İktidar sözcülerinin demeçlerine bakılırsa, ülkede her yer güllük gülistanlık…

Ekonominin çarkları dönüyor…

Her yer güllük gülistanlık olmasa bile hiç de umut kırıcı bir durum söz konusu değil.

Salgın bile ekonominin çarklarını durduramadı.

Bakmayın siz muhalefetin bir kaşık suda fırtına koparmasına…

Hal ve gidişe dair demeçlerle kafa karıştırma gayretlerine…

Yok efendim fiyatlar almış başını gidiyormuş…

Çarşı-pazarda sergilenen ürünler, astronomik etiketler nedeniyle seyirlik duruma gelmiş.

Ekonomik sıkıntılar yüzünden kepenk indirenler bir yana borç-harç ayakta kalmaya çalışan mağaza ve dükkanların, elektronik eşya satışından, berber ve kuaföre kadar çeşitli dallarda faaliyet gösteren iş yerleri iflas bayrağını çekmek üzere imiş.

Bir de takmışlar işsizlik konusuna…

İşsizler ordusu büyüyor…

İşsizler ordusuna her gün yeni katılımlar oluyor…

Daha ne isterler ki?

Üç yüz, beş yüz tane olsa daha mı iyi olurdu?

Kocaman bir ordu…

Daha ne olsun….

O konu da dikiş tutmayınca, şimdi eski defterler karıştırılmaya başlandı…

Başladı yine dolar şöyle yükseliyormuş,

Dolar böyle fren tutmaz olmuş teraneleri…

Hadi hükümet yetkililerinin söylemlerine kulak tıkamışsınız, televizyon kanallarında yayınlanan sokak röportajlarını da mı izlemiyorsunuz.

Bakın ne ediyor dolardaki yükselme konusundaki görüşleri sorulan vatandaş:

''Bana ne Dolar'dan. Ben maaşımı Türk Lirası olarak alıyorum''

Bir diğerinin akaryakıt fiyatlarına gelen zamla ilgili yanıtı tartışmaya son noktayı koyacak cinsten:

''Benim için fark etmez. Ben zaten hep 50 liralık benzin alıyorum''

Ey muhalefet…

Bu milletin gözü açıldı….

Yok öyle hayat pahalılığı, işsizlik filan aldatmacaları…