13 yıl polislik yaptıktan sonra hayatına müzikle yön verenMüzisyen Derd'Aliile müzikle olan hikayesini konuştuk.

• Bize kendinizden bahsedebilir misiniz? Derd'Alikimdir?

1986 Adana doğumluyum.16 yaşımdan beri müziğe ilgi duyuyorum. Herhangi bir müzik eğitimi almadım.Birçok yerli ve yabancı isim ve grupların albümlerini dinledim, dinlemeye de devam ediyorum. Kulağım bu anlamda dolu olduğu için nasıl müzik yapmam konusunda çok sıkıntı yaşamıyorum. Çevremdeki müzisyen dostlarımdan da öğrendiklerim benim açımdan çok kıymetli oldu bu süreçte.Çukurova coğrafyasının özelliklerini taşıyan biriyim sanırım.Heyecanlı,atik ve sıcakkanlı bir insanım.

• Müzikle olan hikayeniz nasıl başladı.

Ablam çok değerli bir insandır.Gençlik yıllarında aktivist bir insandı,onu örnek alırdım.Bir gün elinde Düş Sokağı Sakinleri'nin 'Üç' kaseti ile eve geldi.O zamana kadar marjinal hiçbir şey duymamıştım.90'lı yıllarda her çocuk gibi televizyon kanallarından pop müziğe maruz kalmış biriyim.O yıllarda alternatif müziklere ulaşmak zordu.Ya radyoda çalacak,ya da hafta sonu kanallardan bir tanesi özel bir program yapacak ancak öyle dinleyebilirdiniz.Düş Sokağı Sakinlerinin 'Üç' albümünü dinledikten sonra iç dünyamda ezgilere dayalı bir özel bir alan olduğunu anladım.Sonrasında ablam 1 yıl içerisinde bana gitar aldı.Böylelikle müziğe adım atmış oldum.

'SANTUR ANADOLU TÜRKÜLERİNE ÇOK YAKIŞIYOR'

• Gitardan sonra santur da hayatınıza girmiş. Neden santur? Santur nasıl bir enstrüman?

Santur sesi itibariyle etkileyici bir tınıya sahip.Özellikle Anadolu türkülerine çok yakışıyor.Hem vurmalı hem telli saz olması itibariyle de ritim ve ezgi nakkaşlığı gerekiyor. Genellikle ceviz ağacından yapılan bir enstrüman. Uzak doğudan Batı Amerika'ya kadar kullanıldığını biliyorum.Farklı coğrafyalarda farklı yapılar göstersede özünde aynı şeyden bahsediyoruz.Ayrıca insanoğlunun yaptığı en eski enstrümanlardan biridir.Benim santuru seçmemdeki sebep hem türkülere çok yakışması, hem de yaptığım bestelerde kullanma isteğim.

• İlk albümünüz 'Acılarda Mariana', sonrasında 'Dem İstanbul' isimli 8 şarkılık demonuzun ardından son olarak da 'Kozmos Anadolu'isimli bir albüm yayınlamışsınız. Bize biraz bu albümlerinizden bahsedebilir misiniz? Kimlerle çalıştınız?

'Acılarda Mariana' ve 'Dem İstanbul' Terk-i Alem grubu ile yaptığım demo albümlerdir.Bu albümlerin sadece müzikleri ve düzenlemeleri bana aitti.Sonrasında ilk bandrollü albümüm olan 'Kozmos Anadolu' 2018 yılında Z-KALAN müzik etiketi yayımlandı.Albümde 10 şarkı bulunuyor.Sözleri müzikleri ve düzenlemeleri bana ait.Bu albümü Adana'da yaptım,eksik kısımları ise İstanbul'da tamamlandı.Albümde Kargo grubunun kurucusu ve bas gitaristi Mehmet Şenol Şişli,AlenKonakoğlu, Veyis Çolak, Arcan Akduman, Meltem Avcı, Fatih Hoşnut, Kenan Eren, Mert Ataözü, Muhittin Aksoy, Ali Karabekir enstrümanlarıyla bana eşlik ettiler.Hepsine buradan çok teşekkür ediyorum.Albüm kapağını Serhan Yüzer çizdi.Kozmos Anadolu klibini ise Özay Şen ve Benya Bakır Şen çifti hazırladı.Fotoğrafları ise Zafer Özgentürk çekti.Onlara da çok teşekkür ediyorum.

•Albümlerinizdennasıl geri dönüşleraldınız?

Çok iyi dönüşler aldım. 'Kozmos Anadolu' Maksimum Rock dergisi kapağı oldu.Ayrıca hiç beklemediğim şekilde Slovakya radyosundan benimle iletişime geçip albümü radyoda çalmak istediklerini ve bir yazı yazmamı istediler,çok şaşırmış ve mutlu olmuştum.Albüm sonrası Sofar İstanbul'da 'Dervişler' şarkısına bir performans çekildi.Sonrasında bir çok gazete ve dergide röportaj verdim.Konserler,festivaller olmak üzere podcast yayınları,radyo programlarına konuk olarak davet edildim.Bu geri dönüşler üreten insanı ayakta tutan en önemli bileşen bence.

'13 YIL POLİSLİK YAPTIM'

• Yönetmen Zafer Özgentürksizin yaşamınızdan yola çıkarak 'Aşkın Derd'Hali' isimli bir belgesel yapmış. Bu belgeselin oluşma süreci nasıl oluştu?Neden böyle bir belgesel hazırlandı? Bize bu süreci anlatır mısınız?

13 yıl polislik yapmış biriyim.Zafer Hoca Adana'nın yetiştirdiği nadir yönetmenlerden biridirDeğindiği konular genelde gerçek yaşamlar ve bu yaşam hikayelerinindetayları…En son görev yerim Adana'da polis radyosunda çalışıyordum.Haftada bir iki gün Adana'nın butik mekanlarında sahne alıyordum. Sahnede cover şarkılar çalıyordum Zafer Hoca bir gün denk gelmiş sahneme ve sormuş mekan sahibine bu arkadaş kim diye. Onlarda anlatmışlar böyle diye.Tamda tanıştığımız dönem benim polisliği bırakma ve albüm yapma süreciydi.Derken bu süreci belgesel haline getirmemizi söyledi.Böylece belgesel çekimleri hem Adana'da hem Şanlıurfa'da yapıldı.

'KÜFE FİLMİNİN MÜZİKLERİNİ SEVE SEVE YAPTIM'

•Yönetmenliğini Yusuf Yılmaz'ın, müziklerini ise sizin yaptığınız 'Küfe' filmi 26.Altınkoza Film Festivalinde 'En İyi Film' ödülünün sahibi oldu. Bu projeye nasıl dahi oldunuz? Bizimle bu yaşadığınız süreci paylaşır mısınız? Böyle bir dönüş bekliyor muydunuz?

Yusuf Yılmaz Zafer Özgentürk'ün yanında yetişmiş değerli genç bir yönetmen kardeşimdir.Altınkoza'ya bir film çektiğini ve bu filme göre müzik yapıp yapamayacağımı sordu.Bende seve seve yaptım.Film tarlada çalışan çocukların hayatını işliyor.Çok hoşuma gitti.Neticede ödülü aldı bizde çok mutlu olduk.

• Yaptığınız müziği nasıl tanımlıyorsunuz?

Bu sıralar üzerine çok düşündüğüm bir konu bu.Aslında şöyle demek istiyorum;kendimi anlatmaya çalışıyorum.Kendimi anlatırken başkalarının da hikayelerinden besleniyor ortak bir sonuca varmaya çalışıyorum.Geleneksel öğelerden beslenmeyi seviyorum.Toplumumuz aslında çok komik bir toplum.Yeşilçam Türk Sineması bunu çok iyi anlatmış.Bunu anlatırken traji komik taraflarımızı da göstermiş.Tam olarak herkesin içinde olduğu bu hayatı anlatan bir müzik yapmaya çalışıyorum.

'DOĞANIN GÜCÜNE İNANAN BİRİYİM'

• Derd'Ali'nin hayattaki dinamikleri ve bir müzisyen olarak beslendiği noktalar neler?

Doğanın gücüne inanan biriyim.Birlikteliğin gücüne de çok inanırım. 'Ağaç dalıyla gürler' derler.O yüzden aynı düzlemle buluşan insanların iyilik ve sevgi çerçevesinde bir halka oluşturmasından yanayım.Müziklerimde de bu birleştirici noktalara değinmeye çalışıyorum.Gelenekselden evrensele yol almayı seviyorum.Eski Türk filmlerinden beslendiğim noktalar mevcut.Günümüz olaylarından da besleniyorum.Lakin geçmişteki durumlar biraz daha zor ve kısıtlı olduğu için o dönemin müziğini yapmak bana daha naif geliyor.Özellikle büyüdüğüm Adana sokakları beslendiğim temel etkenlerden biri.Adana bilirsiniz ki bu anlamda çok insan yetiştirmiş bir coğrafya.

SIRADA 'ADAN'ALİ' ALBÜMÜ VAR

• Son olarak üzerinde çalıştığınız yeni bir proje var mı?

Aslında durmadan bir proje üzerinde çalışıyoruz.Çok kısa aralıklarla düzenli olarak şarkı yayımlanıyor. Ergin Kandemir ve Ahmet Ali Arslan bu anlamda bana çok destek oluyor.Fikirleri ve dokunuşları ile çok güzel şekilde ilerliyoruz.Çok fazla bestem var. Bazen hangisini yapsak diye karar veremiyoruz.Ama özellikle bir proje duymak isterseniz size adını söyleyebilirim. 'Adan'Ali' albümü üzerine konuşuyor ve çalışıyoruz.

Editör: Haber Merkezi