Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Üyesi Prof. Dr. Elif Dağlı, Türkiye’deki tütün kontrolü konusunda değerlendirmelerde bulundu. Dağlı, Başkent’in sorularını yanıtlarken, Türkiye’nin tütünle mücadelede bir zamanlar dünyaya örnek adımlar attığını ancak son yıllarda bu başarının yerle bir olduğunu, 2009’da kanunların etkili şekilde uygulanmasıyla yakalanan büyük başarının geride kaldığını ifade etti. Dağlı, “Türkiye, 2009’da mucize yarattı ama sonra birdenbire frene basıldı, kamu otoritesinde bilinçli bir duraklama olduğunu düşünüyoruz. Kanunen Türkiye’de elektronik sigara satışı yasak. Ancak sokaktaki tablo bambaşka. Elektronik sigara satışı sadece fiziksel ortamlarda değil, sanal dünyada da hızla arttı. Satış noktaları yasal sınırların dışına çıktı. Yasal olarak çocukların göz hizasında nikotinli ürünlerin satılması yasak ancak bunlar çoktan geçildi.” dedi.

Tütünle mücadelede geçmiş yıllarda daha katı kurallar uygulanırken, son dönemde bu alanda bir gevşeme gözlemleniyor. Sizce bu durumun temel nedenleri neler?

Türkiye tütünle mücadelede bir zamanlar dünyaya örnek adımlar atmıştı. Ancak son yıllarda bu başarı yerle bir oldu. Türkiye, 2009’da mucize yarattı ama sonra birdenbire frene basıldı, kamu otoritesinde bilinçli bir duraklama olduğunu düşünüyoruz. Kanunen Türkiye’de elektronik sigara satışı yasak. Ancak sokaktaki tablo bambaşka. Elektronik sigara satışı sadece fiziksel ortamlarda değil, sanal dünyada da hızla arttı. Satış noktaları yasal sınırların dışına çıktı. Yasal olarak çocukların göz hizasında nikotinli ürünlerin satılması yasak ancak bunlar çoktan geçildi. Artık bütün satış noktaları çocuk göz hizasına aldı ürünlerini. Bu ürünler çok çeşitli ve yasak olan birçok ürün satılıyor. Bunun dışında başka satış noktaları var mı, hangi noktalarda satış olabilir diye baktığımızda; internet sitelerinde 2017’de 76 internet sitesi elektronik sigara pazarlıyordu. Bu sayı 2,85 kat artarak bu sene 217’ye çıktı. Bu noktaların içerisinde ısıtılmış tütün ürünleri ve elektronik sigaraların likit ürünleri satılıyor, en fazla da puff barlar satılıyor. Puff barlar en fazla nikotin ürünleri içerenler. Bunların satıldığı 21 bin satış noktası bulduk.

Elektronik sigara konusunda en dikkat çekici unsur nedir?

En dikkat çekici bulgulardan birinin telefonlardaki haritalar uygulamaları üzerinden yürütülen elektronik sigara satışı. Yapılan çalışmalarda 121 işletmenin harita uygulamaları üzerinden müşteri çektiğini, bu işletmelerden 55’inin 24 saat kesintisiz hizmet verdiğini ve 36’sının arabaya teslimat yaptığı ve 39 işletmenin ise sosyal medya hesapları aracılığıyla reklam ve satış yaptığı bilgisine ulaştık. Sadece nikotinli değil, esrar etken maddesi THC içeren elektronik sigaraların da yaygınlaştı. Bu ürünlerin bazılarının içinde THC var, yani bildiğimiz esrar. İnternette reklamlarında açıkça yazıyor. Bu ürünler dükkân arkasından veya elden, bazen arabaya bile getirilerek teslim ediliyor. Hatta bazı kafelerde örtülü satışların yapıldığına dair tespitler var.

Elektronik Sigara Degil

Elektronik sigara da normal sigara kadar zararlı mı?

Bu ürünler artık ortaokul düzeyine kadar indi. Çocuklar tehlikenin farkında değil. Dudak tiryakiliği gibi görüyorlar. En büyük tehlikelerden biri de elektronik sigaranın zararsız olduğu yönündeki yanlış algının toplumun eğitimli kesiminde bile yaygınlaşması. İnsanlar üniversite mezunu ama arkadaşlarından duyduğu bilgiye inanıyor. Bilimsel kaynaklara dayanmadan ‘zararsızmış’ diyebiliyor. Hatta bazı anneler, çocuklarıyla birlikte oturup elektronik sigara içebiliyor. İçeriği meyve aromalı olduğu için zararsız sanılıyor. Adeta çocuğa meyve verir gibi bu ürünler sunuluyor. Bu düşünce çok yanlış.

Elektronik sigarada kanser riski var mı?

Elektronik sigaranın içinde sigara ile benzer bileşenlerin olması, uzun vadede kanser riski taşıdığı anlamına geliyor. Ancak, kanserin gelişip gelişmediğini yıllar sonra anlayabiliyoruz. 30 yıl sonra bu ürünlerin kanser yaptığı kesinleşirse, o zaman bu riski yaşamış olan kişiler için iş işten geçmiş olacak. Risk yüksek, o nedenle beklemeye, böyle bir test yapmaya gerek yok.

Bu konuda denetimler ne durumda?

Denetimler yetersiz. Üç-dört dükkâna ciddi yaptırımlar uygulansa, bu ürünlerin satışı ertesi gün durma noktasına gelir. Ancak bunun için kamu idaresinden net bir kararlılık gerekiyor. Elektronik sigara kullanımını durdurmak için geniş kitlelere ulaşabilecek etkili kampanyaların hayata geçirilmesi gerek. Televizyon aracılığıyla yayımlanacak güçlü kamu spotlarıyla çok kısa sürede büyük bir farkındalık yaratmak mümkün. Ancak şu an böyle bir girişim göremiyoruz. Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik darboğaz göz önüne alındığında, tütün ve alkol ürünlerinden elde edilen vergi gelirleri devlet bütçesinde önemli bir yer tutuyor. Ancak bu gelir kaleminin kısa vadeli ekonomik katkılarının, uzun vadede halk sağlığı üzerindeki olumsuz etkileriyle kıyaslandığında çok daha ağır maliyetler doğuruyor. Yıllardır bu alanda mücadele veriyoruz. Sigaradan alınan vergiler kısa vadede bir kazanç gibi görünse de bu ürünlerin yol açtığı hastalıkların tedavi maliyetleri çok daha yüksek. Gelmiş olduğumuz noktada tamamen bir duyarsızlık, sorunları görememe veya her şey çok iyiymiş gibi gösterme çabası var. O da sorunların hiçbirini çözmüyor.

Muhabir: Zehra ŞAHİNDOKUYUCU