Altılı Masa'nın toplantısı, cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunun hala çözümlenemediğini gösterdi...

Bu köşede yazdığımız son yazıda, '(Altılı Masa) etrafında birleşilen tek konu var, o da 'tek adam' rejiminin yerine parlamentonun ağırlık taşıyacağı bir siyasi sistem oluşturulması' demiş...

Bu konuda ortak bir fikre varılmasını ise Altılı Masa'yı oluşturan liderlerin ancak birlikte hareket ederlerse iktidarı ele geçirebilecek olmalarına bağlamıştık.

***

Açıklamada yer alan tek önemli konu başlığı, Altılı Masa partilerinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın adaylığının kabul edilemez olduğu konusunda birleşmiş olmalarıydı...

Bu pasajın da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Erdoğan'ın adaylığı konusuna itiraz etmeme ve YSK'ya başvurmama konusundaki tavrına bir cevap olduğu ve sonuçta Kılıçdaroğlu'nun geri adım atmak zorunda kaldığı ortadaydı...

Ancak, televizyon kameraları önünde 'samimi birlik' görüntüleri verilirken yaşanan bir olay, esas sorun olan cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda henüz bir uzlaşma sağlanamadığını açık bir şekilde gösterdi...

Olay, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı'nın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun adaylığına 'sokaktan' itiraz geldiğini belirtmesi ve Kılıçdaroğlu'nun adaylığı durumunda İYİ Parti'nin 'çoklu aday' formülüne dönerek kendi adayını çıkaracağını söylemesiydi...

İYİ Parti'nin dolaylı yoldan deklare ettiği adayın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğu biliniyor...

Dolayısıyla bu konuda uzlaşma sağlanamazsa, ilk turda CHP içinden çıkan iki aday birbirine karşı yarışacak, sonuçta İmamoğlu CHP tabanının yaklaşık yarısının desteğini alsa bile İYİ Partinin blok desteği sayesinde ikinci turda partisinin genel başkanı Kılıçdaroğlu'nun önüne geçerek Erdoğan'a karşı yarışma hakkını kazanacak...

Kılıçdaroğlu böyle bir riski göze alacak mı, onu da zaman gösterecek!

***

Bu açıklamanın İYİ Parti'nin Genel Başkan Yardımcısı sıfatını taşıyan Cihan Paçacı tarafından yapılmış olması önemli noktaydı...

Politikada deneyimli bir isim olan Paçacı'nın, tam da Altılı Masa genel başkanlarının toplandığı sırada yaptığı bu açıklamanın yaratacağı siyasi sarsıntıyı tahmin edememiş olması düşünülemezdi...

Olay, İYİ Parti'nin en yetkili yöneticilerinin birinin, partisi içinde savunulan ve muhtemelen kapalı kapılar arkasında Masa'nın diğer ortaklarına aktarılan bir düşünceyi kamuoyuna duyurmakta fayda görmüş olmasıydı.

***

Bu gelişmeler, tecrübeli bir gazeteci olan ve siyasi kulislerden iyi haber almasıyla tanınan İsmet Özçelik'in toplantının hemen öncesinde 25 Ocak tarihinde Aydınlık gazetesinde yayınlanan ve İmamoğlu'nun yakın çevresinden alınan bilgilere dayandığı belirtilen köşe yazısında söylediklerini hatırlattı...

Özçelik, yazısında, 'İmamoğlu adaylıktan vazgeçmiş değil. Hatta seçim tarihinin açıklanmasıyla gaza bastı' ifadesini kullanmış ve illere yapacağı ziyaretlerin adaylık sürecinin bir parçası olduğunu belirttikten sonra şunları yazmıştı:

'(İmamoğlu) Bu konuda çok kararlı. Artık geri dönüş yok. Adaylığı Akşener'le konuştu. Altılı Masa'dan çıksa da çıkmasa da aday. İYİ Parti'nin arkasında duracağına inanıyor. Bu konuda eğilim yüksek. Masa'da restleşme kaçınılmaz. Sonrasını hep birlikte göreceğiz.'

***

Son toplantının hemen ardından İmamoğlu'nun Anadolu kentlerini ziyaret etmeye başlaması ve ilk olarak gittiği Bursa'da 'Cumhurbaşkanı İmamoğlu' sloganlarıyla karşılanması ilginçtir...

Ziyaretler dizisinin 1946 yılında Demokrat Parti'yi kuran ve 1950'de CHP iktidarına son veren eski cumhurbaşkanı Celal Bayar'ın anıt mezarının bulunduğu Gemlik ilçesinden başlatılması da tesadüf değildir...

Bayar'ın torunu Akile Gürsoy ile birlikte mezarı ziyaret eden İmamoğlu, 'Celal Bayar'ı o güzel kadim dostluğun simgesi Atatürk'ümüzle bir arada görüyoruz.' ifadesini kullanarak hem CHP'li hem de merkez sağ eğilimli seçmenlere 'sıcak' bir mesaj göndermiştir.

(Devam edecek)