Dillere pelesenk olmuştu:

''İnleyen nağmeler''

Zeki Müren'in eşsiz sesi ayrı bir lezzet katardı o güzelim mısralara…

Dinleyenler, mest olur, şarkının sözlerindeki gibi bir rüya alemine dalardı:

''Uçan kuşlar, martılar,

Yeşil tatlı bir bahar…''

Dinleyerek, hayal ederek,

Mırıldanarak geldik bugünlere…

Ama o rüya bir türlü gerçekleşemedi…

''Yeşil, tatlı bir bahara'' erişemedik.

''Arzular'' hep oldu ama ''zevk'' denilen şeye hasret kaldık.

Tıpkı seçim dönemlerinde vaat edilen uçuk- kaçık projeler gibi…

Siyasi tarihimizde çoktur örnekleri…

Şöyle gerilere doğru bir yolculuk yapıp, milletvekili adaylarından bazılarının seçilmeleri halinde gerçekleştireceklerini söyledikleri uçuk-kaçık vaatlerden birkaçını hatırlayalım dilerseniz.

-Asgari ücret 3 bin TL olacak. Milli paranın devreye sokulmasıyla Amerikan doları morga gönderilecek.

-Tarımda sulama suyu sıkıntısını gidermek için her ilçeye bir gölet yapılacak.

-Yeni Hasankeyf'e bir kilometrelik köprü yapılacak. Buradan Dargeçit'e kadar gemiyle gidilecek

- Her ile bir havaalanı yapılacak…

Daha neler neler!

Genel seçimlerde böyle de yerel seçimlerde durum faklı mı?

Tabii ki değil…

Neden olmadığını gelin hep birlikte hatırlayalım…

İşte geçmişten örnekler:

Ankara Büyükşehir Başkanlığı yarışında serdedilen vaatlerden bir demet:

''-Ankara'nın sekiz ayrı girişine dev heykellerden restoranlar yapmak,

-Ankara Kalesi'nin Hıdırlık Tepe mevkiinde iki dev yolcu uçağı maketini 50 metre yüksekliğindeki özel direkler üzerine oturtarak doyumsuz manzaralı restoran yapmak,

-Çubuk Barajı yakınlarındaki ormanlık araziyi safari alanına dönüştürmek.''

Neydi şarkının sözleri;

Bir rüya ki orda hep…

Ne yaparsınız?

Gönül bu fren tutmuyor…