Günlük yaşamda da pek çok örnekleriyle karşılaştığımız, mantıksal bir temele dayanmayan inançlarımız, davranışlarımız vardır.

Kimilerinin kendisini fazlaca kaptırdığı, kimilerinin ''ya tutarsa'' endişesiyle dışa vurduğu…

Kısaca ''Batıl inanç'' diye adlandırılan…

Türk Dil Kurumu, şöyle tanımlıyor bu davranış biçimini:

''Doğaüstü olaylara, gizli ve akıl dışı güçlere, kehanetlere aşırı derecede bağlı, boş inanç.''

Bir başka tanımlamaya göre gerçek bir sonucu olmayan, tepkisi kanıtlanamayan davranışlarda bulunmak, sözler söylemek veya inançlara inanmak.

Kimilerinde çok, kimilerinde az, kimilerinde ise hiç olmayan…

Çokça örnekleri vardır…

Çokça da tanıklığımız…

Kiminin uğuruna, kiminin şans, sağlık getirdiğine, kiminin uğursuzluğuna inanılır.

Örneğin merdiven altından geçmenin, kara kedi görmenin, gece tırnak kesmenin uğursuzluk getireceği …

Yolculuğa çıkan birinin ardından su dökmenin, tez kavuşmayı sağlayacağı.

Bir de nazar (kem göz) vardır ki, batıl inançlar arasında en yaygın olanıdır.

Çoğu kişi, bebeklerine nazardan koruduğuna inanılan mavi boncuk takar. Özellikle de mavi gözlü kişilerin nazarının değdiği inancı yaygındır. Mavi boncuğun o kişilerin nazarını da önlediğine inanılır.

Bebeklerin kırklarının çıkmasına kadar anneler babalar nazar değmesin diye onları çevreye çirkin göstermeye çalışır.

Bazı yörelerde ise yeni doğan bebekler ileride güçlü olması için tuzlanır. Çocuğun, ileride yetenekli ve başarılı olması için yastığının altına kaplumbağa yavrusu koymak da yaygın bir inançtır.

Türkiye'nin bazı yörelerinde kahve, soğan, katran, sarımsak, kuru yumurta kabuğu tozunun harmanlanarak kaynatılmasıyla elde edilecek karışımın gebeliği önleyici etkisinin olduğuna inanılır.

Bir de ''korunma amaçlı ''tahtaya vurma yöntemi vardır…

Ki, bugünlerde pek moda…

Yumruk haline getirilen bir elin kıvrık tutulan işaret parmağıyla birkaç kez tahtaya vurulması gibi…

Zili bozuk kapıyı çalma yöntemi bu vuruşa güzel bir örnek oluşturur…

Yumruk sıkılı…

Kıvrılmış işaret parmağının boğum yerine gelen kısmıyla kapıya seri şekilde birkaç kez vurma.

Tık, tık, tık…

Gidin alış-veriş merkezlerine, markete, kasaba sıkça tanık olursunuz.

Etiketlerdeki rakamları görüp de beterinden korunmak için başvurulan yönteme…

Tık, tık, tık…

Umut işte…

Ya tutarsa…