CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) önünde basın açıklaması yaptı. Özçağdaş, AYM'nin 1 yıl önce YÖK üyelerinin ve rektör atamalarının Anayasa'ya aykırı olduğuna dair bir karar aldığını anımsatarak, "2016 yılında Cumhuriyet Halk Partisi olarak Anayasa Mahkemesi'ne götürdük. Anayasa Mahkemesi 6 yıl sonra karar verdi ve bu kararın ardından 1 yıl daha geçti. Sonuçta 7 yıldır, Türkiye'de yükseköğretim sistemindeki kurul üyeleri ve rektörler Anayasa'ya aykırı şekilde atanmaya devam ediyor. Mahkeme, Meclis'e 1 yıl süre verdi. Bu 1 yıl bugün itibarıyla doldu ve maalesef 7 milyon öğrenci, 190 bin akademisyen, yüz binlerce idari personeli ilgilendiren ve Türkiye'nin geleceğini belirleyecek en önemli alanlardan birinde gerekli yasama faaliyeti gerçekleştirilemedi. Anayasa Mahkemesi'nin vermiş olduğu 1 yıllık süre en son sınırdır. Bu sınıra bile uyulmadı ki daha önce yapılmalıydı. Bu süre içerisinde 6 farklı kararnameyle 63 rektör atandı. Yani Anayasa Mahkemesi 1 yıl önce, 'Böyle yapamazsınız' dedi. Buna rağmen 63 rektör atandı. Hala atanmayanlar var. Örneğin İzmir Demokrasi Üniversitesi'nin kıymetli rektörünün süresi doldu. Bekliyor ama atama yapılmıyor. Bunun için Meclis'e bir torba yasa teklifi geldi. Bu yasa, rektörleri de ilgilendiren maddeler içeren bir yasa teklifiydi ve Milli Eğitim Komisyonu'nda görüşülmedi. Plan Bütçe Komisyonu'na geldi, konunun Plan ve Bütçe'yle hiçbir alakası olmamasına rağmen. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin ve onun genel başkanının; yasamayı, yürütmeyi, yargıyı yok sayan 'Bir tek ben varım' diyen uygulamalarının sonuçlarını yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
'BU NE HIRS'
Anayasa'ya aykırı olduğu için yeniden düzenlenmesi amacıyla Meclis'e gönderilen maddelerin, 1 yıl içinde görüşülmediğini ve yeniden gelen yasa teklifinin içinde YÖK ile ilgili maddeler olduğunu söyleyen Özçağdaş, "Yurttaşlarımız detaya çok hakim olmayabilirler, o yüzden bugün buradayız. Yükseköğretim Kurulu, 21 üyeden oluşuyor. Bunların 7'sini doğrudan Cumhurbaşkanı atıyor. Diğer 7'sini istifa etme cesareti bile gösteremeyen Bakanlar Kurulu atıyor, yani Recep Tayyip Erdoğan. Geriye kalan 7'sini Türkiye'deki 208 üniversitenin her birinden gelen 2 profesörden oluşan 416 kişilik kurul öneriyor. Fakat burada da bir cinlik var. Cumhurbaşkanı 1 ay içinde bu 7 kişiyi atamazsa, kurul 15 günde toplanamazsa o 7 kişiyi de Cumhurbaşkanı atıyor. Bu ne hırs? 21 kişinin 14'ünü doğrudan atıyorsun. Kalan 7 tanesini yine belirlediğin rektörler aracılığıyla gelmesine rağmen kendin atamak istiyorsun. Rektörler daha önce seçimle gelmişlerdi ve maalesef bu iktidar, bir tek adam iktidarı olduğu için bunu ortadan kaldırdı. Anayasa Mahkemesi 'Bu yanlıştır' dedi. Dün Sayın Kurtulmuş demokrasiden ve hukuktan bahsediyor, Recep Tayyip Erdoğan 'Halkımız yeni anayasa istiyor' diyor. Siz Anayasa'ya uymayan bir iktidarsınız. Sizinle hangi anayasayı konuşacağız? Anayasa'nın 130'uncu maddesi üniversitelerin özel kurumlar olduğunu söylüyor. Peki bu yasa teklifi ne diyor; 'Ülkedeki diğer yöneticilerin atamasıyla uyumlu bir şekilde rektörleri dağıtacağız' diyor. Anayasa'da özerkliği tanımlanmış bir kurumdur üniversiteler. Bunu anlamıyor olamazsınız. Anayasa Mahkemesi bunu iptal etti ve 'Böyle olmaz, 1 yıl süreniz var' dedi. Utanmadılar, 63 rektör atamaya devam ettiler" diye konuştu.
