Gençlerbirliği’nde, F.Karagümrük karşısındaki farklı galibiyeti de Volkan Demirel’in beklenen istifasını engelleyemedi.

Aslında Başkent ekibi için son derece önemli ve anlamlı bir karşılaşmaydı.

Öncelikle Osman Sungur’un başkanlıktan istifa etmesiyle yaşanan yönetim krizini çözmek için 7 Kasım’da yapılan genel kurula gidildi. Kısa bir süre içinde yapılan bini aşkın delegenin oylanması için verilen önergenin divan başkanlınca gündeme alınmaması sonucunda olaylar çıktı. Bunun üzerine adaylıklarını daha önce açıklayan Mehmet Kaya ile Çağrı Çetin yarıştan çekilince Gençlerbirliği’nin eski yöneticilerinden Arda Çakmak, kulübün ortada kalmaması için aday oldu. Yönetim kadrosunu da tamamen Gençlere gönül verenlerle kurdu ve tek liste olarak açık oylama ile başkanlığa seçildi. Böylece Mehmet Kaya’nın başkanlığı da ancak 59 gün sürmüş oldu.

Bir diğer konu ise Volkan Demirel ile oyun anlayışı bakımdan başka bir kimliğe bürünen Gençlerbirliği, sakat Oğulcan Ülgün ve Göktan Gürpüz’süz çıktığı son Kocaeli maçında sergilediği kötü oyunla 17. sıraya kadar inmişti. Bu nedenle son sıradaki F.Karagümrük ile arasındaki maç, 6 puanlık niteliğindeydi. Başkent’in koca çınarı galibiyet halinde puanını 14’e çıkarıp tehlike hattının üzerine çıkacaktı.

Kırmızı- Siyahlılar, Volkan Hocanın da devam edip, etmesi konusundaki kararı için de ayrı bir anlam taşıyordu. Nitekim yeni Başkan Arda Çakmak’ın ısrarına karşın kendisini getiren Mehmet Kaya’nın başkanlık yarışına girmemesi üzerine dün kararını vermiş ancak takımı yalnız bırakmak istemediği için maç sonunu beklemeyi tercih etmişti.

Volkan Hoca, elindeki en iyi anlaşan 11’i yani Oğulcan ve Göktanlı ekibini sahaya sürünce Gençler özüne dönmüştü. Topu yine rakibine bırakmış ancak hızlı geçiş oyunlarıyla etkili oldu. 29’da Oğulcan’ın akıl dolu vuruşuyla öne geçmekle kalmayıp Göktan ve Tongya ile 2 net pozisyondan yararlanamadı.

İkinci yarıda konuk takım eşitliği sağlamak için savunma güvenliğinin elden bırakınca Genlerin süratli futbolcuları daha çok net pozisyon bularak skoru da 65’de Koita ve 74’de ise Metehan Mimaroğlu’nun golleriyle 3-0’a çıkardı. Bu arada 69’da Nang, topu ağlara gönderdi ancak VAR golü geçerli saymadı. 2 net pozisyonu daha değerlendiremeyen kırmızı -siyahlılar, böylece Arda Çakmak’ın başkanlığını 3 farklı galibiyetle kutlamış oldular

ANKARAGÜCÜ’DE SORUNLAR DAĞ GİBİ

Gün geçmiyor ki Başkent’in 115 yıllık koca çınarının başına bir dert gelmiyor…

Hep sorun, hep sıkıntı… Mali darboğaz en büyük dert, transfer yasağı ötelendikçe tam bir çıkmaza giriyor, büyüklerin dediği gibi turpun büyüğü torbada… Süreç geçtikçe bir kar topu gibi yuvarlandıkça büyüyor, kimse o anın gelmesini aklına bile getirmek istemiyor ama atasözleri bin bir badireden geçtikten sonra tarihteki yerini aldığı da unutulmamalı. Tıpkı “perşembenin gelişi çarşambadan bellidir” atasözünün açıklamasının bizlere verdiği ders gibi…

Yasak bir kenara, vergi ve SSK borçlarının ödenmemesinden kaynaklı puan silinme cezasının kapıda durması, zaten oldukça daralan yetersiz kadronun bahis operasyonunda ceza alan 7 futbolcunun en kritik anlarda ceza alması, takımın itici gücü kaptan Mahmut Tekdemir başta olmak üzere tecrübeli Özgür Aktaş ve Diego da kadroda yoklar.

Tabi en önemlisi de kısıtlı kadronun alacaklarının ödenmemesi, futbolcuların isteksizliğini sakatların durumu, para yüzünden kulübe ihtar çekme çabalarını tehlike olarak gören yönetim bence akıllı bir davranışla Ş.Urfa maçının priminin kalanını hesaplara yatırarak onlara azıcık umut verdi.

İşte bu davranış, Buca maçındaki mücadeleyi ateşleyen durum olarak ortaya çıktı. Öyle ki takım daha 8.dakikada biraz da hakemin acemiliği yüzünden Arda Doğan’a gösterdiği kırmız kartla 10 kişi kalmasına, önemli silahlarında Yusuf Emre Gültekin’in de sakatlanarak sahayı Terk etmesi bile bu motivenin yitirilmesine yetmedi. 38’de 3 maç sonra yeniden golü hatırlayan takımın en skorer ismi Enes’in müthiş golü ile öne geçmeyi başardı.

2. yarıda Bucaspor, hocası Tolga Doğantez’in oyuna müdahalesi, eksik kalmanın da getirdiği fiziksel düşüş sonucu özellikle 60’tan sonra daha etkili olmaya başladı. Görkem’in kurtarışları ve 2 topun direkten dönmesi Başkent ekibi, 3 hafta sonra galibiyet hasretini giderdi ve puanını 19’a yükselterek küme hattıyla puan farkını 10’a çıkardı.

Bu kadar kötü şartlarda alınan her puan gerçekten çok kıymetli… Koca çınar bu zorlu dönemi atlattığı takdirde akıllı bir planlamayla eldeki gençleriyle gelecek sezonu hedeflemelidir. Sorunlar çözümlenmezse bu şanlı tarihe sahip Başkent’in önemli değerinin geleceği gerçekten çok karanlık görünüyor.