Yeni Yol Partisi Grup Başkanvekili ve Muğla Milletvekili Selçuk Özdağ, TBMM Genel Kurulu’nda Cumhurbaşkanlığı bütçesi üzerine konuştu. Dünyada 3 sistemin olduğunu, ancak cumhurbaşkanlığı sisteminin olmadığını dile getiren Özdağ, “Ne var? Başkanlık sistemi var. Ne var? Yarı başkanlık var. Ne var? Parlamenter sistem var. Peki, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi ne zaman kuruldu? 2017 yılında kuruldu. 2017'de bir referandumla beraber defakto olarak devam ederken hukukileştirildi ve yola çıktı” sözleriyle eleştirdi.

Bu sisteme ‘Türk Tipi’ adının verildiğini dile getiren Özdağ, Türk kelimesine karşı bir hakaret olarak kabul ettiğini söyledi. Özdağ şöyle devam etti:

“Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi bir sistemdir. Nasıl ki diğerleri Amerikan sistemi değilse, Fransız sistemi değilse bu da aynı şekilde bir sistemdir, sistemin kendi adıyla hitap edilmesi doğrudur. İkinci olarak şunu söyleyeyim! Yüz elli yıllık bir tarihimiz vardı. Neydi? Parlamento tarihimiz vardı, yüz iki yıllık cumhuriyet tarihimiz var. Aynı zamanda, yetmiş beş yıllık da bizim çok partili hayata geçişimizle beraber bir demokrasi tarihimiz, demokrasi tarihimizle birlikte de o günden bugüne biriktirdiklerimiz var değerli arkadaşlar. Peki, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemi iktidara özgü bir sistem.”

DENGE DENETLEME ORTADAN KALKTI

Sistem ile birlikte denge, denetleme sisteminin ortadan kaldırıldığını ifade eden Özdağ, sistemin tarihin tekerleğini yüz elli yıl geriye döndürdüğünü kaydetti. İktidar vekillerinin bu sistemde millete yüzünüzü döndüremediğini iddia eden Özdağ, “Neden döndürmüyorsunuz söyleyeyim: Bakanları kim atıyor? Cumhurbaşkanı atıyor. Peki, bu bakanların milletvekillerine karşı sorumluluğu var mı? ‘Var’ diyecekler iktidar partililer; var, var, doğru, nöbete geliyorlar buraya. Bizim haberimiz oluyor mu muhalefet milletvekilleri; CHP'liler, DEM'liler hatta Milliyetçi Hareket Partililer, İYİ Partililer, YENİ YOL'cular sizin haberiniz oluyor mu? Olmuyor! Demek ki bunların milletin milletvekillerine karşı bir sorumlulukları yok, iktidara karşı sorumlulukları var” ifadelerini kullandı.

MİLLETE KARŞ SORUMLULUK VAR MI?

Eleştirilerini sürdüren Özdağ, “Millete karşı sorumluluğu var mı?” sorusu ile şöyle devam etti:

“Millete karşı da sorumluluğu yok. Neden yok? Çünkü bu kişiler milletle beraber değiller, milletin içinde değiller. Kime karşı sorumlular bunlar? Cumhurbaşkanına karşı sorumlular, Cumhurbaşkanı onlarla hemhâl olacak ve onlar da -açık ve net söylüyorum, Sayın Cumhurbaşkanı beni bağışlasın, kusura bakmasın, açık ve net söyleyeceğim- Sayın Cumhurbaşkanını kandırıyorlar. Yaptıkları hizmetleri tam ve kâmil manada anlatmıyorlar, yaptıkları eksiklikleri de saklıyorlar onlar.”

“1157 KANUN TEKLİFİ VE 40 BİN SORU ÖNERGESİ DEĞERLENDİRİLMEDİ”

Selçuk Özdağ’ın vekiller üzerinden yaptığı eleştirilerden biri de meclisin kanun yapma konusundaki tutumu oldu. Meclisin 3 görevinin olduğunu dile getiren Özdağ, “Kanun yapmak. Kanunu biz mi yapıyoruz? Hani Cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemiyle beraber bu kanunu kim yapacaktı? Milletvekilleri yapacaklardı. Bu Parlamentodaki muhalefet milletvekillerinden 1157 kanun teklifi verildi, bir tanesi bile burada değerlendirilmedi ve değere kabul görmedi bu kanun teklifleri. Soru önergelerimiz... Herhâlde öyle tahmin ediyorum bizim 17 bin civarında soru önergemiz var. Milletvekilleriyle beraber 30, 40 bini geçmiştir. Bir tanesine, bir soru önergesine doğru dürüst, net bir cevap alabilmiş değiliz. Ya ipe un seriyorlar ya arabayı yokuşa seriyorlar veya mevzuat hazretlerini bize gönderiyorlar ve ardından da diyorlar ki; ‘Biz denetleniyoruz’. Arkadaşlar hükümeti öncelikle Sayıştay denetler değil mi? Sayıştay denetleyebiliyor mu? Denetleyemiyor. İkinci olarak teftiş kurulları denetler. Onlar denetleyebiliyor mu? Denetleyemezler. Üçüncü olarak kim denetler; medya denetler. Medya denetleyebiliyor mu? Hayır denetleyemiyor medya. Dördüncü olarak milletvekilleri soru önergeleriyle denetler. Soru önergelerini verdiğimiz zaman denetim mekanizmaları işlemezse bu bakanlar kime karşı hesap verecekler” değerlendirmesi yaptı.

Muhabir: Cemil Cahit Saraçoğlu