Efendim mutlu bir pazar sabahından hepinize günaydınlar diliyorum. Gerçekten de mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırırmış. Tam havalar ısındı derken kar bastırmayıvermesin mi... Ben linçlenmeyeceksem biraz seviniyorum bu duruma, fark ettiyseniz kar yağmıyor denilecek kadar azaldı her ülkede, bu durum beni çok tedirgin ediyor. 

Bunun haricinde ne etkinlik yapacağız diye şekilden şekile giren bir kitleye dahil olduğum için hemen çekici elime alıp bahçeye koştum. Gül ağacının etrafını temizledim. Başlangıçta niyetim ağacın ferahlamasıydı ama yaptıktan sonra fark ettim ki aslında kendim ferahlayayım diye yapmışım...

İnsanı doğa gerçekten iyileştiriyor. Kesinlikle ne yapmalı ne etmeki doğaya yönelmeli. Düşük bütçeli Anadolu ozanlığı denemeleri~ ses uyumu yakalayınca kendimi tutamadım... Üstelik bu iyileştirmeden tamamen uzağız, toprağa yalın ayak basıp yürümeyi hanginiz özlemedi sorarım. Üstelik bedenimizdeki tüm negatif enerjiyi atmamıza yardımcı olmasının haricinde ayağın her yerine doğa mükemmel bir masaj yapıyor. Ben her şeye şifayı toprakta yalın ayakta yürümekte arıyorum şahsen. 

İşte bu yüzden doğa uyanıyorken yapılabilecek en güzel şey bizim de doğayla birlikte uyanmamızdır. Kendimizi yürüyüş bantlarına mahkum edeceğimize dağ yürüyüşleri, göl etrafındaki yürüyüşler... Elimizde çok fazla seçenek var. Elde olan imkanlar doğrultusunda bu temiz havanın ve bunaltıcı yazdan önceki tatlı ferahların kıymetini bilmemiz gerekiyor.

Bu arada marteniçkaları ağaçlara astınız mı? Eminim hepiniz çoktan çiçekli bir ağaca denkgelmişsinizdir...