Bakırcılığın son ustalarından olan 57 yaşındaki Muammer Tanrıverdi, insanların bakıra ilgisinin azaldığını ve bakırcılığın giderek yok olduğunu belirtti. Tanrıverdi, mesleğe 10 yaşında başladığını ve bakırcılığı babadan devraldığını belirterek, bakırdan para kazanamadıklarını ve bu nedenle bakırın yanı sıra başka işlere yöneldiklerini ifade etti.
46 yıldır bakırcılık yapan Tanrıverdi, artık yorulduğunu bu mesleğin son demlerini yaşadığını söyledi. Eskiden yaptıkları işlerle bugün yaptıkları işler arasında büyük bir fark olduğunu belirten Tanrıverdi, uzun yıllar işlemecilik yaptığını söyledi. Günün şartları neyi gerektiyorsa bakırı o yönde kullandığını belirten Tanrıverdi, bakırın şimdilerde süs eşyası olarak vitrinleri süslediğini ifade etti. Bakırdan kazandıkları para ile ayakta kalamayacaklarını ifade eden Tanrıverdi, şöyle konuştu:
KALEM YAPIYORUM
'Bakırla sınırlı kalmadık. Günün şartları neyi gerektiriyorsa bakırı öyle işleyip kullandık hala da devam ediyoruz. Bakır, eskisi gibi talep görmüyor. Fiyatların çok yüksek olması nedeniyle insanlar bakırı tercih etmiyor. Bakırdan ziyade farklı ürünler yapıyorum. Örneğin deri işi ile uğraşan kişiler için craft denilen kalemler yapıyorum. Craftın yanı sıra işlemeli özel kalemler de üretiyorum. Uzun bir süredir kalem yapımına yoğunlaştım. Bakır üzerine işleme yaparken o çelik zımba denilen kalemleri kendimiz yapardık. O kalemlerle bakıra şekil verirdik desen yapardık. Asıl mesleğim işlemecilik olduğu için deride yapılan işlemelerle bakıra yapılan işlemeler birbirine çok benzer. Bu kalemleri deriye adapte edersek nasıl sonuçlar çıkacağına dair denemeler yaptım. Bir de bu kalemlerin yurt dışından geldiğini fark ettim. Genelde Amerika ve Uzakdoğu'dan geliyordu. Ben de dedim bu kalemleri niye ben burada yapmayayım. Böylelikle deneme yanılma yöntemi ile kalem yapmayı başardım. Yoğun talep gördü ve beğenildikten sonra da düzenli olarak kalem üretiyorum.'
BAKIR, MUTFAKTAN ÇEKİLDİ
Aslen Kahramanmaraşlı olan Tanrıverdi, mutfak eşyalarının eskiden bakır olduğunu mutfaktan bakırını çekildiğini şimdilerde ise bakırın yerini granitin, camın, teflonun ve çeliğin aldığını söyledi. Dolayısıyla mutfak eşyası olarak kullanılan bakır vitrinleri süslemeye başlayınca bakırcı ustalarının bu işi çok yapmak istemediğini belirten Tanrıverdi, bu nedenle de mesleğe olan ilginin azaldığını ifade etti. Tanrıverdi, konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Çin'den gelen hediyelik ürünler çok ucuza geliyor. Bakırın da maliyeti yüksek dolayısıyla bizim yaptığımız ürünlerin fiyatları insanlara yüksek gelmeye başladı. Bu meslek grubu da yavaş yavaş küçülmeye başladı. Yok olma aşamasında. Bu şekilde meslek kaybolup gidiyor.'
ÇIRAK BULAMIYORUZ
Ankara'da bakırcılığın bitecek olmasından dolayı üzgün olan Tanrıverdi, artık yeni neslin bu zanaata ilgi duymadığına dikkat çekerek, 'Eskiden çırak sorunu hiç yaşamazdık. Ancak şimdilerde yok olmak üzere olan mesleğimizi devam ettirecek çırak bile bulamıyoruz. Devlet, gelen yabancı konuklarına verdiği hediyeleri Türkiye'de yaşayan ustaların yaptığı el sanatlarından alsın. Özellikle ustaların ürünleri tercih edilmeli. Bu tür el sanatlarının ilerletilmesi için okullara da kaydırılması gerekiyor. İlkokuldan başlayarak el sanatlarının geliştirilmesi ve öğretilmesi gerekiyor. Eskiden babadan oğula ustadan çırağa sanat aktarılabiliyordu. Şimdilerde artık çırak bile yok. Yanımızda bize yardım edebilecek bilgimizi verebileceğimiz çıraklar yok kimse ilgilenmiyor. Dolayısıyla böylece meslek kaybolup gidiyor. Eskiden buralar bakırcılar çarşısı diye geçiyordu. Artık buradaki bakırcı sayısı bir elin parmağını geçmez. Bakırcı kalmadı. Kalanlar da işlemecilik yapıyor.' dedi.
YEMEĞİN LEZZET SIRRI BAKIR
20 yıl kullanılan bakırın kalaylatılıp yeniden kullanıldığını belirten Tanrıverdi, 'Günlük yaşamda kullanılmayan bakırlar nikelaj işleminden sonra süs eşyası olarak kullanılıyor. Bakır maden olarak çok kıymetli olduğu için geri dönüşümlü. Bakır tencerede pişen yemeğin verdiği lezzeti diğer materyaller veremez. Bakırın özelliği; ısındığı zaman her tarafının birden ısınmasıdır. Bakır biraz zahmetli ama sağlıklı, lezzetli, bakırda pişen yemeğin damak tadı bambaşka.' diye konuştu.
