Prof. Dr. Arıcan, konuşmasında, yükseköğretim kurumlarının yalnızca ders kitaplarından, sınavlardan ve sınav takvimlerinden ibaret olmadığını, aynı zamanda insanlığın ortak vicdanına ve değerlerine karşı sorumluluk taşıdığını belirtti. Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) resmi yazısında vurgulanan Gazze’deki sivil mağduriyetlere dikkat çekilerek, kadınların, çocukların, yaşlıların ve hastaların yaşadığı acıların insanlık tarihine kara bir leke olarak düştüğü ifade edildi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın, üniversitelerin açılış törenlerinde ve derslerinde Gazze meselesinin gündeme alınması yönündeki çağrısına da değinen Prof. Dr. Arıcan, ASBÜ’nün bu çağrıya en güçlü şekilde destek verdiğini belirtti.
Kudüs Çalışmaları ve Akademik Faaliyetler
Konuşmada, ASBÜ bünyesinde Kudüs ve Filistin konusunda yürütülen akademik çalışmalar ayrıntılı şekilde hatırlatıldı. Üniversite bünyesinde faaliyet gösteren Kudüs Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (KAM)’ın, öğrenci sempozyumları, sertifika programları, lisansüstü eğitim faaliyetleri, yayınlar ve uluslararası iş birlikleriyle önemli bir rol üstlendiği ifade edildi.
Ayrıca, ASBÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü bünyesinde açılan Kudüs Çalışmaları Tezli Yüksek Lisans Programı’nın, Türkiye ve İslam dünyasında bu alanda açılmış ilk lisansüstü programlardan biri olduğu ve uluslararası öğrencilere de açık bulunduğu aktarıldı.
Daha önce düzenlenen “Filistin-İsrail Çalışmaları Öğrenci Sempozyumu”, “Nehirden Denize Özgür Filistin Sempozyumu”, “İsrail’in Filistin’de İşlediği İnsan Hakları ve İnsancıl Hukuk İhlalleri Paneli” gibi etkinlikler hatırlatılarak, ASBÜ’nün bu alandaki akademik sorumluluğunu uzun süredir yerine getirdiği vurgulandı.
Yeni Akademik Yol Haritası
Prof. Dr. Arıcan, önümüzdeki dönemde Kudüs Çalışmaları Merkezi bünyesinde yeni sertifika programları açılacağını, lisansüstü öğrenci sayısının artırılacağını ve uluslararası akademik iş birliklerinin genişletileceğini belirtti. Filistinli akademisyenlerle ortak projeler, seminerler ve yayınlar yapılacağı, ayrıca insan hakları, uluslararası hukuk ve savaş suçları konularında disiplinlerarası araştırmalara daha fazla kaynak ayrılacağı açıklandı.
Konuşmada, bilimsel faaliyetlerin yalnızca bilgi üretmekle sınırlı olmadığı; aynı zamanda adalet, merhamet ve özgürlük arayışını da beslemesi gerektiği vurgulandı. “Bilim, eğer zulme sessiz kalırsa, bilgeliğin ışığı söner.” ifadesiyle bilimsel bilginin vicdanla birlikte ilerlemesinin önemine işaret edildi.
Gazze’nin Çığlığı, İnsanlığın Vicdanı
Prof. Dr. Arıcan, Gazze’de yaşanan trajedinin yalnızca bir coğrafyanın değil, tüm insanlığın meselesi olduğunun altını çizerek, “Gazze’nin çığlığı, Kudüs’ün hatırası, Filistin’in yaraları… Bunlar sadece tarih değil, bugünümüzün ve geleceğimizin sorusudur.” sözleriyle konuşmasını tamamladı.
ASBÜ’nün, yeni akademik yılı vicdan, adalet ve bilimin ortak ışığında açtığı belirtilirken, üniversitenin bu süreçte hem ulusal hem de uluslararası düzeyde insani ve akademik sorumluluklarını sürdüreceği vurgulandı.