Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin kentin tanıtımına yönelik etkinliği, Divan Edebiyatı’nın ünlü ismi Hayali’nin dizelerini anımsattı:
‘’O mahiler ki derya içredir, deryayı bilmezler’’
Öyle değil mi?
Derya’da yaşayan balıklar, nasıl deryadan bihaberse, bizler de yaşadığımız kentin özelliklerinden, güzelliklerinden, değerlerinden bihaberiz.
Kimimiz ilgisizlikten, kimimiz bilgisizlikten, kimimiz gezip-görmeye olanak sağlayacak maddi imkansızlıklardan yoksul olmamız nedeniyle bu konuda eksik kalmışız.
İşte o eksikliği giderecek bir adım…
Belki deryadaki kum taneciği kadar küçük ama anlamlı ve önemli bir adım.
Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin hem kent tanıtımına katkıda bulunmak hem de yerel esnafın ekonomisini canlandırmak amacıyla çevre ilçelere ücretsiz olarak düzenlediği ‘Ankara Kent Gezileri’ büyük ilgi görüyor.
Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı’nın sosyal belediyecilik örneklerinden biri olarak hayata geçirdiği hizmetle Ankara’nın tarihi ve kültürel değerleri tanıtılırken yerel ekonominin de canlandırılması için katkı sağlanıyor.
Yerli ve yabancı turistlerin kaynaşma fırsatı bulduğu etkinlikte vatandaşlar yöresel pazarları da ziyaret etme olanağı buluyor.
Ankara merkez, Nallıhan, Balâ, Kalecik, Kahramankazan, Beypazarı, Polatlı, Çubuk, Ayaş, Çamlıdere, Şereflikoçhisar, Kızılcahamam, Haymana, Evren, Güdül ve Elmadağ ilçelerine düzenlenen söz konusu gezilere 2022 yılında yaklaşık 26 bin kişinin katıldığı belirtiliyor.
İçinde bulunulan ekonomik koşullar nedeniyle önemli bir kesimi maddi olanaklardan yoksun olan dar gelirli kesimlerin söz konusu etkinliğe yoğun ilgi duyduğu belirtiliyor.
Küçük ancak önemli bir adım.
Yaşamak önemli…
Tanıyarak, görerek, bilerek yaşamak da…
Yaşamdan, yaşamaktan söz etmek, ünlü bir fıkrayı anımsattı.
Kasabanın ‘’palavralarıyla’’ tanınmış avcısı, ‘’yine elin boş dönmüşsün’’ diyerek kendisini alaya alanlara ‘’sormayın dostlar’’ diyerek son macerasını anlatıyormuş.
‘’Saatlerdir peşini kovaladığım geyiği sonunda kıstırdım. Av, birkaç metre ötemde. Ancak sol tarafım dağlık bir arazi, sağ tarafım uçurum. Arka tarafımda ise yaklaşmakta olan bir aslan. Geyiği avlamaktan vaz geçip, kendimi bıraktım uçurumdan aşağı’’
Bu sözler üzerine kendisini dinleyenlerden biri, ‘’Uçurumdan atladıysan hala nasıl yaşıyorsun‘’ diye üstüne gidince, yapıştırmış yanıtı:
‘’Bizimki de yaşamak mı?’’