bir durumda raharsız olur? Sanıyorum ki ervah-ı ezelde bu dünyanın tapusu bu Narkissoslara verilmiş ki her şeyi kendilerine hak görebiliyorlar.