Ebru APALAK
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre 2022 yılında Türkiye’de 574 bin çift evlendi. TÜİK’in son üç yıldaki verileri evlenen kişilerin sayılarının arttığını gösterse de döviz kurundaki dalgalanma ve artan gıda enflasyonu düğünleri de etkiledi. Düğün yapan çiftlerin sayısı azalmaya, düğün yerine nikâh, kokteyl gibi etkinliklere yönelen çiftlerin sayısı ise artmaya başladı.
Anadolu Davet ve Etkinlik Sektörü Federasyonu (ADEF) Başkanı Murat Köksal, düğün salonu fiyatlarındaki artışın düğün sayısını azalttığını bildirdi. Evlilik hazırlığı yapan çiftlerin artık nikâh töreni yapmayı tercih etmeye başladıklarını aktaran Köksal, salon fiyatlarındaki artışı baskentgazete.com.tr’ye değerlendirdi.
“Organizasyonlar, nikâh törenlerine dönmeye başladı” diyen Köksal, çiftlerin artık düğün değil nikâh yapmayı tercih ettiğini söyledi. Köksal, buna ilişkin şöyle konuştu: “Evlilik oranlarında azalma başladı. Evlenenler aynı oranda ya da yakın oranda evlenmeye devam ediyorlar. 567 bin değil 550 bin çift evleniyor. 17 bin çift, evlilik kararından vazgeçiyor ya da kararını erteliyor. Bu 567 bin çiftin 150 bini Türkiye genelinde yemekli ve buna benzer organizasyon yapıyorsa bu sayıdaki yemekli organizasyon sayısında da azalma başladı. İnsanlar yemekli, orkestralı, müzikli organizasyonlar yerine daha kısa süreli, iki saatlik nikâh kokteyllerine dönmeye başladılar ya da yemekli düğünden vazgeçmiyorsa 700 kişi değil daha az sayıda 300 kişilik misafirlerle -misafir sayısını eleyerek- düğün yapmaya başladılar”
ADEF BAŞKANI KÖKSAL: BİRBİRİNİ ETKİLEYEN BİR ZİNCİR VAR
Salon fiyatlarındaki artışın yalnızca salon işletmecilerini ve çiftleri etkilemediğini söyleyen Murat Köksal, ülke ekonomisine yaklaşık 110 milyar TL’lik gelir sağlayan davet ve etkinlik sektörünün diğer paydaşlarının da artıştan etkilendiğini vurguladı. Köksal, fiyat artışının sektöre etkilerini şu sözlerle anlattı: “Artan menü ve düğün salonu fiyatlarından dolayı misafir sayılarında ve etkinlik sayılarında ciddi azalmalar başladı. Bu sadece bizim sektörümüzü etkilemiyor. Gelinlik sektöründen balayı sektörüne, davetiyeciden gelin arabası ya da süsleme firmalarına, Ses, sahne kurulum firmalarından catering firmalarına, pastacılardan fotoğrafçılara, garsonlardan servis elemanlarına kadar. Yaklaşık 39 alt paydaşın olduğu düğün, davet sektörünün hepsini etkiliyor. Düğün yapılmadığında pastacı pasta yapamıyor, vale gelemiyor, fotoğrafçı gelemiyor. Gelin arabası süslenmiyor. Gelinlikçi gelinlik satamıyor…Aslında birbirini etkileyen bir zincir var…O yüzden bu zincirin bozulmaması gerekiyor. Bu zincir bozulduğu anda ekonomik olarak ciddi durmalara ve krize sebep olabiliyor”
“FİYATLARIN YÜKSELMESİ İNSANLARI FARKLI SEÇENEKLERE YÖNLENDİRİYOR”
Köksal, Düğün salonlarının eskiden nişan, düğün gibi etkinlikler için en erken altı ay önceden kiralandığına dikkat çekti. Günümüzde bu durumun değiştiğini bildiren Köksal, ekonomik krizin sektörü doğrudan etkilediğini belirtti. Köksal, krizin sektöre etkilerini şu ifadelerle anlattı: “Ekonomik krizden dolayı kiralarımıza, elektriğe, aldığımız mallara ve ürünlere yani gıdaya gelen her şey bize de geliyor. Çünkü ürünlerimizde gıda veriyoruz ve hepsi her hafta arttığı için düğün sektörünün, etkinlik sektörünün en büyük şanssızlığından bir tanesi şu: Genelde altı ay kala düğünler alınırdı. Şimdi sattığınız düğünü altı ay sonra o ürünü hazırlayıp sunmak zorundasınız. Etin fiyatı; bugün 363 TL. Altı ay sonra 500 TL olduğunda sizin kârınızdan gidiyor. Bugün asgari ücrete gelen zamdan sonra bütün personelinize, orkestranıza, fotoğrafçılarınıza zam yapmak zorundasınız. Gıdaya ve personele yapılan bu ara zamlar sizin kârlarınızdan gidiyor. Mecburen belli rakamların üzerinde düğün satmaya çalışıyorsunuz. Bu da fiyatların yükselmesinden dolayı hem düğün sayısını azaltıyor hem de insanları farklı seçeneklere yönlendirmeye başlıyor”
Köksal, gelecek yıllarda da düğün sayılarının azalmayı sürdüreceğini, butik düğünlerin, kısa süreli nikâhların ve after party’lerin yaygınlaşacağını aktardı.
“ARTIK KENDİMİZE BİR YOL ÇİZMEMİZ GEREKİYOR”
Sektörde 29 yıldan beri çalışan Köksal, 2016’dan beri Ankara’da bir düğün salonunu işletiyor. Köksal, Türkiye’de ilk COVID-19 vakası görüldükten iki ay sonra ADEF’in 13 Mayıs 2020 tarihinde kurulduğunu söyledi. Tüm Etkinlik Sektörü Konfederasyonu (TESKON) çatısı altındaki ADEF, Ankara’nın yanı sıra Çorum, Konya, Kırıkkale, Eskişehir illerindeki düğün, davet ve etkinlik sektörü derneklerinin birleşmesiyle federasyona dönüştü. TESKON bünyesinde Ege Davet ve Etkinlik Sektörü Federasyonu ile Doğu Anadolu Davet ve Etkinlik Sektörü Federasyonu (DDEF) da bulunuyor. Sektörün pandemi döneminde de olumsuz etkilendiğini belirten Köksal, o dönemle bu dönemin benzerliğinin ise misafir sayılarındaki azalma olduğunu söyledi.
ADEF Başkanı Köksal, diğer iki federasyon başkanlarının da kendisine Ege’deki ve Doğu’daki illerde de salon fiyatlarının arttığından bahsettiğini aktardı. “Üç bölgede bu fiyatlar artıyor” diyen Köksal, “Geçen yılla bu yılın arasında yüzde yüz zam olmasının sebebi; elektriğimiz, kiramız, asgari ücretten dolayı personeller yüzde yüz zamlı. Aldığımız gıda ürünleri yüzde yüz zamlı ve artış devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Köksal, nikâh törenlerinin pek yaygın olmadığı Doğu Anadolu kentlerinde de artık çiftlerin nikâh yaptığını ifade etti. DDEF Başkanı’nın kendisine “Bizde bile nikâh sayıları artmaya başladı, yemekli düğünler azaldı” dediğini aktardı. Doğuda 1000-1500 kişinin katıldığı düğünlerin yerini iki saatlik nikâh ya da kokteyl talebinin almaya başladığını kaydeden Köksal, “Doğu’da bile durum böyleyse artık kendimize bir yol çizmemiz gerekiyor” dedi.
Ege’deki kentlerde de durumun farklı olmadığını söyleyen Köksal, Ege’deki işletmecilerin kendisine misafir sayısının azaldığını, nikâh sayısının ise arttığını aktardıklarını kaydetti. Salon fiyatlarındaki artışa rağmen düğün yapmayı tercih eden çiftlerinse misafir sayısını azalttıklarını söyledi. Köksal, “Misafir kitlesini elemeden gündüz saat üçle beş arasında nikâh kokteyli yapanların” olduğundan söz etti.
GÜNDÜZ NİKÂH, AKŞAM AFTER PARTY
Günümüzde Z kuşağındaki gençlerin evlenmeye başladığına işaret eden Köksal, gençlerin gündüz nikâh yaptığını, akşam ise after party düzenlediğini kayda geçirdi. “Evlenen neslin yaş oranı Z kuşağına yaklaşmaya başladı. Dolayısıyla onlar nikâh kokteyli ve akşam after party’yi tercih etmeye başladılar” dedi.
“GIDA ENFLASYONU, MÜCBİR SEBEP DEĞİL”
Salon işletmecisi Köksal, son günlerde haberlere konu olan deprem, kaza, ayrılık gibi durumlarda bazı çiftlerin yaptırdığı düğün iptal sigortasını da değerlendirdi. 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından ilân edilen OHAL dönemindeki düğün iptallerini hatırlattı. Salon kiralama sözleşmesinde yer alan mücbir sebeplerle ilk kez o dönem karşılaştıklarını bildirdi. 6 Şubat Maraş Depremi ile bu durumun yeniden söz konusu olduğunu kaydeden Köksal, gıda enflasyonundaki artışınsa “mücbir sebep” sayılamayacağının altını çizdi. Köksal, “Gıda enflasyonu, bir mücbir sebep değildir. İnsanlar ekonomik pahalılığı, artışı görüp gelerek düğün alıyorlar. Biz de ekonomik artışı görerek düğün satıyoruz. Yapmış olduğumuz sözleşme gereği; belli bir fiyata sattığımız düğünü altı ay sonra etin, sütün, meyve suyunun fiyatı ne olursa olsun o düğünü yapmayı taahhüt ediyoruz Dolayısıyla bir çift bizden düğün aldığında şu anki yaşamış olduğumuz ekonomik krizi bilerek düğünü alıyor. O yüzden birkaç ay sonra ekonomik krizden dolayı ‘Durumum iyi değil, ben düğünü iptal etmek istiyorum’ dediklerinde bu iptal edildiğinde cezai şartları var” diye konuştu.
Köksal, düğün iptal sigortasının Federasyon’un gündeminde olmadığını açıkladı. Sigortanın ancak pandemi, deprem gibi olaylarda yapılabileceğini belirterek, “Düğünün sigortaya alınması bir rahatlık sağlar. Ama sigortaya alınması için 2020 yılında dünya üzerinde yaşanan virüs gibi bir virüsün olması lazım. Ya da bu on bir ilde olan deprem gibi bir şeyin olması lazım ki; bu da sadece düğünü etkilemiyor” dedi.
BAŞKENTTE SALON FİYATLARI NE DURUMDA?
Söz, nişan, düğün etkinlikleri için kiralanan salonların fiyatları geçen yıla göre arttı. Salon kiraları etkinliğin yapılacağı mevsime, güne ve saate göre değişiyor. Yazın hafta sonu akşam saatlerinde yapılacak bir düğün için tutulan salonun fiyatı ile yazın hafta içi gündüz saatlerinde yapılacak bir düğün için ödenen kira ücretleri arasında fark var. Salon fiyatlarını etkinliğin yemekli olup olmayacağı, etkinliğe katılacak davetli sayısı da etkiliyor.
Yirmi beş ilçesi bulunan Ankara’da sosyo-ekonomik durumu birbirinden faklı bazı ilçe ve semtlerdeki düğün salonu fiyatlarını derledik. Düğünlerde davetli sayısının azalışını ve gıda enflasyonunu dikkate alarak salon işletmecilerinden edindiğimiz, 300 davetlinin katılacağı kuru pasta ikram edilecek bir düğün için kiralanan salonların ücretleri şöyle:
Pursaklar’da 15 bin TL’den başlıyor.
Altındağ’da 6 bin TL’den başlıyor, 25 bin TL’ye kadar çıkıyor.
Etimesgut’ta 15 bin TL’den başlıyor, 40 bin TL’ye kadar yükseliyor.
Yenimahalle’de 60 bin TL’den başlıyor (Menüde kuru pasta yerine beyaz et varsa 150 bin TL, kırmızı et varsa 600 bin TL’den başlıyor)
Çubuk’ta 20 bin TL’den 49 bin TL’ye dek çıkıyor.
İncek’te 50 bin TL’den başlıyor.
Çankaya’da ise 20 bin TL’den başlayıp 900 bin TL’ye kadar çıkıyor.