Bir haftayı daha hüsranla uğurladılar.

Oysa koca bir yıl beklemişlerdi umutla.

Ama boşa çıktı beklentiler.

30 Haziran onların günüydü.

Emeklilerin günü…

Geldiği gibi, geçti gitti…

Bazı sivil toplum örgütleri dışında ne hatırlayan, ne hal hatır soran oldu.

Oysa 2019 yılının ilk altı ayına ilişkin maaş artışları konusunda ne hayaller beslemişlerdi.

Hayat pahalılığı yalnız kendileri için söz konusu olacak değildi ya…

Kimilerine bol kepçe dağıtılan maaş artışlarından onların payına da bir şeyler düşerdi elbet.

Akmasa da damlardı…

Olmadı…

Çeşitli mal ve hizmetlere gelen zamlar karşısında, daha cüzdanlara girmeden buharlaşıp gitti.

Onlar, alışıktılar unutulmaya,

Gözlerden uzak kalmaya…

Ama umut işte…

Can bedende olduğu sürece, yüreğin bir köşesinde duruyor öylece.

CHP İzmir Milletvekili Kani Beko'nun hafta dolayısıyla Meclis Kürsüsü'nden yaptığı konuşma, emeklilerin içler acısı durumunu anlatmaya fazlasıyla yetiyor:

''Emekliler Haftası'nı kutladığımız bugünlerde ne yazık ki 12 milyon emeklinin 8 milyonu açlık sınırının altında ücret almaktadır, geri kalan ise yoksulluk sınırı altında yaşamaktadır, 5 milyon emekli ikinci iş aramaktadır. Elektriğe yüzde 15, çaya yüzde 15, şekere yüzde 16, Erdoğan'a yüzde 26, Bülent Arınç'ın da içinde olduğu Yüksek İstişare Kuruluna yüzde 40 zam yapılırken, BAĞ-KUR ve Sosyal Güvenlik Kurumu emeklisine yüzde 5, memur ve emeklisine yüzde 6 zam yapılmıştır.''

Durum bu…

Emekli can çekişiyor…

Ama kimin umurunda…