TBMM'de partisinin grup toplantısında konuşan Bahçeli, konuşmasında KKTC'deki seçimlerden Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkan satır başları şu şekilde:

"81 Düzce'den sonra 82'nin KKTC olması artık hayat memat konusudur!" KKTC seçimleri çok az katılımla gerçekleşti.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin 6. Cumhurbaşkanı’nı seçmek maksadıyla geçtiğimiz pazar günü Kıbrıs Türkleri sandık başına gitmişlerdir. Seçmen sayısının 218 bin 313 kişi olduğu bu seçimde, katılım oranı yaklaşık yüzde 62,83 düzeyinde gerçekleşmiştir.
Bu suretle Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Sayın Tufan Erhürman, kullanılan oyların yüzde 62,80’ini alarak yeni Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne saygı, şükran ve takdirle anılacak hizmetleri geçen Sayın Ersin Tatar ise kullanılan oyların yüzde 35,77’sini alarak bu demokratik yarışta maalesef geride kalmıştır. Kıbrıs'ın güvenlik ve geleceği Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenlik ve geleceğiyle bir ve aynıdır."

"ÖRGÜTÜN TÜM BİLEŞENLERİ SİLAH BIRAKMALIDIR"

Bahçeli konuşmasında Terörsüz Türkiye sürecine de değinerek sürecin yıpratılmaya çalışıldığını söyledi. MHP lideri Bahçeli konuşmasında "Son günlerde Terörsüz Türkiye adımları yıpratılmaktadır. Son günlerde bir komplo mekaniği devreye sokuldu. İmralı sözünü tutmuştur. Örgütün tüm bileşenleri silahları bırakmalıdır.
Terörsüz Türkiye'yi bozmak istiyorlar. Siyasi ihtiraslarla aşırıya kaçmak bir şey getirmez.
Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Terörsüz Türkiye hedefimiz, bu bütünlüğü korumak, kollamaktır. Son günlerde terörsüz Türkiye adımlarını yıpratmak, yıkmak ve yıldırmak üzerine kurgulanmış, farklı gerekçelerle ilerletilen komplo mekaniği devrededir. Türk milletinin sinir uçlarına dokunan söz, iddia ve ihtiraslı istekler, barış, huzur ve kardeşlik ortamını sulandırmaya matuftur. Terörsüz Türkiye bölünmüş, bölünmesi hayal edilmiş, çatısı çökmüş bir Türkiye'nin kisvesi, gizli sığınağı değildir. Hizmet edenler, tarih ve hukuk huzurunda kaçamayacakları mükellefiyet altındadır. Kervan yoldayken olmayan ganimetin paylaşım telaşına düşmek, iyi niyetle izah edilemeyecek sapmadır.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu değerleriyle Türk milletinin birliğini, dirliğini ve dayanışma azmini kıracak hiçbir dayatma veya teklifin geçerliliği ve konuşmaya değecek tarafı yoktur. Olması düşünülemez!
Milletimiz bellidir, adı Türk milletidir. Ne yapacaksak bu millet gerçeğinden ilham olarak yapacağız. Devletimiz Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Devlete ortak koşmak, otorite paylaşımını ümit etmek, demokrasiyi ufalayarak özerkliğe kılıf aramak sonu uçuruma açılan kontrolsüz araçlardır.
Anayasa'nın 66. maddesiyle ilgili polemik yapmak, zemin yoklamak abesle iştigadir, sonu hüsrandır." şeklinde konuştu.

Muhabir: Nursel Dilek Manavbaşı