Hafta sonunda bir dost ziyaretine giderken, yanı başımda yükselen klakson sesleriyle irkildim.

Araçlardan birinin içinde telli duvaklı gelin ile yanında oturan siyah elbiseli damadı görünce, anladım ki düğün konvoyu.

Birbiri ardına dizilmiş onlarca araç, Atatürk Bulvarı'ndan Çankaya istikametine doğru yol alıyordu.

Konvoydakilerin bir kısmı, bulundukları aracın camından yarı bellerine kadar sarkmış ellerindeki mendilleri coşkuyla sallıyor, bir kısmı da teypten yayılan şen-şakrak oyun havasına el çırparak eşlik ediyordu.

Araçların sürücüleri ise, konvoyun önünde yer almak için birbirleriyle yarışıyor, her an kazayla sonuçlanacak bir sorumsuzluk örneği sergiliyordu.

Neyse ki korktuğum olmadı, konvoy gürültülü ama kazasız-belasız uzaklaşıp gözden kayboldu.

Onca uyarıya rağmen her an faciayla sonuçlanacak bu ve benzeri sorumsuz davranışlardan bir türlü kurtulamadık.

Gazete sayfalarında, televizyon bültenlerinde zaman zaman yer alan konvoy facialarına ilişkin ürkütücü haberler bile caydırıcı olmaya yetmiyor.

Hele bir başka sorumsuzluk örneği var ki, ad koymakta bile zorlanıyor insan.

''Cehalet'' demek bile kifayetsiz kalıyor tanımlamada.

Bu, sorumsuzluğun da ötesinde ruhsal rahatsızlık olmalı...

Düğün ve asker uğurlamalarında silaha sarılıp, havaya ateş eden magandalardan söz ediyoruz elbette.

Kim bilir kaç ocak söndü bu kişilerin yüzünden?

Kaç mutlu başlayan eğlence matemle sonlandı?

Ama bu sorumsuzluğun da sonu geliyor gibi.

Sıkça rastlanan bu tür acı olaylar, Ankara Emniyeti'ni harekete geçirdi.

Ankara İl Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Şubesi ekipleri, sevinçlerin yoğun yaşandığı düğün ve asker uğurlamalarında silah kullanımının engellenmesine yönelik çalışma başlattı.

Bu kapsamda 'Bilinçli toplum, güvenli yaşam' sloganıyla afiş ve broşürler hazırlandı.

''Silahlı kutlamalara hayır'' sloganıyla başlatılan çalışmalar, umarız karşılığını bulur. Mutluluk yerine, mutsuzluk getiren ve insan yaşamını hiçe sayan tehlikeli davranışların son bulması için etkin bir caydırıcı rol oynar.

Kanayan bir yara haline gelen söz konusu sorumsuz davranışların sergilenmesinin önüne geçilmesinde halkımıza da büyük sorumluklar düşüyor.

Önlem polisten,

Önleme destek ve duyarlılık vatandaştan.