Uzman Klinik Psikolog İpek Erol, sosyal medyada hızla tüketilen içeriklerin beynin ödül sistemini bozarak sıradan aktivitelerden alınan keyfi azalttığını söyledi.

Erol, özellikle kısa videoların beynin dikkat merkezi olan prefrontal korteksi sürekli uyardığını ve dopamin sistemini anormal çalıştırdığını belirtti. Bu durumun, yürüyüş yapmak, kitap okumak ya da sevdikleriyle vakit geçirmek gibi doğal hazlardan keyif alamamaya yol açtığını vurguladı.

Türkiye’de yapılan araştırmalara göre 18-24 yaş arasındaki gençlerin yüzde 70’i uzun metin okumakta zorlanıyor, yüzde 62’si ise ekran süresinin ruh hallerini olumsuz etkilediğini söylüyor. Erol, “Beyin artık sessizlikte kalmakta zorlanıyor. Bu da sabırsızlık, yüzeysellik ve huzursuzluğu artırıyor” dedi.

We Are Social 2025 raporuna göre dünya genelinde sosyal medya kullanım süresi günde 2 saat 26 dakika, Türkiye’de ise 3 saat 38 dakika. Gençlerde bu süre günlük 4-5 saate kadar çıkıyor.

Erol, dijitalleşmenin tamamen terk edilmesinin gereksiz olduğunu ancak dengeli kullanımın şart olduğunu vurguladı. “Telefonu günün belirli saatlerinde kapatmak, egzersiz ve doğa aktivitelerine yönelmek, yüz yüze sosyal ilişkileri artırmak ve meditasyon yapmak dopamin sistemini dengeleyebilir” diye konuştu.

Muhabir: Sami Barkın COŞKUN