Ne zaman yağmur yağsa, aklıma o karikatür gelir.

Şiddetli yağmur altında sırılsıklam olmuş, ana-baba ve iki çocuktan oluşan aile, ayak bileklerine kadar ulaşan sulara bata çıka yol almaya çalışıyor.…

Dördü de şortlu.

Sırtlarında da birer çanta…

Beri tarafta, içinde bulundukları araçta gülmekten ağızları kulaklarına varan iki adam…

Biri, diğerine yağmurdan sırılsıklam olmuş aileyi işaret edip, ''Bizim meteoroloji Genel Müdürü. Ailesiyle birlikte piknik yapmaya gidiyorlar'' diyor.

Meteorolojik tahminleri ''ti''ye alan bir karikatür.

Yağış filan yok ama, bende özellikle pandemi döneminde alışkanlık haline gelen hava tahmin raporlarına göz atma alışkanlığı nedeniyle aklıma geliverdi.
Bizimkilerin tahminlerinde de bazen yanıltıcı durumlar olmuyor değil.

Bol güneşli olacağı tahmin edilen havada, yağmurdan nasibini almışlığı vardır çok kişinin.

Ama bizdeki yanıltıcı tahmin, insanları kısacık şortlarla piknik yoluna düşürecek kadar sapmıyor...

Eğri otur, doğru konuş demişler…

Bizim meteoroloji yetkililerinin hakkını teslim etmek gerek.

Veriler üzerinden yapılan tahminlerde büyük başarılara imza atmış bir kuruluştur.

O nedenledir ki, yalnızca günlük tahminler için değil, uzun vadeli tahinlerini bile izlerim.

Yılın son ayına adım attığımız bu günlerde başkent halkı yağış yüzü görmedi.

Ankaralı yağmura hasret desek yeridir.

Kar deseniz zaten hasretlik oldu…

Eskiler bir yana, çocuklar kardan adamı, kartopu oyununu filmlerden, fotoğraflardan izleyecek neredeyse.

Ankara'ya yönelik tahminlere bakılırsa, hasretlik daha bir süre devam edecek.

Önümüzdeki 45 günlük sürede yağışlar yine beklentilerin altında kalacak.

Kısa süreli yağmur geçişleri…

O kadar.

Kar ise yine hasretlik.

Ocak ayı ortalarında serap misali…

Varla yok arası…

Başkent halkı, yağmura, kara hasret.

Barajlar da…

ASKİ verilerine göre 28 Kasım'a ilişkin doluluk oranı yüzde 22.71

Sıkıntı yok ama, yüksek seviyelere özlem var.

Gereksinim de…