Kararda Beren Su Bolat'ın, bir anlık korkuyla kendisini sarkıtıp, asansör boşluğundan düştüğü, olayın aniden gerçekleştiğinin kabulü gerektiği belirtildi. Bir anda gerçekleşen olayda neticeyi öngörmesi gerektiği halde gerekli dikkat ve özeni göstermeyip, öngöremeyen sanıkların eyleminin 'Basit taksir' düzeyinde kaldığına dikkat çekildi.
Sincan ilçesi Fevzi Çakmak Mahallesi 4'üncü Cadde'de 23 Temmuz 2024'te Beren Su Bolat, apartmanda arkadaşıyla 5 ve 6'ncı katlar arasında duran asansörde mahsur kaldı. İtfaiye görevlilerinin çalışması sırasında Beren Su, alttaki asansör boşluğuna düşüp hayatını kaybederken, arkadaşı kurtarıldı. Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında itfaiye şefi Ercan Akyıldız, itfaiye erleri Bayram Babatürk ve Buğra Yalabık tutuklandı. 3 itfaiye görevlisi ve apartman yöneticisi Yılmaz Güney hakkında 'Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma' suçundan 22'şer yıl 6'şar aya kadar hapis talebiyle dava açıldı. Ankara Batı 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 17 Ocak'ta görülen 2'nci duruşmada tutuklu 3 itfaiye görevlisi tahliye edildi. 23 Mayıs'taki karar duruşmasında mahkeme, Beren Su'nun ölümünde sanıkların eylemini ‘Basit taksirle ölüme neden olma’ suçu kapsamında değerlendirdi. Bu kapsamda itfaiye şefi Ercan Akyıldız'a verilen 2 yıl 11 ay hapis cezası 106 bin TL, itfaiye erleri Bayram Babatürk ve Buğra Yalabık’a verilen 2'şer yıl 6’şar ay hapis cezası 76'şar bin TL cezaya çevrildi. Apartman yöneticisi Yılmaz G. ise beraat etti.
'TUTMAYA ÇALIŞTIM, TUTAMADIM'
Mahkemenin gerekçeli kararı açıklandı. Kararda sanıkların savunmalarına yer verildi. İtfaiye şefi Ercan Akyıldız savunmasında, "Arkadaşımız kapıyı açtıktan sonra bir anda kız çocuğumuz panik halindeydi; ayağını çıkarttı, kafasını da çıkartmaya çalışıyordu o boşluktan. 'Dur çıkma, sakın çıkma, sakın atlama', bu şekil sözler söyledim, ikna etmeye çalıştım. Hep atlamaya çalışıyordu. Kafasını yandan çıkarmaya çalıştı, yani açılır açılmaz atlamaya çalışıyordu. 'Atlama, geri dön, asansöre geri dön, biz seni kurtaracağız' dedim. Beni hiç dinlemedi, hep hareket halindeydi. Birkaç saniye içerisinde göğsü asansörün zeminine gelecek şekilde döndü, ondan sonra atladı. Ben tutmaya çalıştım ani refleksle ama tutamadım" dedi.
Kararda, bilirkişi heyetinin hazırladığı rapora yer verildi. Raporda itfaiye görevlilerinin eğitimli ve yetkin kişiler olarak kurtarma operasyonunu daha güvenli şekilde gerçekleştirmeleri gerektiği, emniyetsiz müdahale durumunda gerekli önlemleri almakla yükümlü oldukları belirtildi. Raporda, itfaiye görevlisi 3 sanığın söz konusu olayda asli kusurlu oldukları belirtildi.
'BASİT TAKSİR DÜZEYİNDE KALDI'
Gerekçeli kararda, itfaiye şefi Ercan Akyıldız tarafından yüzü asansöre gelecek şekilde inmesi yönünde bilgilendirme yapılmasının ardından Beren'in henüz itfaiye görevlileri pozisyon almadan bir anlık korku ile kendisini asansörden sarkıttığı, asansör boşluğundan düştüğü ve olayın aniden gerçekleştiğinin kabulü gerektiği belirtildi. Tanıkların olayın bir anda gerçekleştiğine dair beyanları olduğu, tanık Bilge G.'nin Beren asansörden çıkmaya başladığı sırada fotoğraf çektiği, dosyaya ibraz ettiği fotoğraf incelendiğinde sanıkların herhangi bir pozisyon almadan mağdurun asansörden sarktığına dair görüntüler ve sanıkların bu sıradaki konumları da dikkate alındığında olayın bir anda gerçekleştiğine dair savunmalarının aksine bu savunmalara üstün tutulabilecek bir delil bulunmadığı belirtildi. Kararda, "Haliyle sanıklar Ercan Akyıldız, Bayram Babatürk ve Buğra Yalabık'ın bir anda gerçeklesen olayda neticeyi öngörmesi gerektiği halde gerekli dikkat ve özeni göstermeyerek öngöremeyen sanıkların eyleminin basit taksir düzeyinde kaldığı dikkate alınarak, sanıklar hakkında 'bilinçli taksir' hükümlerinin uygulanması yoluna gidilmemiştir" denildi.
Kararda apartman yöneticisi Yılmaz G. hakkında ise, asansör bakımlarının mevzuata uygun yapılması ve olayda bir kusurunun bulunmaması nedeniyle beraat kararı verildiği belirtildi. (DHA)