Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Meclis’te yaptığı konuşmada tarım ve gıda politikalarındaki çelişkilere dikkat çekti. Gürer, devlet kurumlarının birbirine zıt açıklamalar yaptığını belirterek, “Cumhurbaşkanına yanlış bilgi arz ediliyor. Gerçek veriler gizleniyor, bu yüzden tarım politikaları çökmüş durumda,” ifadelerini kullandı.
“KURUMLAR ARASINDAKİ ÇELİŞKİLER TARIMDA ÖNGÖRÜSÜZLÜĞÜ GÖSTERİYOR”
Gürer, Merkez Bankası, Cumhurbaşkanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı’nın tarım verileriyle ilgili farklı açıklamalar yaptığını belirtti.
“Cumhurbaşkanı nisan ayında ‘hububat, baklagil ve tohumlarda arz açığı yok’ dedi. Ancak beş ay sonra Merkez Bankası, tahıl ürünleri ve baklagillerde arz açığı oluştuğunu, bunun da enflasyonu artırdığını açıkladı. Hangisi doğru? Aynı devletin kurumları birbirine zıt konuşuyor. Bu, öngörüsüzlüğün açık göstergesidir,” diye konuştu.
“YANLIŞ VERİLERLE PLANLAMA YAPILAMAZ”
CHP’li Gürer, tarımda paylaşılan verilerin birbiriyle tutarsız olduğunu ve bu nedenle sağlıklı bir planlama yapılamadığını söyledi.
“Tarım ve Orman Bakanlığı’na göre gıdada arz açığı yok, ama ithalat rakamları bunun aksini gösteriyor. TÜİK verilerine bakıldığında, birçok üründe ithalat artıyor. Cumhurbaşkanına ‘Türkiye yeterli’ deniliyor ama üretim düşüyor, ithalat artıyor. Bu tablo bile yanlış bilgiyle ülke yönetildiğini gösteriyor,” ifadelerini kullandı.
“KENDİ KENDİNE YETER DENİLEN ÜRÜNLERİ BİLE İTHAL EDİYORUZ”
Gürer, Türkiye’nin artık temel gıda ürünlerinde bile ithalata bağımlı hale geldiğini vurguladı.
“Nohut, mercimek, pamuk, süt tozu, ayçiçek yağı, hatta soğan ve et... Kendi kendimize yeter denilen ürünleri bile ithal ediyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığı ithalat gereksiz diyor ama Ticaret Bakanlığı verileri bunun tersini söylüyor. Yerli üretici desteklenmiyor, ithalat lobisi kazanıyor,” dedi.
“KURAKLIK VE ZARAR HARİTALARI GERÇEĞİ YANSITMIYOR”
Kurumların sadece ürün miktarlarında değil, kuraklık değerlendirmelerinde de çelişkiye düştüğünü belirten Gürer, “Merkez Bankası’nın haritasında Niğde kuraklıktan etkilenmeyen il olarak gösteriliyor. Oysa Ulukışla’da biçerdöver tarlaya girmedi, verim düştü. Masa başında hazırlanan raporlar, sahadaki gerçeği yansıtmıyor,” dedi.
“TARSİM VERİLERİ BİLE BİRBİRİNİ TUTMUYOR”
Zirai don ve kuraklıktan etkilenen çiftçilere yönelik desteklerde de karmaşa yaşandığını söyleyen Gürer, “Cumhurbaşkanlığı 50 bin çiftçi, TARSİM 87 bin çiftçi etkilendi diyor. Bu fark bile veri tutarsızlığını ortaya koyuyor. 470 bin çiftçi mağdur ama kaçı sigortalı, kaçı ÇKS’li belli değil. Bu veriler doğru verilmedikçe çiftçi hakkını alamaz,” diye konuştu.
“21 ÜRÜNDE ARZ AÇIĞI VAR”
CHP’li Gürer, Türkiye’nin 21 temel tarım ürününde arz açığı bulunduğunu belirterek, “Buğday üretimi iki yılda 22 milyon tondan 19,6 milyon tona düştü. Bu gidişle gıda arz güvenliği tehlikeye girecek. Buna rağmen bakanlık ‘yeterliyiz’ diyor. Bu çelişkiler giderilmeden tarım ayağa kalkamaz,” değerlendirmesinde bulundu.
“İTHALAT YERLİ ÜRETİCİYİ BİTİRİYOR, ENFLASYONU DÜŞÜRMÜYOR”
İthalat politikalarının fiyatları düşürmek yerine hem üreticiyi hem tüketiciyi zarara uğrattığını vurgulayan Gürer, “Canlı hayvan ve et ithalatı yapılıyor, gerekçe fiyatları dengelemek. Oysa ithal et yerli etten ucuz değil. Üretici kaybediyor, tüketici pahalıya alıyor. İthalat sadece aracılara kazandırıyor,” dedi.
“GIDA İSRAFI ENFLASYONU ARTIRIYOR”
Gürer, Türkiye’de tarladan sofraya ulaşmadan %35 oranında gıda kaybı yaşandığını belirterek, “Her yıl 23 milyon ton gıda çöpe gidiyor. Bu israfın parasal karşılığı 200 milyar lira. Zirai donun yarattığı zarar 46 milyar lira. Asıl enflasyon nedeni üretim değil, israf ve plansızlıktır,” ifadelerini kullandı.
“TARIMDA LİYAKAT VE KAMUCU ANLAYIŞ ŞART”
Tarımda yaşanan sorunların temelinde liyakat eksikliğinin yattığını belirten Gürer, “Tarımın sorunları masa başında değil, tarlada görülür. Liyakata dayalı bir yönetim anlayışı kurulmadan üretim artmaz. Türkiye ithalatla değil, üretimle kalkınabilir,” dedi.
“PATATES TARLADA ÇÜRÜYOR”
Niğde ve İç Anadolu’daki üreticilerin yaşadığı sıkıntılara da değinen Gürer, “Patatesin küçük boyları tarlada kalıyor, tüccar sadece iri boyu alıyor. Ürün seçilerek toplanıyor, geri kalanı çürümeye bırakılıyor. Bu hem üreticiye hem ülkeye zarar veriyor. Tarım politikaları tarladaki gerçeği göremeyenlerin elinde çökmüş durumda,” sözleriyle konuşmasını tamamladı..
