Türk Lirasının dolar ve dünya ekonomisinde önem taşıyan diğer ülke paraları karşısındaki düşüşü durdurulamıyor...
Merkez Bankası (MB) , bu hücumu durdurabilmek için Aralık ayının başından beri, yani yaklaşık 15 günlük süre içinde dördüncü kez piyasaya dolar satarak müdahale etmek zorunda kaldı...
Kısaca hatırlatalım:
İlk olarak 1 Aralık tarihinde MB döviz kurlarında 'sağlıksız fiyat oluşumu' nedeniyle piyasaya satım yönünde doğrudan müdahale ettiğini duyurdu...
Bunun üzerine ekonomist Mustafa Sönmez, MB net rezervlerinin ekside olduğu koşullarda hem faiz indirip hem de piyasaya dolar satmanın yangını söndüremeyeceğine dikkat çekerek, şu uyarıda bulundu: ' Nereden buluyorsun da satıyorsun? Bankaların zorunlu karşılıklarını satarsın ancak. Bu da ateşle oynamaktır.'
Eski Merkez Bankası Başekonomisti Hakan Kara da uyarıda bulunanlar arasındaydı... Kara, 'Böyle dönemlerde döviz müdahalesi kurdaki ateşi hafifletir. Öte yandan, para politikasının mevcut duruşu ve kredi genişlemesi ateşe benzin dökmeye devam ediyor' dedi.
***
Alışıldığı üzere ekonomistlerin bu uyarıları dukkate alınmadı...
Oysa, geçmişte dolar 7 TL seviyelerine gelirken döviz fiyatlarındaki yükselişi dolar satarak durdurma politikası MB'nin 128 milyar dolarlık döviz rezervinin erimesine karşın beklenen sonucu vermemişti...
Sonuçta ekonomi yönetimi, bu uyarılara karşın yükselen döviz fiyatlarını durdurmak için piyasaya dolar satma operasyonlarına devam etti. Birinci müdahaleyi, ardı ardına yapılan ikinci, üçüncü ve dördüncü müdahaleler izledi.
***
Bu gelişmelerin ardından faiz indirimi kararlarının alınmasında etkili olduğu bilinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Kurdaki yükselişe bağlı olarak kimi ürünlerdeki fiyat artışı yatırım, üretim, istihdamı etkilemez. Tam tersine kurdaki rekabet gücü yatırımda, üretimde, istihdamda artışa yol açar. Ülkemizdeki durum tam da budur.' dedi...
Erdoğan daha sonra yaşananları dış müdahalelere bağlayarak uygulanan ekonomik politikalara karşı çıkanları 'mandacılıkla' suçladı ve 'Kur ve faiz oyununu görüyoruz. .. Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle bu ekonomik kurtuluş savaşından zaferle çıkacağız.' ifadesini kullandı.
***
Bu arada Merkez Bankası yönetiminde üst üste gelen görevden almaları Hazine ve Maliye Bakanının değişmesi izledi...
Berat Albayrak'tan sonra göreve gelen ve son krizden önce faiz indirimlerine sıcak bakmadığı bilinen Lütfi Elvan'ın yerini alan Nureddin Nebati, daha önceki beyanlarının aksine faiz indirimleri konusunda net bir mesaj vermekten kaçındı... Daha da ilginci, yaptığı açıklamada Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'dış müdahale' ve 'ekonomik kurtuluş savaşı' söylemlerinden uzak duracağını gösterdi. Bu konuda verdiği mesaj şöyleydi: 'Dışarıdan herhangi bir saldırı yok! Çok net olarak söylüyorum. İçeride birkaç manipülatif, spekülatif işlemeler var. Merkez Bankası da onların bu hamlelerine karşı hamle yapıyor.'
***
Bu noktada yazımızın başlığındaki sorunun cevabına gelelim: Dolar neden istif ediliyor?..
Tıpkı döviz fiyatlarının yükselişi konusunda olduğu gibi bu konuda da iktidar, olayı bazı iş insanlarının 'manipülatif/spekülatif işlemler yapmalarına bağlıyor ve çözümü ahlakta arıyor...
Örneğin AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, bazı esnafların aldıkları krediyi işlerini geliştirmek için kullanmak yerine parayı dövize çevirip kenara koymaları olayına nasıl baktığı sorulduğunda, ' Devletin kendisine vermiş olduğu Türk Lirasını gidip dövize yatırmak bir ahlaksızlıktır' diyor.
***
Ne var ki, kapitalist sistemi analiz eden çağdaş iktisatçılar olaya başka türlü bakıyor...
Bu ekonomistlerden biri olan Alfredo Saad Filho, doların bir 'dünya parası' olmasına dikkat çekerek bu konuda şunları söylüyor:
'Kapitalist üretim akışı içerisinde istiflenmiş paraların ortaya çıkmasının yapısal nedenleri de vardır... Üreticiler, öngörülemeyen masrafları karşılamak, bağlı sermayeyi muhafaza etmek ve aktarmak, çıktıyı artırmak, kar paylarını ödemek, fiyat dalgalanmalarını göğüslemek vb için rezervler oluşturmak zorundadır... Banka kredileri uzun vadeli ve büyük çaplı yatırım projelerinin gerçekleştirilmesini kolaylaştırır; ne var ki bunlar aynı zamanda spekülatif etkinlikleri de kolaylaştırır ve daha yaygın olarak yerel düzensizliklerin yaygınlaşması ve ekonomik krizlerin tetiklenmesi olasılığını artırır.'
(Devam edecek)