Sıfırdan milyonerliğe şeklinde bir haber görünce okumadan geçemeyiz.

Hem de pür dikkat.

Tv haberlerinde rastlarsak böylesi bir habere, ses ayarını biraz daha yükseltir, ayrıntıları büyük bir ilgi ve merakla izleriz.

Nedense başkalarının başarısı ile ilgili haberler daha çok dikkatimizi çeker.

Artık takdir duygusu mu, kıskançlık mı bilemem.

Ama hangi duyguyla olursa olsun aklımızın bir köşesinde tutup, ilk fırsatta ilginç milyonerlik öyküsünü eşe dosta aktarmaktan geri kalmayız.

Antalya'nın Serik ilçesinde bir kadının, kayınvalidesiyle hurda akü toplayarak başladığı işte kendi iş yerini açıp tek başına araçların aküsünü değiştirerek milyoner ouşunun öyküsünü okuyunca 'Helal olsun' diye geçirdim içimden.

Kendisi gibi sıfırdan başlayacak hemcinslerine öğüdünü de aktarmak istedim. Şöyle sesleniyor kadın müteşebbis:

'Her işin olduğu gibi bu işin de zorlukları var. Buradan hemcinslerime şunu söylemek istiyorum, bir bayan isterse her şeyi yapar. Yani kolay ya da zor iş demeyin rızkınızı her şekilde kazanırsınız' .

Feleğin sillesini yemiş dardakilere umut olur belki düşüncesiyle de aktardım.

Bir de tersi durumlar vardır.

Milyonerlikten, dilenciliğe gibi…

O tür haberler de merak uyandırır ama yarattığı duygular çok farklıdır.

Kıskançlık da barındırır, üzüntü de…

Okuyan, tanık olan ya da bir başkasından duyan çoğu kişi için ''Eee…Ne oldum demeyeceksin'' türünden bir duyguya kaynak oluşturur.

Kendi durumunu unutup 'vah vah'' diye yakınmalara da…

Bir de avantadan zengin olup yolunu şaşıranlar vardır.

Piyangodan büyük ikramiye kazanıp da, gittiği gazinoda gelen hesap yüzünden cinayet işleyip, cezaevine giren adam misali.

Beşer, şaşar diye boşuna söylememişler.

Doğrusu, çalışıp, kazanmak, sonra da yaşamın keyfini çıkarmak.

Bizim memlekette pek sık görülen bir şey değil ama var böyleleri de;

Genç adam sahilin bir köşesinde sırtını yaslamış bir ağaca doyumsuz manzarayı seyrediyor mutlu bir ifadeyle... Bir elinde viski kadehi, öteki elinde Havana purosu keyif çatıyor...

Onu gören yaşlıca bir kişi yanına yaklaşıp, çıkışmış hafiften:

'Oğlum bu ne hal… Önce bir işe gir. Çalış, çabala para biriktir, zengin ol olabiliyorsan. Sonra gel böyle keyif çat''

Genç adam, purosundan bir nefes daha çekip yanıtlamış gülerek:

'Amcacığım, ben ne yapıyorum sanıyorsun''

Hayat bu…

Zenginlik de var,

Sefalet de…

İki ucun ortası da…

Ayarı kaçırmamak,

Hedeften şaşmamak gerek.