“Yahu ne günlere kaldık’’ diye söze başlayınca kadim dost, “Eyvah yine hayat pahalılığından dem vuracak’’ diye geçirdim içimden.
Hem de, yolunu gözlediğim belediye otobüsünün gelmesine kısa süre kalmışken…
Fesatlıktan başka bir şey değilmiş bizi endişelendiren…
Pahalılığın sözünü bile etmedi.
“Nerede eski dostluklar’’ diye iç geçirdi. Tedirgin halimi görmesine rağmen yakınmasını sürdürdü:
“Arkadaş koca kentte selam verecek, ya da selamımızı alacak kişi kalmamış. Tanıdık-tanımadık gelip geçen hemen herkesin başı önde…’’
Belli ki canı sıkılmış, “Sen de olmasan. Selamımızı alan olmayacaktı’’ diye konuştu üzgün bir ifadeyle…
Neyse ki “Bize ne oldu. Neden bu duruma geldik’’ diye sorduğunda, bizim semte giden otobüs, durağa yanaştı da, “Aman şunu kaçırmayayım’’ diyerek, uzaklaştım yanından.
Güç bela otobüse bindiğimde, kadim dostun “Nerede eski dostluklar’’serzenişinde ne kadar haklı olduğunu düşündüm.
Gerçekten yoktular artık…
Dostça selamlaşmalar, sevgiyle kucaklaşmalar sanki hiç yaşanmamış gibiydi.
Bırakın mahalle komşuluğunu, apartman komşuluğu bile eski tadında değildi…
Kocayı işe, çocukları okula yolcu eden kadınların mutfakta tencere kaynarken, kapı eşiğindeki sohbetleri de mazide kaldı…
Eşinin aldığı yaş günü ya da evlilik yıldönümü hediyesini kapı önü sohbeti sırasında gösterme telaşı da.
Yol boyunca mazide kalanlar geldi aklıma…
Kayıplar hanesine hep yenileri eklenmişi yıllarca…
“Dost fakiri’’ de olmuştuk sonunda…
Bir tek o kalmıştı zaten…
Kalplerdeki boşluk, cüzdanlardaki boşluktan da kötüydü…
Dalıp gitmişim derinlere. Evin önündeki durağa geldiğimizi son anda fark ettim…
Tıka basa dolu otobüsten güçlükle inip evimizin bulunduğu apartmanın kapısından girerken, yaşlıca bir çiftle karşılaştım.
Başları önde, merdivenlerden inerek hızla yanımdan geçtiler.
Ne bir selam, ne bir tebessüm…
Bizim apartmanın üçüncü katında oturuyorlarmış galiba…
Hem de yıllardır…
Durakta karşılaştığım kadim dostun sitem dolu sözleri geldi akıma…
Kimse kimseyi tanımaz olmuştu…
Cüzdanlardaki boşluk neyse de kalplerdeki boşluk zor geliyor doğrusu diye düşündüm…
Kara kara,
İç çeke çeke…