Türkiye ekonomisi, tarih boyunca çeşitli iniş çıkışlar yaşamış ve önemli dönüşümler geçirmiştir. Bugün, küresel ekonomik belirsizlikler ve içsel dinamikler, Türkiye’nin ekonomik geleceğini
şekillendirmektedir. Geleceğe dair öngörüler hem umut dolu hem de dikkat edilmesi gereken zorlukları içermektedir. Türkiye’nin genç ve dinamik nüfusu, ekonomik büyüme için önemli bir avantajdır.

Ancak, yaşlanan nüfus ve genç işgücünün iş gücü piyasasına entegrasyonu, gelecekteki ekonomik büyüme üzerinde etkili olacaktır. Eğitim sisteminin ve iş gücü politikalarının, gençlerin yeteneklerini en iyi şekilde kullanmalarını sağlaması gerekmektedir. Bu bağlamda, nitelikli işgücü yetiştirme ve iş gücünü verimli kullanma stratejileri, ekonomik büyümenin sürdürülebilirliğini destekleyecektir.


Teknolojik ilerlemeler de Türkiye ekonomisinin geleceğinde büyük rol oynayacaktır. Dijital dönüşüm ve teknoloji yatırımları, üretkenliği artırabilir ve yeni iş alanları yaratacaktır. Özellikle yapay zekâ, büyük veri analitiği ve dijital altyapı geliştirme, Türkiye’nin uluslararası rekabet gücünü artıracaktır. Bu süreçte, teknolojiye erişim ve eğitim konularına odaklanmak, yenilikçi ve dijital bir ekonomi oluşturulmasına katkı sağlayacaktır.

Devamı için tıklayınız.