Ulucanlar Cezaevi'ni bilir misiniz?
Öyküsü uzun…
Hepsini olmasa da, azıcık da olsa bilir misiniz?
Yoksa o 'satılmış bir muhabir'in darağacı önünde poz verip Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Lideri Kılıçdaroğlu'nun da asılması gerektiğini söylediği yer olarak mı bilıyorsunuz?
***
O, 'satılmış bir muhabir'…
Oysa onun, Kılıçdaroğlu'nun idamını istediği darağacı önünde, tam da 47 yıl önce…
Bir sigara öyküsü var ki…
Aslında birkaç sigara öyküsü…
İçtiğim her filtreli sigarada kanatır yüreğimi…
O bunu bilir mi?
Bilse ne olacak?
'Satılmış yürek'lerin insana dair anlayacağı bir duygu kalmamıştır.
Ki onlar, ceplerine giren parayı düşünür yalnızca…
Cepleri dolsun, şu an için, çocuklarının geleceği bile karartılıyor, hiç önemli değil, şu an cep doluyor mu?
Doluyor…
O dolmuş ceplerle ne yapacaklarsa?
***
Ben yine de, onlara da anlatmak istiyorum..
O darağacının önünde nice öykü yaşandı bir 6 Mayıs gecesinde…
(Haberi yapan muhabirin bildiğini sanmıyorum. Biliyor ve ona rağmen bu haberi yapıyorsa… Zaten… Söz bulamıyorum…)
***
O gecenin tanığı olan üç kişi var.
İkisi avukat…
Mükerrem Erdoğdu ve Halit Çelenk…
(Mükerrem Erdoğdu kimdir? Niçin hiç konuşmamıştır? Bu soruyu sormadık Halit Çelenk'e yaşarken..)
Üç kişiden birisi Ali Elverdi, keyif cigarası içiyor..
İp Deniz'in boynuna geçirilirken…
Bunu biliyoruz…
Öbür cigara öyküsü mü?
***
Halit Çelenk'in anlatımıyla:
'Deniz'lerin davasını benimle beraber 11 avukat üstlenmişti. Ancak Deniz'lerin isteği üzerine infaz sırasında sadece ben ve Avukat Mükerrem Erdoğdu vardı. Deniz, elleri ve kolları bağlı bir şekilde başgardiyanın odasında oturuyordu. Bizi kapıda görünce yüzünde gülücükler açtı. Bu arada da bir görevli Deniz'in sigara içmesine yardımcı oluyordu. Masanın üzerinde Samsun sigarası duruyordu. Deniz, 'Abi, biz üç gün öncesine kadar 'Birinci' içiyorduk. Ama infaz edileceğimizi anladık. İki üç gün de filtreli sigara içelim dedik' dedi. Yani aslında O, 'halk ne içiyorsa biz de onu içiyoruz, biz halkın yanındayız' demeye getiriyordu. O sırada savcı yardımcısı, 'Hadi artık' dedi. Deniz'e gömleğini giydirdiler. İdam kararını okudular. Deniz'i avlunun ortasında bulunan sehpanın üzerine çıkardılar.' (*)
***
Bugün 6 Mayıs…
Deniz yaşıyor, bu toprağı öpmenin güzelliğiyle…
O muhabir yaşıyor mu?
***
'Satılmış' olmak ne kötü!
İnsan nasıl yaşar böyle bir lekeyle?
_______________
(*) 'Ulucanlar, kültür merkezi olmalı', Cumhuriyet Ankara eki, 6 Temmuz 2007, Yıl: 3, Sayı: 157.