TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Meclis, Kamu Denetçiliği Kurumu ve Sayıştay Başkanlığının 2026 yılı bütçelerinin görüşmelerine başlandı.

Komisyon, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı.

Kurtulmuş, komisyonda, Meclisin 2026 yılı bütçesine ilişkin sunumunda, bütçenin TBMM'ye, kurumlara ve millete hayırlı olması temennisinde bulundu.

TBMM'nin millet iradesinin tecelligahı olduğuna işaret eden Kurtulmuş, Meclisin, milletin iradesinin tarihsel süreklilik içerisinde temsil edildiği en yüce merkezi konum olduğunu söyledi.

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonunun öneminin altını çizen Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İçinde bulunduğumuz bölgesel ve küresel şartlar, gerçekten artık terör meselesinin tamamıyla geride bırakılmasını, Türkiye'nin terör meselesini çözerek kalıcı barış ve kardeşliği sağlayacak adımları atmasını zorunlu kılmaktadır. Bu çerçevede komisyonumuz önemli bir çalışmayı sürdürdü, sürdürmeye devam ediyor. Milli iradenin gücünü göstermesi, demokratik olgunluğu göstermesi bakımından bu komisyonun kurulmuş olması bile başlı başına önemli bir aşamaydı. Türkiye'nin bugün geldiği, 'Terörsüz Türkiye' sloganıyla başlattığımız bu sürecin tamamıyla olgunlaşmaya başladığı bir dönemde komisyonumuz, bu ülkede barışın, huzurun, güvenliğin ve demokrasinin standardının yükselmesi için her türlü çalışmayı, çabayı ortaya koymaya devam edecektir."

"Türkiye, adaletin sesi olmuştur"

TBMM Başkanı Kurtulmuş, parlamenter diplomasinin artan rolüne dikkati çekerek, bu rolü en iyi icra eden parlamentolardan birinin TBMM olduğuna işaret etti.

Dünyada fevkalade gelişmelerin, her bölgede krizler ve büyük çatışmaların olduğu bir sürecin yaşandığını belirten Kurtulmuş, gelecek 10 yıl içerisinde dünyanın gerilimli durumunun devam edecek bir sürece gittiğini söyledi.

Türkiye'nin böylesine bir dönemde, içinde bulunduğu coğrafyada güçlü bir dış politika izlemesi ve diplomaside hamasetin yerine anlam siyasetini ortaya koyması gerektiğini vurgulayan Kurtulmuş, "Biz manevra peşinde değil, istikamet belirleyen bir ülke olmak ve tepki değil, ilke üretmek durumundayız. Bu çerçevede dış politikamızı bütün kurumlarımızla birlikte uygulamayı sürdürüyoruz. TBMM hem dostluk gruplarıyla uluslararası asamblelerdeki varlıklarıyla hem TBMM Başkanı düzeyinde uluslararası bütün platformlarda vardır. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yürütülen dış politikamız, Meclisimizin parlamenter diplomasideki aktif destekleriyle güçlenerek bütünlüklü bir bakış açısı oluşturmaktadır. Vizyonumuzun üç temel ayağı vardır. Bunlardan birisi, kamu diplomasisi, diğeri insani diplomasi, üçüncüsü ise parlamenter diplomasi." değerlendirmesinde bulundu.

Bunlara yönelik örnekler sıralayan Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Azerbaycan'a verdiğimiz kararlı destek, kardeşlik hukukunun uluslararası arenadaki yansımasıdır ve Türkiye Karabağ'ın işgalden kurtulması konusunda verdiği desteklerle her uluslararası platformda Azerbaycan'ın yanında yer almıştır. Rusya-Ukrayna arasındaki krizde Türkiye'nin merkezi bir rol oynaması, 2022 yılının mart ayında hemen hemen nihai noktaya gelip ön anlaşma imzalanmasına rağmen bazı ülkelerin istememesi dolayısıyla savaşın devam etmesi Türkiye'nin diplomaside ortaya koyduğu çözümlerin bütün dünya tarafından yerinde görülmesinin de bir göstergesi olmuştur. Etiyopya-Somali hattında yürüttüğümüz arabuluculuk, diplomasinin kilometrelerce uzaktan bile işleyebileceğini tüm dünyaya göstermiştir. Son dönemde Afganistan ile Pakistan arasındaki görüşmeler henüz başarıyla sonuçlanmasa da Türkiye'de gerçekleşmiş olması, ülkemizin küresel etkinliğinin ifadesidir. Gazze'de yaşanan ve İsrail'in ateşkes kararına rağmen sürdürmeye devam ettiği soykırıma karşı, Türkiye'nin verdiği mücadele insanlığın ortak onuruna sahip çıkma mücadelesidir. Uluslararası Adalet Divanı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi nezdinde, milletvekillerimizin de katkılarıyla yürütülen süreçlerde Türkiye, adaletin sesi olmuştur."

"TBMM için övünç meselesidir"

TBMM öncülüğünde kurulan Filistin'i Destekleyen Parlamentolar Grubunun, dünya parlamentoları arasında vicdan temelli bir diplomasi hattı kurduğunu belirten Kurtulmuş, bu grubun parlamenter diplomasinin gücünü gösteren canlı bir örnek olduğunu vurguladı.

Dünyanın farklı ülkelerindeki parlamentoların, Türkiye'nin girişimleri sayesinde bir araya gelmesinin, TBMM'nin itibarı açısından da onur verici olduğunun altını çizen Kurtulmuş, "Müzakereci diplomasi çizgimiz, milletimizin vakarına ve devletimizin barışçı kimliğine yakışır bir çizgidir. Arzumuz ve tüm çabamız, kamu diplomasisiyle, insani diplomasiyle ve parlamenter diplomasiyle birleşen bütünlüklü bir perspektifi sürdürmek ve daha güçlü sonuçlar elde etmektir. Suriye'deki istikrarsızlığın ve iç savaşın son bulması, Türkiye'nin hem güvenliği hem de bölgesel barış için stratejik önemdedir. Türkiye, Suriye'nin güçlü kurumlarla yeniden inşasını ve halkın iradesine dayalı yönetimi aktif bir şekilde desteklemektedir. Suriye'deki huzur, Türkiye'nin sınır güvenliğinden öte bölgesel barışın, ekonomik istikrarın ve toplumsal iyileşmenin anahtarıdır." diye konuştu.

Dünyada diyalog kanallarının daraldığı bir dönemde parlamentoların birbirine temas etmesinin, artık ihtiyacın çok ötesinde olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, bu anlayışla 17 Kasım'da "Diyalog ve İş Birliği Yoluyla Çok Taraflılığın Yeniden Canlandırılması" temasıyla düzenlenecek AGİT Parlamenter Asamblesi'nin 50. Yılı Toplantısı'na ev sahipliği yapacaklarını söyledi.

Parlamentolar Arası Birlik (PAB) 152. Genel Kurulu'nun, 15–19 Nisan 2026 tarihlerinde İstanbul'da toplanacağını dile getiren Kurtulmuş, 183 üye parlamentonun katılacağı Genel Kurulun, Türkiye'nin parlamenter diplomasiye yaptığı katkının çok açık bir göstergesi olduğuna dikkati çekti. Kurtulmuş, "Daha önce 30 yıl önce ev sahipliği yaptığımız bu buluşmayı, bin 400'ü aşkın parlamenter ve 100'e yaklaşan meclis başkanıyla yeniden gerçekleştirecek olmak, TBMM için övünç meselesidir. Yine aynı şekilde 2026 yılı Haziran ayında ise NATO Parlamento Başkanları Zirvesi'nin ülkemizde düzenlenme hedefi bulunmaktadır. Bu zirve, Türkiye'nin güvenlik ve özgürlük dengesine dayalı ittifak anlayışını parlamenter zeminde de güçlendirecektir." ifadelerini kullandı.

"Meclis çatısı altındaki her emek, milletimizin tarihi yürüyüşündeki anlamlı adımlardır"

TBMM'nin farklı fikirlerin uzlaşı ürettiği bir mekan olmak zorunda olduğunu aktaran Kurtulmuş, fikir ayrılıklarının demokrasinin doğasında olduğunu ancak Meclisin bu farklılıkların içerisinde milletin iradesini diri tutma ödevi bulunduğunu vurguladı.

Kurtulmuş, "Bu anlayışla Meclisin işleyişini daha verimli hale getirmek amacıyla yapılmasını tartıştığımız İçtüzük değişikliklerini son derece kıymetli buluyorum. Bu doğrultuda sizlerin katkısı Meclis Başkanlığı olarak bizim için de çok değerli. Ayrıca 28. Dönem içerisinde yeni bir anayasa yapılması ve Siyasi Partiler Yasası başta olmak üzere antidemokratik birtakım düzenlemelerden Türkiye'nin kurtulması da bu Meclisin en önemli ödevlerinden birisidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi; adaletin, ortak aklın ve kamu vicdanının merkezidir. Bugün Plan ve Bütçe Komisyonunda ortaya konulan ortak irade, Türkiye'nin geleceğine duyduğumuz inancın güvencesidir. Meclis çatısı altındaki her emek, milletimizin tarihi yürüyüşündeki anlamlı adımlardır. Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak halkın sesi, milletin vicdanı ve adaletin sözcüsü olmaya devam edeceğiz. " değerlendirmesinde bulundu.

TBMM'nin millet adına "yasama" ve "denetim" yetkilerini kullandığını anımsatan Kurtulmuş, TBMM'nin ayrıca parlamenter diplomasi kanallarını kullanarak da millet adına "temsil" faaliyetlerini yürüttüğünü söyledi.

28. Yasama Dönemi'nde milletvekillerinin talepleri doğrultusunda Teklif Destek Bürosu tarafından 786 kanun teklifine destek verildiğini ifade eden Kurtulmuş, TBMM Başkanlığına sunulan 72 uluslararası anlaşmanın uygun bulunmasına dair kanun teklifi için inceleme raporunun da Teklif Destek Bürosunca takip edildiğini söyledi.

TBMM'in ortak bildiri ve deklarasyonlarla milletin iradesini Meclis kararları adı altında dünya kamuoyuyla paylaştığını ifade eden Kurtulmuş, "28. Yasama Dönemi'nde TBMM Genel Kurulunda 14 ortak bildiri ilan edilmiştir. Bunlardan 8'i İsrail'in Gazze'de uyguladığı soykırım ve bölge ülkelerine yönelik saldırgan tutumlarını kınamak, 3'ü ise güvenlik birimlerimize ve kurumlarımıza yönelik terör saldırılarına ilişkin bildiri olarak ilan edilmiştir. Diğer ortak bildirilerse Srebrenitsa Soykırımının 28. Yıl Dönümü Hakkında, Fransa Ulusal Meclisinin Sözde Soykırım Kararına Karşı, Kıbrıs Barış Harekatı'nın 50'nci Yıl Dönümü konulu ortak bildirilerdir." diye konuştu.

Kurtulmuş, 28. Yasama Dönemi'nde çeşitli konularda 104 ayrı TBMM kararı alındığı bilgisini verdi.

Bu yasama döneminde Karma Komisyona havale edilen tezkere sayısının 941 olduğunu belirten Kurtulmuş, aynı dönemde TBMM Başkanlığına verilip işleme alınan yaklaşık 35 bin 179 yazılı soru önergesinden 24 bin 381'nin cevaplandırıldığını, cevaplandırmaların süresinde yapılabilmesi için her yıl düzenli olarak Başkanlık tarafından yürütmeye bilgilendirme yazıları yazıldığını anlattı.

Milletvekillerin TBMM Başkanlığına verdiği yazılı soru önergelerine ilişkin de Kurtulmuş, 28. Dönem'de TBMM Başkanı'na yöneltilen yazılı soru önergesi sayısı 189 olduğunu, bunlardan 172'sinin süresi içerisinde cevaplandırıldığını, 5 önergenin ise cevap süresinin devam ettiğini bildirdi.

Bu dönemde Meclis araştırması açılması kabul edilen 53 araştırma önergesinin konusuna göre birleştirilerek TBMM Genel Kurulunda görüşüldüğünü ve 9 Meclis Araştırması Komisyonu kurulduğunu ifade eden Kurtulmuş, Balıkçılık ve Su Ürünleri Sektöründe Yaşanan Sorunları Araştırma Komisyonu'nun çalışmalarını tamamladığını ve raporlarının basılarak dağıtıma verildiğini söyledi.

"Büyük fedakarlıkla yaz aylarında çalışıldı"

"Terörsüz Türkiye" hedefi doğrultusunda TBMM'de kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun Meclis tarihinde fevkalade önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Terörün Türkiye'nin gündeminden tamamen çıkartılması, toplumsal bütünleşmenin temin edilmesi, milli birlik ve kardeşliğimizin pekiştirilmesi, özgürlük, demokrasi ve hukuk devleti alanlarında çalışmalar yapmak üzere kurulan, TBMM'de temsil edilen siyasi partilerin grubu olanlarından 5'nin ve grubu bulunmayan 6 partinin katılımıyla gerçekleşmiş, fevkalade yüksek demokratik seviyesi olan komisyon çalışmalarını sürdürmüştür, sürdürmektedir. 16 toplantı gerçekleşti, bu toplantılarda yaklaşık 70 saate yakın çalışma yapıldı ve 3 bin 500 sayfaya yakın tutanak tutuldu. 16 toplantıdan sadece ikisi konunun ve konuşmacıların vereceği bilgilerin hassasiyeti dolayısıyla basına kapalı yapıldı. Onların hepsi de kayıt altına alındı. Bu komisyonlarda STK'lerin temsilcileri, başta şehit ve gazi yakınlarımız olmak üzere Türkiye'nin farklı kesimlerini temsil eden gruplar dinlendi. Yaklaşık 130 kurum ve kuruluş dinlendi, bilgi ve görüşleriyle güçlü bir müktesebat ortaya konulmuş oldu. Ümit ederim ki, en kısa süre içerisinde atacağımız diğer adımlarla birlikte komisyon hem dinlemeler çerçevesinde hem de atılan adımların gerektirdiği çerçevede yapılacak düzenlemelerle ilgili bir çalışmayı tamamlayacak ve raporu TBMM Genel Kurulu'na tevdi edecektir."

TBMM Başkanı Kurtulmuş, bu komisyonun bir anayasa değişikliği komisyonu veya bir siyasi partinin görüşlerini ifade eden bir komisyon olmadığını ifade ederek, komisyonun, Türkiye'de toplumun büyük kesimini temsil eden siyasi partilerin bir araya gelerek milli birliği ve beraberliği sağlamak için oluşturulduğunu vurguladı. Kurtulmuş, "Büyük fedakarlıkla yaz aylarında çalışıldı. Komisyonu, neredeyse hiç kimse bir diğerine sesini yükseltmeden, hiç kimse kendi gündemini komisyona dayatmadan bugüne kadar getirmek mümkün oldu. İnşallah hayırlı sonuçlarla komisyon görevini tamamlayacak ve bundan sonrası da TBMM Genel Kurulu'nun sorumluluğunda olacak." ifadesini kullandı.

28. Yasama Dönemi'nde Genel Kurul'da 257 birleşimin gerçekleştiğini ve yaklaşık 2 bin saate yakın çalışma olduğunu anlatan Kurtulmuş, bu süreçte 80 bin sayfayı aşkın tutanak tutulduğunu belirtti.

Kurtulmuş, son yasama yılında da ikili ve çok taraflı ilişkilerin güçlendirilmesine katkı için gerçekleştirilen ziyaretlerin yanı sıra ülke parlamentoları, uluslararası parlamenter asambleler ve uluslararası kuruluşlarla temaslarının hız kesmeden sürdürüldüğünü belirtti.

Dostluk grubu üyesi bulunan ülke sayısının 147'ye çıkarıldığını bildiren Kurtulmuş, "Ayrıca TBMM Başkanı olarak 3. Yasama Yılı'nın başından itibaren 7 ülkeye ikili ziyarette bulundum, 8 uluslararası toplantıya iştirak ettim, 12'si cumhurbaşkanı/devlet başkanı, 81'i senato/meclis başkanı düzeyinde olmak üzere 144 ikili görüşme gerçekleştirdim. Ayrıca 19 senato ve meclis başkanını da ülkemizde ağırladık." diye konuştu.

TBMM'nin kapılarının halka açık olmasına önem verdiklerini vurgulayan Kurtulmuş, "1 Ekim 2024'ten bu yana TBMM'yi 404 bin 969 kişi ziyaret etmiştir. Bu insanlardan yaklaşık 140 binine rehberlik hizmeti sunulmuş, 3 bin 82 kişiye de 'Halk Günü' kapsamında TBMM gezdirilmiştir. Bunun yanında Kurtuluş Savaşı Müzemizin 623 bin 766 kişi tarafından, Yalova Atatürk Köşkü'nün de 57 bin 620 kişi tarafından ziyaret edilmiş olması, bizim için fevkalade önemlidir." ifadelerini kullandı.

Florya Atatürk Köşkü ve Sosyal Tesisleri'nde güçlendirme ve restorasyon çalışmalarının tamamlandığını ve hizmete açıldığını aktaran Kurtulmuş, Atatürk Deniz Köşkü'nün restorasyonun ise titiz bir şekilde devam ettiğini bildirdi.

Kurtulmuş, 28. Yasama Dönemi'nde tamamen şeffaf olarak noter huzurunda çekilen kura sonucuna göre bugüne kadar 225 adayın sürekli işçi kadrosuna atandığını, bu yıl da 264 kişinin sürekli işçi kadrosuna atama işlemlerinin tamamlandığını kaydetti.

Araştırma ve bilgi sunumu hizmetleri kapsamında 1002 konu odaklı araştırma gerçekleştirildiğini dile getiren Kurtulmuş, ayrıca TBMM Kütüphanesi Açık Erişim Sistemi'nden 4 milyon 780 bin kişinin faydalandığını aktardı.

Kurtulmuş, bir başka güçlü taraflarının ise Arşiv Yönetim Sistemi olduğuna dikkati çekerek "Burada bulunan sayfa sayısı da 10 milyonu aşmıştır. Kütüphanedeki süreli yayınlardan 718 dergi ve 78 gazete, ilk sayılardan itibaren temin edilmiş ve onlar da kurum içerisinde milletimizin faydalanmasına açılmıştır. Bir başka önemli konu, Osmanlı Türkçesi ile yazılı tüm arşiv belgeleri dijitalleştirilmiş ve kayıt altına alınmıştır." değerlendirmesini yaptı.

Önemsedikleri bir başka projenin ise "Dijital Parlamento" ve "Kağıtsız Parlamento" çalışmaları olduğunun altını çizen Kurtulmuş, siyasi parti gruplarıyla mutabakat sağlanarak 176 milyon sayfa kağıt tasarrufunun sağlandığını aktardı.

Kurtulmuş, "Yeşil Parlamento" çalışmaları kapsamında yıllık 750 bin kilovatsaat elektrik üretiminin planlandığını bildirdi.

Önceki yıllarda TBMM'de 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarının "resmi tören" şeklinde geçtiğini anlatan Kurtulmuş, bu kutlamaların "millet kutlamaları" haline dönüşmesi için 2 yıldır çalışmalarını sürdürdüklerini bildirdi.

Kurtulmuş, TBMM'de bu yıl 23 Nisan haftasında yapılan etkinliklere 60 bin kişinin, "Meclis Bahçesi Çocuk Bahçesi" etkinliğine de 12 bin kişinin katıldığını, çok sayıda üniversite ve devlet kurumunun da bu süreçlere destek verdiğini söyledi.

"Bir yıl içerisinde 175 bin hastaya poliklinik hizmeti sunuldu"

Meclis Hastanesinde 25'i uzman olmak üzere 120 kişilik kadro ile hizmet verildiğini belirten Kurtulmuş, "Bir yenilik olarak check-up hizmetleri Meclis'te verilmeye başlandı. Ayrıca Ankara'daki 3. basamak kamu hastaneleri ile iş birliği yapılarak ileri tetkik ve yatarak tedavi gerektiren hastaların doğrudan bizim hastanenin takibinde ilgili yere ulaştırılması da temin edildi. 1 yıl içerisinde 175 bin hastaya poliklinik hizmeti sunuldu." dedi.

Bütçeyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, şu ifadeleri kullandı:

"2024 yılı bütçesinde, iki yıl içerisinde yapılan aktarmalarla birlikte, 10 milyar 946 milyon 620 bin liraydı. 2024 Bütçesi'nin yıl sonu gerçekleşme oranı yüzde 99,8'dir. Sayıştay tarafından yapılan inceleme, TBMM Dış Denetim Raporları'ndaki incelemelerle de bütün harcamaların yerinde ve evraka müstenit olarak yapıldığı tesvik edilmiştir. 2025 Yılı Bütçemiz, 17 milyar 817 milyon 190 bin lira olarak kanunlaşmıştır. Bugün itibarıyla bu ödeneğin yaklaşık 12,6 milyar lirası yani yüzde 71'i harcanmıştır. 2026 Yılı Bütçe Teklifi, 27 milyar 235 milyon 264 bin liradır. Bu harcamaların yüzde 82,3'ü cari giderlerden, yüzde 17,7'si ise yatırım giderlerinden oluşmaktadır.

Görüldüğü gibi 2026 bütçesinin yüzde 66,3'ü büyük oranda personel, SGK giderleri ve tedavi giderlerinden oluşmaktadır. Ayrıca yasa gereği Kamu Denetçiliği Kurumuna hazine yardımı 469 milyon 737 bin lira olarak belirlenmiş, bu da toplam bütçemizin yüzde 1,7'sini oluşturmaktadır. Ayrıca yine yasa gereği Radyo ve Televizyon Üst Kuruluna hazine yardımı olarak TBMM'den verilen 1 milyar 583 milyon 976 bin lira bir pay söz konusudur. Bu da toplam bütçemizin yüzde 5,8'ini oluşturmaktadır. 2026 Yılı Bütçe Teklifimiz, 2025 Yılı Başlangıç Ödeneği olan 17 milyar 817 milyon 190 bin liraya göre yüzde 52,9 oranında artarak 27 milyar 235 milyon 264 bin lira olmuştur."

Kurtulmuş, 2026 yılı bütçesinin hayırlı olmasını diledi.

Kaynak: AA