Küçükçekmece 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, aralarında Cemil Koç'un da bulunduğu 8'i tutuklu 9 sanıkla, müşteki Esra Tokyaz, sanık ve taraf avukatları ile çok sayıda izleyici katıldı. Duruşmada yoğun güvenlik önlemleri alındı.

'CEMİL, AYŞE'Yİ MANİPÜLE ETTİ'

Duruşma salonunda tarafların hazır edilmesinin ardından Esra Tokyaz konuştu. Tokyaz, "Ayşe benim ikiz kardeşim. Biz öldüğü güne kadar hiç ayrılmadık. Ben, Ayşe sağlık okumak istediği için okulumu ona göre tercih ettim; aynı okula yerleştik. Ayşe, Cemil'le tanıştı. Cemil, Ayşe'yi manipüle etti. Onu evlilik vaadiyle kandırdı. Kardeşim yaşı gereği kandı. Cemil, bize kendini 'Cem' olarak tanıttı, yazılımcı olduğunu söyledi. Ayşe onun yanına geldiğinde sevdiği müzikleri açıyordu. Bize sürekli kıyafetlerimize dikkat etmemizi, namaz kılmamızı söylüyordu. Ben o dönemlerde Cemil'i hep görüntülü konuşmalarda görüyordum. Ben de Ayşe'ye, 'Onunla tanışalım, nasıl biri görelim' dedim. Bir gün Cemil'in evine Ayşe'yle birlikte gittik. Biz Cemil'i tanımak istedik ama kendini tanıtmadı. Evinde şişe çevirme oyunu oynamak istedik. 'En büyük pişmanlığın ne?' sorusuna cevap vermedi. O gün bir şeyler olduğunu anladım. Bunu Ayşe'ye söylediğimde kardeşimle aram açıldı. Cemil, kardeşimi daha da manipüle etti. Bizim görüşmemizi istemedi. Ayşe'ye sürekli, 'Kardeşin seni kıskanıyor' diyordu. Cemil bize ve Ayşe'ye iftiralar atıyordu" dedi.

'CEMİL'İN ONA KOKAİN VERDİĞİNİ SÖYLEDİ'

Esra Tokyaz "Ayşe'ye o kadar odaklandım ki okula ve arkadaşlarıma gidemedim. Bir gün ayrıldılar. O evde rulo şeklinde, ortası yanık bir para buldum. Ayşe'ye sordum, bana söylemedi. Evde evraklar vardı, baktım ama bir şey bulamadım. Ayrıldıktan sonra Ayşe çok ağlıyordu. Bana bir şeyler anlatsın diye onunla iyi geçinmeye çalıştım. İstanbul'da gezilecek yerler listemiz vardı, gezmeye gittik ama Ayşe çok moralsizdi. Bir gün Florya'da konuşurken bana, Cemil'le Eskişehir'e gittiklerini, orada Cemil'in ona kokain verdiğini, genzinin yandığını ve çok ağladığını söyledi. Ona kızdım. Bir süre sonra Cemil'le tekrar ayrıldıklarında, Cemal Ayşe'yi aradı, 'Size çok üzülüyorum, sizi barıştıracağım' dedi. Bir sabah kalktığımda Ayşe, Cemil'in yanına Eskişehir'e gitmişti. Yurdumuzu değiştirmek zorunda kaldık. Eşyaları tek başıma taşıdım; normalde Ayşe buna asla izin vermezdi ama gelmedi" ifadelerini kullandı.

'AYŞE'NİN DUDAĞI PATLAMIŞ, GÖZÜNDEN KAN AKIYORDU'

Tokyaz, "Bir gün yurda geldi; yalnız değildi, yanında Cemil vardı. O gün Ayşe kuzenimizde kaldı. Kuzenimle konuşurken, 'Olayları Ayşe abartıyor' denildi. Bir gün Cemil, Ayşe'yi sürpriz bahanesiyle evine çağırdı. Ben de Esra yalnız kalmasın diye yanına gittim. Hastanede staj yapıyorduk; stajı Cemil ayarlamıştı. Bir gün Cemil'in evinde siyah bir silah gördüm. Ayşe'ye anlattım; bana 'Biliyorum, dün akşam dışarı ateş etti' dedi. Bir gün yemek yedik, sonra uyumuşum; sabah olmuştu. Staj kıyafetlerimle uyuyakalmıştım. Sabah kapı çaldı, gelen Cemil ve Ayşe'ydi. Ayşe'nin dudağı patlamış, gözünden kan akıyordu. Sorduğumda lens takarken olduğunu, dudağını ısırdığını söyledi. 'Beni salak mı sanıyorsunuz?' deyince beni evden kovdular. Ayşe'yle hastaneye gitmek istedim. Cemil bana 'Nereye gideceksiniz, paran mı var?' dedi ve üzerime yürüdü. Ayşe'yle yalnız konuşmak istedim. O odada Ayşe ağladı. Cemil bizi çağırdı. Titriyordum. Evden çıkmak istedik, Ayşe bana 'Esra bu adam manyak' dedi. Asansöre indik, aşağı inerken Cemil Ayşe'ye tokat attı. Ayşe telefonunu almak için eve girdi, kapı yüzüme kapandı. Sonra kapı açıldı, Ayşe için tekrar girdim. Kimliğimin olduğu çantayı asansörde bıraktım. Cemil bana 'Sen gideceksin, Ayşe burada kalacak' dedi. Kabul etmedim. Ayşe'yi almak için saatlerce direndim. Bana 'Sen Ayşe'yi kötü yola sürüklüyorsun' dedi.

'GİT POLİSE VER BENİ, BANA KİMSE BİR ŞEY YAPAMAZ'

Esra Tokyaz, "Bir gün bize tişört alalım diye para attı. Metrobüste tartıştık, eve gitmek istemediğimi söyledim. 8 Temmuz'da Esra bana bu evden gitmem için bir video gönderdi. Bu videoyu mahkemeye sunmak istiyorum. O gün eve döndüm. Beni kovunca Ayşe'yle gitmek istedim ama çıkmasına izin vermedi. Bana 'Evden gitmek için 2 dakikan var, Ayşe'nin tercih yapması için 5 saniyesi' dedi. Saymaya başladı. Ayşe onun yanına oturdu. Cemil bana 'Süren doldu' dedi ve beni kolumdan tutup dışarı çıkardı. Ayşe ağlıyordu. Yurda giderken Ayşe'yi aradım, telefonu Cemil açtı. 'Uyuyor' dedi. Görüntülü aradım; yine Cemil açtı, sonra Ayşe'yi gösterdi. Yüzünün yarısı görünüyordu, gözü tamamen şişmişti. Ekran görüntüsü aldım. Ablalarımı aradım ama bana inanmadılar. Çıkışta Mecidiyeköy'de buluştuk, C.A. getirmişti. Ayşe büyük bir güneş gözlüğü takmıştı, hiç böyle takmazdı. Gözüme bakmadı. 'Cemil kendini affettirecek' dedi. Kabinde yüzü mosmordu. Hatay'a gidelim dedim, 'Keşke' dedi. Annemle görüntülü konuşturdum. C.A. da 'Cemil Ayşe'yi çok sever' dedi. Ayşe mahcup şekilde 'Görüşürüz' dedi ve gittiler. Sonrasında Ayşe'ye ulaşamadım. 9 Temmuz'da Yeşilköy'e gittim. Cemil beni aradı, hakaret etti. Bahçelievler'e çağırdı ama kimse gelmedi. Eve döndük. Kapıyı Cemil açtı. Ayşe'yi sorunca 'Bir yerlere bıraktım' dedi. Ayakkabıları görünce şüphelendim. Eve girmeme izin vermedi. 'Git polise ver beni, bana kimse bir şey yapamaz' dedi. Yurda döndüm, Ayşe'nin gelmediğini söylediler. Cemil'in sitesine gittim, polis geldi. Bir şey yapamayacaklarını söylediler. Sonra polis merkezine gittim. Cemil'in adını verince polisler 'O bizim arkadaşımız' dedi. Saatlerce oyalandım. Aramalarda evin pis olduğu, yüksek sesli müzik olduğu söylendi" diye konuştu.

ARA KARAR AÇIKLANDI

Mahkeme; eksik hususların giderilmesine, 1 sanık hakkında uygulanan adli kontrol tedbirinin devamına, tüm tutuklu sanıkların tutuklululk halinin devamına, 3 kişinin bir sonraki celsede tanık sıfatıyla dinlenmesine, tutanağı düzenleyen polis memuru hakkında zorla getirme kararı çıkarılmasına, sanık Cemil Koç’un banka hesaplarının incelenmesine, Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülürken dosyaları Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilen polis memuru sanıklar Z.B. ve N.Ç. hakkında dosyanın akıbetinin sorulmasına ve duruşmanın 24 Mart 2026 tarihine ertelenmesine karar verdi.

'CEMİL KARDEŞİNİ ÖLDÜRMÜŞ DEDİLER '

Cemil'in kendisini görüntülü aradığını söyleyen Esra Tokyaz, "Ayşe'yi kıskandırmak için bir yere gittiğini söyledi. Karakolda bir polis bana sosyal medyadan yazdı, küfür etti, beni Şirinevler'e çağırdı. Kanarya Polis Merkezi'nde 15-20 erkek polis tarafından sorgulandım. Bana 'Duygu sömürüsü yapma' dediler. Dizlerim kan revan içindeydi. Bir kadın polis gelip bana 'Cemil kardeşini öldürmüş' dedi. Bayıldım. Sonra yalan dediler. Ertesi gün Adli Tıp'a gittim. Ekranda 'Ayşe Tokyaz otopsisi devam ediyor' yazısını görünce anladım. DNA verdim. Ölüm belgesini görünce yıkıldım. Ayşe'yi Hatay'a götürdük. Ben öldüm, Ayşe ölmedi. Onun adına kütüphaneler açtım. Cemil Koç, Ayşe'nin darbedildiği fotoğrafı kendi çekti. O fotoğrafı dosyaya sundum. 'Merdivenden düştü' desin diye. Beni Murat Arslan adlı biri aradı, para ve araba teklif etti. Reddettim. Bu kişinin sanık Oğuz Kal'ın akrabası olduğunu öğrendim" dedi.

Kaynak: DHA