Yazarlık serüvenine 2016’da şiirle başlayan Esma Çanakçı, üniversite yıllarında yaşadığı manevi yoğunluğun etkisiyle kalemini romana yöneltti. “Sakura” serisiyle dikkat çeken genç yazar, ilhamının büyük bölümünü Amasya İlahiyat Fakültesi’nde kazandığı ruhsal dönüşümden aldığını söyledi. Eserlerinde kendi yaşamından izleri saklamadığını, her satırın içsel bir yolculuğun parçası olduğunu vurguladı.

“ÇOK KATMANLI BİR ANLATIMI BENİMSİYORUM”

Çanakçı’nın akademik çalışmaları arasında yer alan “Ziyaret Kasabasına Özgü Temcit Geleneğinde İlahiler”, halk kültürünü yaşatma çabasının bir sonucu olarak öne çıkıyor. Gizli anlamlar, semboller ve katmanlı anlatımın okurlarda farklı kapılar açtığını belirten yazar, her okurun metinle kurduğu ilişkinin benzersiz olduğuna dikkat çekiyor. Ona göre yazmak, insanı hem duygusallaştıran hem de merhamete yönelten bir eylem.

“AŞK, İNSANI OLGUNLAŞTIRIR”

Edebiyatın dijitalleşmesine mesafeli duran Çanakçı, kitapların ruhunun ancak fiziksel temasla hissedilebileceğine inanıyor. Yeni kitabında ise bu kez fantastik, bilim kurgu ve aksiyonu bir araya getiren farklı bir yönelim benimsediğini ifade ediyor. Aşkın insanı olgunlaştırdığı fikrinden yola çıkan yazar, okurlarını şaşırtacak yeni bir hikaye üzerinde çalışmayı sürdürüyor.

Haberin devamı için tıklayınız.

Kaynak: Başkent Gazetesi Tolga Alca