Turist rehberleri ile seyahat acentelerine ilişkin düzenlemeleri içeren Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonunda kabul edildi. Genel Kurul’a sunulması beklenen teklifin kanunlaşması durumunda, arkeoloji ve sanat tarihi mezunlarının turist rehberi olmasının önü açılacak. Ancak söz konusu duruma çeşitli çevrelerde itirazlar yükseliyor.
Turist rehberleri tarafından dün İstanbul ve Ankara başta olmak üzere düzenlenen eş zamanlı basın açıklamasında, arkeoloji ve sanat tarihi mezunlarının turist rehberi olmasının, Türkiye turizmine zarar vereceği savunuldu.
MESLEĞİMİZE ZARAR VEREBİLİR
Açıklamada, arkeoloji ve sanat tarihi bölümlerinin turist rehberliği mesleğinin belirli bir bölümüyle alakalı olan iki ayrı ana bilim dalı olduğu ancak farklı bir disiplin ve anabilim dalı olan turist rehberliği programlarının müfredatları
incelendiğinde, 12-13 ayrı bilim dalına ait eğitimleri içeren programlar olduğu belirtildi. Bu nedenle, kanun teklifinin ilgili meslek kuruluşları ile akademik kuruluşların görüşleri alınmadan hazırlandığına dikkat çekildi. Açıklamada, “Mesleğimizi ileriye taşımak amacıyla hazırlandığı söylenen ancak mesleğimize, ülke turizmine ve akademik kuruluşlarımızın varlığına zarar vereceği konusunda ciddi endişelere mahal vermiş olan yasa değişikliği teklifi hakkında değerlendirmelerimizi kamuoyunun ve yasa taslağını inceleyecek olan değerli milletvekillerinin ilgisine sunmuş bulunmaktayız” denildi.
BİR MESLEK YOK EDİLİYOR
CHP Mersin Milletvekili Gülcan Kış, konuya ilişkin yaptığı açıklamada 14 bine yakın turist rehberinin bu durumdan etkileneceğini belirterek, “Yabancı dil zorunluluğunun kaldırılması, Cumhurbaşkanına hakaret suçunu işleyenlerin affa uğrasa bile rehber olamayacağı gibi düzenlemeler içeren bir kanun teklifi var önümüzde. Burada kimseyi mağdur etmeden, bir mesleğin yok edilmesine, turizmimizin tahrip edilmesine izin vermeden bu kanun teklifini de ele almamız lazım” dedi. Kanun teklifinin turizm sektörü temsilcilerinin görüş ve önerileri alınarak düzenlenmesini öneren Kış, “Teklifi incelediğimizde, sektör için vasıfsızlaştırma, keyfîlik ve hak kayıplarına neden olacak bir düzenleme olarak görüyoruz. Turizmin niteliğini düşürecek kararlara imza atmamalıyız” dedi.
YENİ SORUNLARA YOL AÇACAK
Konuya ilişkin komisyon görüşmelerinde söz alan DEVA Partisi İzmir Milletvekili ve Kültür, Sanat ve Turizm Politikaları Koordinatörü Seda Kaya Ösen, söz konusu düzenlemenin yeni sorunlara yol açacağını kaydederek,“Biz Turizm ‘Milli Politika’ olmalı derken evrensel değer ve pratiklerin gerçekçi bir şekilde hayata geçirilmesinden bahsediyoruz. Bugün komisyona getirilen kanun teklifinde birçok sorun bulunuyor. Mağduriyetler yeni mağduriyetler yaratılarak çözülemezler” dedi.
MEZUN SAYISI, TURİST REHBERİ SAYISINI GEÇEBİLİR
Arkeoloji ve sanat tarihi mezunlarına istihdam yaratmak amacıyla turist rehberliği mesleğine kabul şartları arasında yer alan yabancı dil zorunluluğunun kaldırılmasının önünü açan kanun teklifiyle Turist Rehberliği bölümünden mezun olanların mağdur edileceğini vurgulayan Ösen şöyle konuştu:
“Siz turizm talebini arttırmadığınız sürece bulmaya çalıştığınız çözüm kendisini yeni bir soruna bırakacaktır. Bugün Türkiye’ye yıllık 100 milyon turist gelirse evet, mevcut turist rehberleriyle birlikte bahsettiğimiz alandaki mezunlarımızın büyük çoğunluğuna bu yöntemle iş kapısı sağlamış olursunuz. Ancak turist talebi ortaya çıkmadan arzı büyütürseniz, negatif rehber enflasyonu yaratırsınız. Arkeoloji ve sanat tarihi mezunlarına alan açmak adına rehberlik yaptırılacak ise 5 yıl sonunda yine dil şartı zorunlu kılınmalıdır. Eğer böyle yapılmazsa, senede yaklaşık 4 bin mezun veren arkeoloji ve sanat tarihi bölümü mezunu, başvurmaları halinde mevcutta bulunan turist rehberi sayısını geçecektir.”