Kuzey ülkelerinden gelen turistleri ayrı tutarsanız halkımız açısından ülkemizin turistik bölgelerinde Mayıs sonlarına doğru başlar deniz mevsimi.
Danimarka'dan, Norveç'ten, Rusya'dan gelen güneşe hasret turistler içinse mavi sularla buluşma keyfi ise nisan ortalarında başlar.
Hele bir de hava bulutsuz, güneş pırıl pırıl ışıldıyorsa…
Deniz suyu sıcaklığı daha 20'li derecelere bile ulaşmamış…
Kimin umurunda…
Dünyayı kasıp kavuran ölümcül virüs, alınan önlemlerle hız kesip, korkulu rüya olmaktan uzaklaşmaya başlayınca ilk turist kafilelerini ağırlamaya hazırlanan turizm sektöründe yüzler gülmeye başladı.
Hayat pahalılığının yükünü omuzlayabilen yerli turistlerin bir kısmı şimdiden yazlıkların yolunu tutmaya başladı.
Kimileri de beş-on günlük tatil için bütçeyi doğrultma derdinde.
Başta asgari ücretliler olmak üzere toplumun dar gelirli kesimini oluşturanlar ise deniz hayalinden çoktan vazgeçmiş durumda.
Onlar, sel gibi gelen zamlar karşısında ay sonunu nasıl getireceklerinin derdinde.
Baharla birlikte bir başka dert de kara kara düşündürmeye başladı insanları…
Belleklerden silinmeyen…
Kabustan farksız yangınlar…
Kor ateşi gibi yürek yakan yangınlar.
2021 yılı yangınları…
28 Temmuz 2021'de Antalya'nın Manavgat ilçesinde başlayan ve Türkiye'nin birçok kentine yayılan orman yangınları.
12 Ağustos 2021 itibarıyla; çoğunluğu Akdeniz, Ege, Marmara, Batı Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki 53 ilde çıkan 299 orman yangınında 8 kişi hayatını kaybetmesine, yüzbinlerce hektar orman ve yerleşim yerinin küle dönmesine ve binlerce hayvanın can vermesine neden olan yangınlar..
Ülke tarihinin en büyük orman yangınları olarak nitelendirilen yangınlar sonrasında birçok tartışma yaşanmış, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Türk Hava Kurumu yangınlara müdahalede geciktiği gerekçesiyle muhalefet partileri ve kamuoyu tarafından eleştirilmişti.
Eleştirilerin odağında ise Orman Bakanlığı'nın yangın söndürme filosuna sahip olmadığı, yangın söndürme uçağı sayısının yetersiz kaldığı var olanların da hangarlarda bekletildiği gibi iddialar yer almıştı.
Facianın üzerinden aylar geçti…
Geride genizleri yakan kokusu ve korkusu kaldı…
Bir de dinmeyen acısı…
Dileyelim de gerekli önlemler eksiksiz alınsın…
Benzer acılar bir daha yaşanmasın…
Yangın mutfaklara düştü hiç olmazsa ormanlardan uzak kalsın…
